Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bayan Dostoyevski

Bayan Dostoyevski
@bayandostoyevski
Yaş 18, daha yolun başı.
Öğrenci
Lise
Samsun
SAMSUN
191 okur puanı
Kasım 2020 tarihinde katıldı
107 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
35 saatte okudu
"Suçu toplum hazırlar, suçlu işler."
Toplumlar bireylerin aynasıdır. Bireylere yön vererek, düşüncelerini, yapacakları işleri, rollerini ve davranışlarını belirler. Bu kitapta da bu iş böyle ilerliyor. Namus meselesi için işlenen bir cinayetin bütün herkes tarafından bilinmesi fakat kimsenin sesini çıkarmamasını anlatan bu kitap, toplumun, "namus" kavramını, bu namus kavramı için neler yapılabileceğini belirlemesini özetliyor. Bireyler topluma bağlı kaldıkça özgür değildirler. Kendi düşünceleri yoktur. Toplum ne derse odur mantığıyla dışlanmamak uğruna toplumun koyduğu kurallara boyun eğerler. Kitap sadece bunları değil, toplumun tarafından nasıl susturulduğumuzun da göstergesidir aynı zamanda. Dili birazcık ağır olmakla beraber kitabın içindeki isimleri ezberlemekte oldukça güç. Ona rağmen kendimi zorladım ve iki gün gibi bir sürede bitirdim.
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202178,1bin okunma
Reklam
96 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
İnsan, Tanrı'nın ona vermiş olduğu erdemle yaşar.
Açgözlülük, insanı Tanrı'dan uzaklaştıran en temel sebeplerden biridir. Tanrı erdemi ister. Erdemli olmayan insanlar, Tanrı tarafından cezalandırılmaya mahkûmdur. Onlar için şüphesiz ki acı bir son vardır. Tolstoy'un bu kitabında da tam olarak bundan bahsediyor. İnsanların Tanrı'yı unutup doyumsuzluk etmesi, bunun sonucunda çeşitli musibetlere uğraması, Tolstoy'un ne kadar maneviyatçı bir kişiliği olduğunu da açık ediyor. Kitap kısa kısa öykülerden oluşuyor. Her öykünün sonunda olayın yaradanla bitmesi, ona bağlanması, insanın Tanrı ile yaşadığını ortaya koyuyor. Evet, insan her hareketinde Tanrı'yı düşünerek yaşar. Bir işe kalkışacağı zaman, "Tanrı ne der" düşüncesine kapılır, onun karşısında hesap veremeyeceği şeyleri yapmaktan kaçınır. Bu kitapta da görüldüğü gibi, kendini sorgulamayan insan, Tanrı tarafından cezalandırılmaya mahkûmdur.
İnsan Neyle Yaşar?
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019192,4bin okunma
331 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 günde okudu
Hayvanlaşan İnsan
"Bence biz kör olmadık, biz zaten kördük. Gördüğü halde görmeyen körler." -Körlük İnsanlar hayvanlaşmıştı. Hem fiziksel olarak -domuzlar gibi emekleyerek yürüyorlar, (sf.108) koklayarak yönlerini buluyorlardı.- hem de kişisel olarak. İnsanlar kendi kimliklerinde hayvani duygular barındırıyorlardı. Körlük sadece gözlerini değil, insanlıklarını da bir çırpıda alıvermişti. Bir mal uğruna kadınları gözden çıkarmayı, tabiri caizse onları satmayı bile planlamışlardı. Ne tuhaf değil mi? Bunlar bir kitabın içinde olan şeyler. Gerçeğe dönüp baktığımızda, kadınlar gerçekten satılıyor, insanlar gerçekten domuzlar kadar pisleşebiliyorlardı. Kitapta evrensel bir körlük salgını anlatılıyor desem, gerçekçi bulmazsınız. Peki, kitapta insanların evrensel tüm sorunlara karşı, sanki körmüşçesine, gözlerine bir perde indirmeleri, susmaları, kulaklarını kapatmaları anlatılıyor desem? Büyük ihtimalle kitabın realistliğinden bahsedersiniz. Acı olanda bu. Gerçekler gerçekten acıdır. İnsanların gerçekten tüm sorunlara karşı kör olması kan dondurucu. Kitapta da bu şekilde kanımı donduran bir sürü şey okudum. Okuduklarım her ne kadar kanımı dondursada, bana hiç yabancı gelmedi. Televizyonun herhangi bir kanalındaki, herhangi bir haber programını açsam da aynı şeyleri görürdüm büyük ihtimalle. Bu kitap gerçekten okunması gereken kitaplardan biri. Çok büyük bir farkındalık örneği. Yazarın sürekli araya girip bir şeyler mırıldanması normal şartlarda beni rahatsız ederdi. Fakat bu kitapta bize o kadar yakın konulara değinmiş ki hiç sıkılmadan okudum. Umarım gelecekte böyle kitaplar yazılmak zorunda bırakılmayız.
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022104,3bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
48 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Doğallığın ve gerçekliğin göstergesi olan bir başyapıt diyebilirim. Emilé Zola, bu beş öyküden oluşan kitapta, toplumsal sınıf farklılıklarının ve kişilerin ekonomik durumlarının ölümleri şekillendirmesinde büyük rol oynadığını göstermeyi amaçlamış. Tamamen toplumdan bir parça barındıran şahane bir eserdi. Zola'dan okuduğum ilk kitap olmasına rağmen beni kendine bağladı diyebilirim.
Nasıl Ölünür
Nasıl ÖlünürEmile Zola · Can Yayınları · 202015,5bin okunma
253 syf.
5/10 puan verdi
·
38 günde okudu
Türk edebiyatının ilk psikolojik romanı olan Eylül, Mehmet Rauf'tan okuduğum ilk kitaptı. Halit Ziya'dan esinlenerek yazılmış bu eser, yazıldığı dönemlerde çok ilgi gören "yasak aşk edebiyatı" üzerineydi. Dönemi sarsan Aşk-ı Memnu romanının psikolojik versiyonu diyebiliriz. Kitabı ilk 100 sayfa gayet rahat okusamda, sonraki sayfalar ölüm gibi gelmeye başladı. Psikolojik bir roman olduğundan, ağır ağır betimlemeler, uzun tasvirler, karakterlerin sayfalarca düşüncelerini bekliyordum. Fakat, yazarın okuru bu kadar sık boğaz edeceğini tahmin etmemiştim. Kitap yavaş ilerliyor, gereğinden fazla hem de. Tam bir ay üç gün elimde süründü. Normal şartlarda 250 sayfalık bir kitabı en fazla bir haftada silip süpürürdüm. Kendime de hayret ettim. Yine de kendimi sıkıp, inatla kitabı yarım bırakmadım. Sonuna kadar sabırlı bir şekilde okudum. Kitap bize Necip ile Suat'ın yasak, toplum tarafından hoş karşılanmayan evli bir kadının başka bir adamla olan aşkını anlatıyor. Ben bu aşkın çok havada kaldığını düşünüyorum. Çok geçiştirilmiş, bir kenara itilmiş gibi. Hiçbir şekilde o yasak aşkın tutkusunu ve korkusunu hissedemedim. Aksine Suat'ın kocası Süreyya ile olan aşkını ve ilişkisini daha çok sevdim, hissettim ve inandım. Yasak aşk çok ötekileştirilmiş gibi geldi. Bu benim şahsi fikrim. Çok sevdiğim bir kitap olmadı. Türk edebiyatında ilk psikolojik roman olduğu için okuduğum bir kitaptı. Aşırı da merak ettiğim söylenmez. Beklentimin altında bir kitap oldu. Hayal kırıklığı. Tavsiyem midir? Aşırı psikolojiyle haşır neşirseniz, sevebilirsiniz.
Eylül
EylülMehmet Rauf · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202339,8bin okunma
Reklam
211 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
16 günde okudu
Kitabı okurken kendimi Müge Anlı izliyormuş gibi hissettim. Babasını öldüren oğul, oğlunu öldüren baba, annesiyle yatan oğul, ustasını yaralayıp kaçan çırak... Orhan Pamuk'tan okuduğum ilk kitaptı. Orhan Pamuk'u okumak için büyük heyecan ve istek duyuyordum. Özellikle bu kitabı için daha fazla açlık vardı içimde. Çok büyük hayal kırıklığına
Kırmızı Saçlı Kadın
Kırmızı Saçlı KadınOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 201950,6bin okunma
·
Puan vermedi
Yanlış mealler, yanlış düşüncelere sebebiyet verir.
Bu diyanet İşleri Bakanı bu ülkede ne işe yarıyor merak ediyorum. İnsanları İslam'a bağlamak yerine, İslam'dan soğutup, İslam'ı "iğrenç bir dinmişçesine" göstermekten başka ne gibi bir amacı var acaba? ~ Size şu sıralar sosyal medyada çok sık karşılaştığım bir durumdan bahsedeceğim. İnternet ortamında dolaşırken sürekli z kuşağı kesimine
Kerim Kur'an
Kerim Kur'anErhan Aktaş · Dumat Ofset · 201650 okunma
484 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Umarım bu yorumu okuyup, kitabı okumak için çıldıran insancıklardan olursun. * Uzun zaman olmuştu, baş karakterin kadın olduğu bir kitabı okumayalı. Hikayeler sürekli, bir erkeğin, bir adamın, bir kasabın, bir berberin, bir pazarcının ağzından anlatılıyor, fark ettiniz mi? Sürekli erkeğin psikolojisinden, ruhsal sağlığından, kafa yapısından
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2015136,9bin okunma
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Yaklaşık bir saat önce "En sevdiğin kitap ne?" Diye sorsanız cevap veremezdim. Ama şimdi kuşkusuz 'On Küçük Zenci' derim. Aşırı güzel ve kusursuz bir kitaptı. Hayatımda okuduğum en iyi ve en akıllıca yazılmış kitap buydu. Sonu beni mahvetti. Böyle bir son, böyle bir kusursuzluğu ancak gerçekten zeki olan bir yazar yazabilir. Muazzam ötesiydi. Polisiye dalındaki en muazzam eser diyebilirim. Okuyun, okutun...
On Küçük Zenci
On Küçük ZenciAgatha Christie · Altın Kitaplar · 201832,6bin okunma
141 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
tazecik kitap yorumu
Kitabı okurken hangi duyguyu hissedeceğiniz arasında sıkışıp kalıyorsunuz adeta. Kitabın içerisinde hem gülümseten, hem de kalp sızısı yaratan hikayeler mevcut. Bazı hikayeleri okurken "Çabucak bitirsemde kurtulsam." desemde, çoğu hikayede 'sayfaları sürekli çevirsem ama yine de hiç bitmese' moduna girdim. Her ne kadar Sabahattin Ali'nin en sevdiğim kitapları Kuyucaklı Yusuf ile Kürk Mantolu Madonna kadar bende etki bırakmasa da güzeldi. Okunmaya değer bir kitap.
Sırça Köşk
Sırça KöşkSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202056,7bin okunma