"... Ben sizin hiç doğmamış, adı konmamış kızınızım. Ben sizin atmadığınız adımlarınızım. Çekingenliğiniz, ürkekliğiniz, kararsızlığınız, kendinizden emin olmadığınız aralıklardaki tevazunuzum. Aralıksız nezaketiniz, kendinizle kendiniz arasına giren mesafeyim. Kadınsanız içinizdeki adam, adamsanız içinizdeki kadınım. Hiç tanımadığınız halde özlediğiniz kimse, hiç gitmediğiniz halde hasretini çektiğiniz ev, hep hissettiğiniz halde ne olduğunu, nereden geldiğini bir türlü bilemediğiniz duygularınızım.."
"Ben garip bir kadınım... Benimle ahbaplık etmek isterseniz bir çok şeylere tahammüle mecbur kalacaksınız... Çok manasız kaprislerim, birbirine uymaz saatlerim vardır... Hulasa arkadaş olduğum kimseler için pek müziç ve anlaşılmaz bir mahlukum..." Sonra kendini bu kadar fenaladığına kızmış gibi keskin, adeta kaba bir sesle ilave etti: "Ama keyfiniz isterse... Kimseye ihtiyacım yok... Kimseye minnettar olmak, kimsenin dostluğunu, lütfunu istemek niyetinde değilim... İsterseniz..."