Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Birçokları anlamayacak olsa da anlatmak zorunda olduğumuz, gecemizi gündüzümüze katarak insanlara hatırlatmakla yükümlü olduğumuz şeyler var. Her ne kadar menfi duyguların coştuğu bir hengâmda, akıl ve analiz gözden düşse de bir okuyan, bir lahza olsun üzerine düşünen birileri olur diye anlatmamız gereken şeyler var. Zira menfi galeyan, tarih
İçim bir umut denizi, kıyıya vuruyor hayal dalgaları...
Yaza kadar öyle güzel hayallerim, öyle güzel planlarım var ki Rabbim hepsini hayırlısı ile gerçekleştirmeyi nasip etsin. Bu aralar hayatım ve gidişatı hakkında çok derin düşüncelere dalıyorum. Bu, bazen beni strese sokuyor. Ne yapacağımı bilmez halde endişeyle dolanıyorum. Belirsizlik mahvediyor beni, çok yoruyor. Bazen beni mutlu eden de yine
Reklam
"Bazen bazı şeylerin olması gerekir ve olur. Bazen burayla düşünmek yerine, burayla inanmak gerekir." Leyla ile Mecnun/16
NİÇİN UNUTULUR? Rüyaların, sabahleyin silinip gittiği bilinen bir gerçektir. Elbette hatırlanabilirlerde; çünkü rüyaların varlığını ancak uyandıktan sonraki onlara ilişkin belleğimizle bilebiliriz. Ama bir rüyayı sadece kısmen anımsadığımız zaman, gece rüyamızda daha çok şeyin bulunduğu duygusu taşırız; sabahleyin hâlâ canlı olan bir rüyaya ilişkin anımsıyor olduklarımızın, günün akışı içinde küçük kırıntılar dışında nasıl silinip gittiğini de gözleyebiliriz; sık sık ne gördüğümüzü bilmeksizin rüya gördüğümüzü biliriz; rüyaların unutulmaya yatkın olduğu gerçeği bizim için açık bir şeydir. Öyle ki birisinin gece rüya görüp de sabahleyin rüyasında ne gördüğünün, hatta rüya gördü ğünün farkında olmaması bize saçma gelmez. Ayrıca, bazen rüyaların bellekte olağandışı bir inatçılıkla korunduğu da olur. Hastalarımda, yirmi beş yıl, hatta daha önce görülen rüyalar analiz etmişimdir; en az otuz yedi yıl önce görmeme rağmen, belleğimde o günkü kadar canlı olan bir rüyamı anımsayabiliyorum. Bütün bunlar, ilk bakışta anlaşılmasa da son derece dikkate değerdir.
Sayfa 50 - OLYMPIAKitabı okudu
22.04.2024
İçimde bir huzursuzluk var bu günlerde. Nedenini biliyor gibiyim ama sanki bilmiyormuşum gibi davranıyorum. Bilmek istemiyorum, öğrenmekten, aklıma gelmesinden korkuyorum. Aslında pek korkak biri değilimdir. Ama ben de insanın sonuçta. Korkulara sahip olan bir insan, özlemeyi bilen bir insan, kalbi dışarıdan ne kadar kalpsiz birine benzesem de
Hani bazen olur ya, o an uzadı. Her andan çok daha uzun bir an oldu. Ses kesildi, hareket durdu… uzun süre öylece havada asılı kalakaldı her şey.
Reklam
EFRUZ
Düşünün, karanlığınızda da sizi yalnız bırakmayacak hatta ışık olmaya çalışacak insanlar var mı yanınızda? İnsan her zaman ışık saçmaz, bazen sönük olduğu zamanlar da olur. Işık saçarken herkes yanınızda olur, o ışıktan faydalanmaya çalışır ama ışık kesildiğinde yeni bir ışık kaynağı ararlar. Ama birileri vardır ki ışık kesilse de o kuytu karanlıkta bekler ya da ışığınız yeniden yansın diye çabalar, kaynak arar, kaçıp gitmez. O kişilerin kıymetini bilelim, o kişiler olalım, o kişileri bulalım inşallah. İsmimin anlamını (karanlıkta yol gösteren) hayat amacım haline getirdiğim bir ömür yaşamak inşallah nasibimin bir parçasıdır. İnsana o isim verildiyse bir önemi, bir amacı vardır. O anlama değer kazandırmak bizim elimizde ✨
318 syf.
·
Puan vermedi
Yaşar Kemal bir hafıza. Olaylar kronolojisinin hafızası değil; acının, var olan toplumsal ve kültürel alışverişinin hafızası. Varoluş çığlıkları atan insanların bilinçaltı. Olaylara bakarız. Tarihsel olaylara; Mübadele, Sarıkamış, Çanakkale savaşı, Ezidi soykırımı, Ermeni olayları, ... Bunları ne savaşı başlatanı anlatarak ne de
Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana
Fırat Suyu Kan Akıyor BaksanaYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20206,5bin okunma
İnsan bazen kendine yalan söylemekte o kadar uzun süre başarılı olur ki sonunda kendi uydurduklarına inanmaya başlar.
Bazen öyle olur ki insan elindeki bir saç teli ile bir zinciri kırabileceğine inanır.
Reklam
Bazen Yakub olursun Beklersin gelmez Yusuf'un.. İmtihan olur canına sevdiklerin. Sevginin adı Yakub olur Züleyha olur İmtihanın adı Yûsuf olur... 🥀
Peki bu dünyada sizin yeriniz neresi?
İnsanın hayatı boyunca kendisine soracağı en anlamlı sorulardan biridir: Bu dünyaya hangi boşluğu doldurmaya geldim? İnsan, ömrü boyunca yerini arar ama bulmak kolay değildir. Kimi on sekizinde bulur kimi yetmişinde kimiyse bulamadan göçer bu dünyadan. Benim yerim neresi? Buna bir cevap bulduğumuzda hayat daha katlanılabilir olur. Bu yüzden Montaigne, "Bir amaca bağlanmayan ruh, yolunu kaybeder." demiş. Kierkegaard da aynı arayışta olacak ki "Tanrı benimle ne kastetmiş olabilir?" diye sormuş. Yerden kasıt sadece sığınacak bir mekan değildir, bazen bir insan bazen bir düşüncedir.
Bazı insanlardan kopmak güç. Bu bazen aileden biri olur bazen eski bir dost bazen yeni biri. Zihnimizde yok saysak da varlığı bir türlü son bulmuyor, kopamıyor insan. Ne tuhaf. Aynı kitapta geçiyor: "Yaşayan birinin yası nasıl tutulur diye soruyordu kendi kendine." Her şey bu soruda gizli: yüreğimizden söküp attık mı birini, yasını tutmalı ve önümüze bakmalı.
Birtakım şeyler kırılır, bazen kırılanlar onarılır, fakat çoğu durumda fark edersin ki kırılan ne olursa olsun hayat o kaybı telafi etmek için yeniden şekillenir, bazen de muhteşem olur bu şekilleniş.
·
Puan vermedi
"Ben iç dünyama dönüyorum. Orada hayal kırıklığına yer yok." İnsanlar bazen hayatta hayal kırıklığına uğrarlar. İç dünya denen kavramda sadece hayaller var ve kimse kendini kıracak hayaller kurmaz. Kısacası her şey istenilen gibi olur.
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202061,5bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.