“ kızaran Nara benzersin, dalın tepesinde En yüksek dalında unutulmuş, bir ağcın Hayır, unutulmuş değil , yetişilmemiş
Sayfa 49 - İTHAKİ YAYINLARIKitabı okudu
Dünya hayatı, aldatıcı bir menfaatten başka birşey değildir.
Ey gaflete dalıp ve bu hayatı tatlı görüp ve âhireti unutup, dünyaya talip bedbaht nefsim! Bilir misin, neye benzersin? Deve kuşuna... Avcıyı görür, uçamıyor; başını kuma sokuyor, ta avcı onu görmesin. Koca gövdesi dışarıda; avcı görür. Yalnız o, gözünü kum içinde kapamış, görmez.
Reklam
İnsanın bazen koyu kırmızıya ihtiyacı oluyor. Sanırım kendinden başka sevecek şeyi olmamış bu insanların. Halbuki insan kendi dışında seveceği, insan, hayvan, iş, uğraş bulursa kendine karşı sevgisinin bir kısmını onlara ayırarak sıkıntıdan kurtulabilir. Bu olmazsa kendini sevmekte sıkışır kalır. Neyse hep kırmızıya değil de, insanın bazen de soluk siyaha ihtiyacı olur. Hayat ilerledikçe yenilgiler, terslenmeler, başarısızlıklar hep siyahtır ve seni kendi gözünde düşürür. Sonunda kendini sevmenin tek koşulu olarak geride, insanların sana düşman olduğu, onca yeteneğine rağmen hakkını yiyerek önünü kestikleri gibi fantastik bir hezeyan kalır. Böylece siyahtaki koyuluğu azaltıp kendini sevmeye devam etmenin yolunu ararsın, ararsın aramasına da kimse sevdiği yatağını düzeltmek istemez, bu da soluk tarafındır. O ana kadar içinde bir şeyler çürümüştür, gitgide ciğerli bir armuda benzersin, işte bu yeni doğacak olana gübredir. Hafif hafif özgüvenin kıpırdar, bir yeniçeriliktir başlar, haksızlık yapan yapmayan herkese karşı için için bir öfke doymadan kalır. Yeryüzünden alacağı olduğunu düşünen kişinin kendine marazi sevgisi, başkasına karşı sadistik bir öfkeyle yer değiştirir. "Sevgi öfkeyle tamamlanmadıkça eksik bir duygu olarak kalır" derler ya, işte öyle. Kızgın yıldız, yağmurunu yitirmiş bulut, öfkeyle yanan ruh ve mutsuz bir kalp, çare yok yoksulluk vergisi gibi çekeceksin. Çok çekmiş az böyle insan görmedim. Yüzlerinin çizgileri ellerinin kemikleri gibi çıtır çıtırdı, biraz yüzümü assam hepsi kırılırdı..
Ka'b b.Ucre radiyallahuanhum'dan rivayet edilen bir hadiste Resûllullah sallalahu aleyhi vesellem şu şekilde buyuruyor: "Ey Ka'b b.Ucre! Benden sonra gelecek devlet adamlarından senin adına Allah'a sığınırım. Her kim onların kapılarında içeri girer, onların yalanlarını tasdik eder ve haksızlıklara yardımcı olursa ne o benden ne de ben ondanım. (Yarın) benim yanıma/Kevser havuzunun başına gelemez. Her kim onların kapılarından içeri girsin veya girmesin, onların yalanlarını tasdik etmez ve haksızlıklara yardımcı olmazsa işte o bendendir ve ben ondanım.(Yarın) benim yanıma/Kevser havuzunun başına gelecektir. Ey K'ab b.Ucre! Namaz, burhan(imanın delili)dir. Oruç muhkem bir kalkandır. Sadaka suyun ateşi söndürdüğü gibi hataları giderir. Ey K'ab b. Ucre! Bilmiş ol ki, haramdan gıdasını alıp büyüyen bir vücuda ateş lâyıktır." -Tirmizî, Salât,433(614)
Bendesin; Ve bir o kadar da benden uzak.... ~~~alıntı~~~
• Çünkü sen her şeyinle bendesin
Sayfa 46 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 471 ile 480 arasındakiler gösteriliyor.