Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ÖYLE BİR HİKÂYE Sinemadan çıktığım zaman yağmur yine başlamıştı. Ne yapacağım? Küfrettim. Ana avrat küfrettim. Canım bir yürümek istiyordu ki... Şoförün biri: – Atikali, Atikali! diye bağırdı. Gider miyim Atikali'ye gecenin bu saatinde, giderim. Atladım şoförün yanına. Dere tepe düz gittik. Otomobilin buğulu, damlalı camlarında kırmızı,
Hikayemle ben kendimi bilirim, hikayem hikayesi ile buluştuğunda ötekini bilirim, onu hikayem(d)e uydururum; Öteki de hikayesin(d)e beni uydurur, –hikayesinde– benimle buluşur: Bilir. Yaşamı anlamlandıran hikayelerdir.
Sayfa 16 - MinotorKitap, 1.Baskı Mart 2024Kitabı okudu
Reklam
Hikmet de tıpkı, "ben yaşadığımı anlamak için kendi kendime bir çeşit yaşama oyunu oynar, serüvenler uydururum," diyen "Yeraltından Notlar'ın ana kişisi gibi roman boyunca yaşam oyunları kurgular; onun gibi "başladığı hiçbir şeyi bitirmemiş olmaktan" yakınır; toplumdaki yalnızlığını, "ben tek başınayım, onlarsa hep birlikteler, " diyen yeraltı adamını andırırcasına "sizin birbiriniz var (...) bizim ancak benimiz var, " (TO.100) der.
ŞARKI SÖZÜM
SEVİNÇLERİM ÇIĞ GİBİ BÜYÜR Sevinçlerim bir çığ gibi büyür Ayak uydururum,mutluluğa Bana göre değil kirli havalar Gökyüzü her zaman mavidir,yaralarımı unuttum Kederden uzağım hep,bu mübah bana Oluruna bıraktım,hiç bakmadım Tertemiz bir sayfayı hakettim Fazlalıkları attım,ben artık buyum(HANDE FINDIK)
Ailenizden bir adam ya da bir kadın döşeğinde ölmüş olsaydı, ona ağlamak için değil, ölümünü şarkılarla kutlamak için burada olurdum, hanımlar. Bugün gömeceğimiz ölü, öteki ölülerden farklı. İçinizden birinin oğlu falan da değil, işte bu yüzden sizi kışkırtmaya geldim. Cenaze törenlerini ben herkesten daha iyi bilirim. Kendimi oyalamak için küçük törenler uydururum. Sinekler beni, ben de onları tanırım, hem de tek tek isimleriyle.
PARDON/GÖKHAN ÖZCAN, 11.01.2000
Pardon, şu tuzluğu uzatır mısınız, tadı tuzu kalmadı hayatımın! Pardon, çok yoksulum, isminizi bağışlar mısınız! Pardon, biraz kendinize geldiyseniz, ben de size gelebilir miyim? Pardon, bu soru işareti sizin sorunuzdan düştü sanırım! Pardon, ben alt katta oturuyorum, ayak seslerinizi getirdim! Pardon, şu sıcak tebessümünüzü çerçeveletmemin
Reklam
Ömer Talha Kavas yazdı: "Nesneleşmenin Yaklaşık Bir Günü"
"Yalnız yaşayan insanların korkularından tamamen kurtulmaları mümkün müdür? Ben bunun mümkün olmadığını düşünüyorum. Yalnızken yatağımın altından bir koku gelse eğilip bakmaya korkarım. Kendime güzel hikayeler uydururum; ‘’sakin ol yatağının altında avını yakalamak için koku yayan kocaman bir panter var sadece. Ayrıca korkmana da gerek yok, hiçbir hayvan senin gibi çelimsiz bir av için bu kadar güzel koku yaymaz’’ Bu sadece saçma sapan bir teselli masalı olsa da beni yatağın altına bakma ürpertisinden koruduğu için pek ehemmiyetli görürüm." nedametdergisi.com/2023/09/13/nesn...
Şeytan'ın Hz.Musa'ya Tavsiyesi...
– Ey Musa! sana üç şey tavsiye edeyim. Zira o zamanlar ben insanoğlunun kalbini fetheder ve kendime uydururum. Birincisi; öfkelendiğin zaman beni hatırla, çünkü o zaman kanın damarda cereyanı gibi ben de senin kalbinde dolaşırım. İnsan öfkelenip gazaplandığı zaman nefsini körüklerim, artık ne yaptığını bilmez olur. İkincisi; cihad zamanında beni hatırla, çünkü adam harbte düşman ile karşılaştığı zaman, o kişiye yanaşır ve ona; hanımını, çoluk çocuğunu, malını ve geride bıraktıklarını hatırlatırım ki cihattan geri dönsün. Üçüncüsü; mahremin olmayan bir kadınla oturma, sakın ola yalnız kalma. Çünkü bu durumda ben, o kadından sana, senden ona arada elçilik yapar, mutlaka fitneyi ve şehveti uyandırırım.
Hz. Musa’nın Şeytanla Karşılaşması...
İblis, Hz.Musa (as)'ya geldi ve şöyle dedi; – “Ey Musa, sen Allah’ın risâletle seçtiği bir peygambersin. Benim durumum sence malum. Dolayısıyla, senin vesilenle Allah’a tevbe etmek istiyorum. Benim için şefaatçi olur musun?” Hz.Musa (as) dua etti: – Ya Rabbi! Muhakkak iblis de senin yaratıklarından bir yaratıktır. Ve sana tevbe etmek istiyor. Bunun üzerine Allah (cc), Hz.Musa (as)’a şöyle vahyetti: – “İstediğimi yerine getirirse tevbesini kabul ederim. Adem’in kabrine secde etmesini emrediyorum. Ey Musa! Secde ettiği zaman tevbesini kabul ederim!” Hz.Musa (as), Allah’ın bu emrini şeytana iletince, öfkelendi, böbürlenip kibirlendi ve şöyle dedi: – Ben onun dirisine bile secde etmedim, ölüsüne eder miyim? Sonra Hz.Musa (as)’ya şöyle dedi: – Ey Musa! Sen benim için Rabbine şefaat etmen sebebiyle bana hakkın geçti. Onun için sana üç şey tavsiye edeyim. Zira o zamanlar sen en zayıf, ben de en güçlü olurum. İnsanoğlunun kalbini fetheder ve kendime uydururum. Birincisi; öfkelendiğin zaman beni hatırla, çünkü o zaman kanın damarda cereyanı gibi ben de senin kalbinde dolaşırım. İnsan öfkelenip gazaplandığı zaman nefsini körüklerim, artık ne yaptığını bilmez olur. İkincisi; cihad zamanında beni hatırla, çünkü adam harbte düşman ile karşılaştığı zaman, o kişiye yanaşır ve ona; hanımını, çoluk çocuğunu, malını ve geride bıraktıklarını hatırlatırım ki cihattan geri dönsün. Üçüncüsü; mahremin olmayan bir kadınla oturma, sakın ola yalnız kalma. Çünkü bu durumda ben, o kadından sana, senden ona arada elçilik yapar, mutlaka fitneyi ve şehveti uyandırırım.
seni seviyorum, hiç bırakmam demelerime her zaman inanmayın. ben bazen uydururum.
Reklam
"Benim gittiğim yerlerin yarısı, hiç var olmadı. Genelde kafamdan uydururum. Söylediğim şeylerin yarısı hiç bulunamadı. Gençken bir gömü masalı uydurmuştum, adamlar ormanda kazı yapıyordu falan. Sonra ben de kazdım." "Ama neden?" "Uydurduğum masal doğru çıkabilir diye."
86 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.