Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kitapları karıştırdım, sendeki bütün şiirler çok hüzünlü..
Tekrar tekrar okuyorum kartlarını, hâlâ bir sevgi kanıtı, küçük bir kırıntı beklediğim için mi, hâlâ beni sevdiğini, o zaman söylediğin gibi yalnızca beni sevdiğini bilmek için mi? Çünkü senin varolduğunu bildiğim günler, telefonun çaldığı sabahlar, yanımda taşıdığım bir mektup, yakama taktığım bir iğne, göğsüme kazınmış bir işaret gibi benle birlikte, istesem de istemesem de..
Reklam
Güzel kalan yaralar vardır. Sen de benim artık ancak izi belli olan, zaman zaman yanlış bir dokunuş ya da mevsimsiz bir yağmurla sızlayan ama hep güzel kalan yaramsın..
Sonsuza dek yanımda kalacağını sandığım şiiri kaybettim..
Bazen sözcükleri unutuyorum. İnsan sözcükleri istediği gibi bir araya getiremediğinde ölmek istiyor..
Herkesin böyle sıradan kurguları yok muydu, kendini bir başkasına dilediği gibi anlatmak için duyduğu delice bir istek, sözcükleri seçmeden, aklına geldiği gibi, hissettiği gibi, hiç korkmadan, çekinmeden, bütün örtüleri kaldırarak.. Böyle biri yok muydu?
Reklam
Bir gün sevdiğini yitirebilir insan, Yitirebilir kardeşinden, oğlundan yakın birini, Ağlar, sızlar, sonra taş basar bağrına.
Sen de yalnızlık saçarsın. İçmeye korkarsın, efkâr basar. Ağlayamazsın elâlem var.
Karaciğer sirkadiyen saatini şaşırınca, yani gece elektronik cihazlara baktığımızda karaciğerde şöyle farklı bir davranış ortaya çıkar. Karaciğerde, şekerin içeri alınmasını sağlayan özel reseptörler bulunur. Tüm şeker reseptörlerine genel olarak "GLUT" adı verilir ve bunlardan on dört adet vardır. Ancak karaciğerin özellikle gece ışık altında aktive olan şeker reseptörü GLUT2'dir. GLUT2, diğer GLUT'lardan farklı olarak insülin- den bağımsız çalışır. Diğer bir deyişle, insülin seviyeniz düşük olsa bile aktiftir. Dolayısıyla burada konumuz, klasik kilo alma durumu olan insülin rezistansı değildir. Gece ışık kirliliğine maruz kalan gözlerimiz, karaciğere yanlış sinyal gönderir. Karaciğer bu durumda GLUT2 düğmesine basar ve herhangi bir şey yemeseniz de kanda şeker varmış ve onu içeri çekmek durumundaymış gibi davranır. GLUT2, kanda bulunan/bulunmayan şekerin alınmasından sorumludur. Sonra bu şekerleri harcamak yerine trigliseridlere dönüştürür. Bu yağları da uzak ve ideal olan bölgelere göndereceğine kendinde karaciğer yağlanması olarak biriktirir. Bu durum artarsa yağları karın bölgesinde depolar. Sonuç olarak, gece yemek yemeseniz bile kalınlaşan bir bel, yağlanan bir karaciğerle karşılaşırsınız.
Ama aşkta eşitlik olmaz ki zaten. Bazen kefelerden biri, bazen de öbürü ağır basar. Aslına bakarsanız genellikle hep aynı kefe ağır basar ya.
Reklam
Bir görev yapmak içindir yaşamak. Er kişiysen görevin neyse, başar. Zevke, eğlenceye hayvan da koşar. Görüyorsun nice havan yığını Ki yapar sadece hayvanlığını.
Hüseyin Nihal Atsız
Hüseyin Nihal Atsız
Kömen Şiiri/Şubat 1964
Yolların Sonu
Yolların Sonu
Arkadaşlar, haydi artık saflar dizilsin! Uzak, yakın ufuklardan koşup gelerek Belde çelik kılıç, içte çelikten yürek Taşıyanlar saflardaki yerini bilsin! Bir çığ gibi yürüyelim gözler ilerde;
Hayat yalnızca ara sıra gizlenmemiz gereken rüzgarlarla mı dolu, eğer onlardan korunabilirsek bunca acıdan da korunabilir miyiz?
"Bazen sert bir rüzgar esebilir" demişti babam, "o zaman boynunu eğmekten utanma, yeniden başını kaldıracağını, yalnızca rüzgarın geçmesini beklediğini düşün.."
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.