Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Biliyor musunuz? İnsanlığı çok büyük acılar bekliyor. Daha çok kanını emecekler insanların... ama bütün bunlar, bütün acılar, akıtılan kanlar... göğsümde, beynimde olanlar karşısında öylesine önemsiz, değersiz kalacak ki. Işık bakımından bir yıldızın olduğu kadar ben de zenginim. Her şeye katlanabilirim, her şeyi sabırla karşılayabilirim... Çünkü içimde hiç kimsenin, hiçbir şeyin, hiçbir zaman yok edemeyeceği öylesine bir sevinç var. Bu sevinçte güç var.”
Sayfa 154Kitabı okudu
Bir ihtimal
bir ihtimâl bu, belki hiç göremiycem seni. Belki sana yazamayacağım, seni aramaktan çekineceğim, sakınacağım bir yerlere götürürler. Hiçbir şey yapamam, Allah kahretsin, üstelik anlarım da olacakları. Belki de bir köşede işimi bitirirler! Ama bunların hepsi ne de olsa ihtimâl. Ben, son kerteye kadar seni düşünüp avunacağım. Belki de şarkı söylerim! Bu sefer çok kuvvetliyim. Sade kuvvetli değil, kafaca ve yürekçe korkunç zenginim de. Seni tanımak, ne yalçın bir kadermiş! Hiç değilse bu sefer hayatımı mânâsız bulmayacağım. Tabii en güzeli umudu kesmemektir. Sağ kalırsam, görecek günler var.
Reklam
Bedelini Ödeyecek Kadar Zenginim!
"Daha aşağı seviyeye inemeyeceğine katılmıyorum Profesör Nietzsche. Üzerinde durmak istediğim de asıl bu sorun zaten. Bakıniz... "Unutmayın," diye araya girdi Nietzsche, "kalıtımsal olarak son derece hassas bir sinir sistemim var. Bunu müzik ve resme karşı aşın duyarlı olmamdan biliyorum. Carmen'i ilk kez dinlediğimde, beynimdeki bütün sinir hücreleri ayağa kalktı: Bütün sinir sistemim alev alev yandı. Aynı nedenle, hava ve basınçtaki en ufak değişikliğe bile çok fazla tepki veriyorum." "Ama," diyerek itiraz etti Breuer, "sinir hücrelerindeki bu aşırı hassasiyet bünyeden kaynaklanmayabilir. Bunun kendisi de diğer kaynaklardan gelen stresin bir işlevi olabilir." Nietzsche, Breuer'e önemli bir noktayı kaçırmış olduğunu gösterir gibi başını hızlı hızlı sallayarak "Hayır, hayır!" diye karşı çıktı. "Bendeki, sizin deyişinizle, bu aşını hassasiyet istenmeyen bir koşul değil ki! Çalışabilmem için böyle olmam gerekli. Hassas olmayı ben istiyorum. Hiçbir iç deneyimimin benden ayrılmasını istemiyorum! Ve eğer bu içgörülerin bedeli gerilim ise ne yapalım, öyle olsun! Bu bedeli ödeyebilecek kadar zenginim!”
Ben, son kerteye kadar seni düşünüp avunacağım. Belki de şarkı söylerim! Bu sefer çok kuvvetliyim. Sade kuvvetli değil, kafaca ve yürekçe korkunç zenginim de. Seni tanımak, ne yalçın bir kadermiş! Hiç değilse bu sefer hayatımı manasız bulmayacağım.
Sayfa 106Kitabı okudu
Teoman /Travmam travma yaratamamda.
Bana duygusuz bakıyor. "Boş ver. Fıstık gibi kızsın. Paran var, belli. Gençsin de." "Ne alakası var?" "Zenginsin, fıstıksın." "Güzellik ve para her şey değil. Düşünüyorum. Geçmiş zor bir şey. Insan travmalarından kurtulamıyor." "Ne travması?" "Ne travması olacak? Çocukluk yılları." "Annenle evlere temizliğe gittiğiniz o yıllar mı?" "Konu hep para mı sende? Evet, zenginim. Ama hayat bazen insana iyi davranmıyor. Ailesi insanın başına dert oluyor, travma nedeni oluyor anne, baba." S.....m herkesin anne, baba travmasını! Yetti artık. Pis sahtekârlar. Mazeretçiler. Bağırarak konuşuyorum, "Benim baba travmam hiç yok. Herif ben iki yaşındayken öldüğu için kurtuldum baba travmasından. Anne travmam da yok. Ağır depresyonlarla yaşıyor ben kendimi bildim bileli. O yüzden benimle hiç ilgilenemedi, kendiyle de ilgilenemedi. Hayatını iki şeye adadı: Depresyon ve konken. Anne travması da baba travması da olmayınca kendi travmamı kendim yaratmak zorunda kaldım.Başaramadım. Travmam travma yaratamamda.Çok zor oldu travma uydurmak .tek başımaydım, kimse yardım etmedi. Başarılı olamadım o konuda. Hiç dert çekmedim ne yazık ki ben. Hayat bana güzel davrandı sağ olsun. Harika bir Çocukluk. Sıfır travma!"
Sayfa 10 - Teoman / Sayın Bay Rock YıldızıKitabı okudu
_İsa havarilerine, öleceğini ve 3 gün sonra dirileceğini söyledi. Onlar inanmadı. Bir bulut yaklaştı ve Tanrı: Oğlumu dinleyin dedi. _İsa, 2 körü iyileştirdi. Sonra isa'ya içine cin girmiş birisini getirdiler. İsa cini kovunca adam sevinçten göbek attı. _İnsanların size nasıl davranmasını istiyorsanız, siz de onlara öyle davranın. _Kim
Reklam
BEN Mİ GÜCENİĞİM?
"İnsanı günaha düşüren tuzakların olması kaçınılmazdır." (Luka 17:1) Düşmanın en öldürücü ve en aldatıcı tuzaklarından birini gözlemlemekteyim. Bu, sayılamayacak kadar çok sayıda Hıristiyan’ı hapsetmekte, ilişkileri parçalamakta ve var olan ayrışmayı daha da derinleştirmekte. Sözünü ettiğim bu tuzak, gücenmedir. Birçok kişi
Sayfa 1 - GDKKitabı okudu
"Halkın bacası tütüyor"* *"Burada yazar,İmparator Nintoku'nun bir sözüne değinmiştir.İmparator Nintoku,Nanba Kouzu Tapınağı'ndan ülkesine bakıp halkının bacalarında duman göremeyince ülkesinin yoksul düştüğünü ve bu yüzden hiç kimsenin evinde yemek pişiremediğini anladı.Bir fermanla halktan üç yıl boyunca vergi almayacağını ilan etti.Bu süre boyunca saray fakirleşirken halk zenginleşmeye başladı.İmparator tekrar tapınaktan baktığında ülkenin her yerindeki bacaların tütmekte olduğunu gördü ve sevinç içinde yanındaki karısına, "Artık zengin oldum. Çok mutluyum," dedi.İmparatoriçe,"Garip bir şey söylüyorsunuz.Giysilerinizde delikler varken ve çatı yıkılmışken neden zengin olduğunuzu söylüyorsunuz?" diye karşılık verince imparator cevaben "Ülke bir kitaptır. Halkım zenginse ben de zenginim," diye karşılık verdi.
İmparator Nintoku, Nanba Kouzu Tapınağı'ndan ülkesine bakıp halkının bacalarında duman göremeyince ülkesinin yoksul düştüğünü ve bu yüzden hiç kimsenin evinde yemek pişiremediğini anladı. Bir fermanla halktan üç yıl boyunca vergi almayacağını ilan etti. Bu sure boyunca saray fakirleşirken halk zenginleşmeye başladı. İmparator tekrar tapınaktan baktığında ulkenin her yerindeki bacaların tütmekte olduğunu gördü ve sevinç içinde yanındaki karısına, "Artık zengin oldum. Çok mutluyum," dedi. İmparatoriçe, "Garip bir şey söylüyorsunuz. Giysilerinizde delikler varken ve çatı yıkılmışken neden zengin olduğunuzu söylüyorsunuz?" diye karşılık verince imparator cevaben "Ülke bir kitaptır. Halkım zenginse ben de zenginim," diye karşılık verdi.
Sayfa 98 - İthaki YayıncılıkKitabı okudu
İnsanlığı çok büyük acılar bekliyor. Daha çok kanını emecekler insanların... Ama bütün bunlar, bütün acılar, bütün akıtılan kanlar... Göğsümde, beynimde olanlar karşısında öylesine önemsiz, değersiz kalacak ki. Işık bakımından bir yıldızın olduğu kadar ben de zenginim. Her şeye katlanabilir, her şeyi sabırla karşılayabilirim... Çünkü içimde hiç kimsenin, hiçbir şeyin, hiçbir zaman yok edemeyeceği öylesine bir sevinç var. Bu sevinçte güç var.
Sayfa 154 - Can YayınlarıKitabı okudu
142 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.