Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
160 syf.
9/10 puan verdi
"Kürk Mantolu Madonna", Sabahattin Ali'nin 1920'lerde Berlin'e taşınan ve hayatını değiştiren gizemli bir kadına, Maria Puder'e aşık olan genç bir Türk olan Raif Efendi'nin hikâyesini anlattığı romanıdır. Roman, aşk, kayıp, kimlik ve değişen dünyada anlam arayışı temalarını, Berlin'in sosyal ve siyasi çalkantılarının arka planında ele alıyor. Ali'nin karakterleri, özellikle de Raif ve Maria'yı incelikli bir şekilde tasvir etmesi, insan doğasının karmaşıklığını ve aşkın bireyleri hem özgürleştiren hem de kısıtlayan gücünü araştırıyor. Roman sadece dokunaklı bir aşk hikayesi değil, aynı zamanda sanat, edebiyat ve kendini keşfetme üzerine bir düşünce. "Kürk Mantolu Madonna" lirik düzyazısı ve çağrıştırıcı anlatımıyla okuyucular üzerinde kalıcı bir etki bırakan, akılda kalıcı ve güzel yazılmış bir eser olarak öne çıkıyor. Bittikten uzun süre sonra bile akılda kalan, düşündürücü ve duygusal olarak yankı uyandıran bir hikaye arayanlar için tavsiye edilir.
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021315,7bin okunma
198 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
John Boyne
John Boyne
’un “
Çizgili Pijamalı Çocuk
Çizgili Pijamalı Çocuk
” adlı kitabı, II. Dünya Savaşı’nın Yahudilere yönelik soykırımını işler. Kitap, Bruno adlı bir çocuğun, ailesinin yeni bir yere taşınması sonrasında, çevresindeki dünyayı sorgulaması ve bir Yahudi çocukla arkadaşlık etmesinin hikayesini anlatır. Bruno, Almanya’nın Berlin kentinde yaşayan dokuz yaşındaki bir çocuktur. Babası bir Nazi subayıdır ve aileleri yeni bir yere taşınır. Bruno, bu yeni çevrede Schmuel adlı bir Yahudi çocukla tanışır ve aralarında sıradışı bir arkadaşlık başlar. Kitap, savaşın insanlığa verdiği zararları ve hoşgörü gibi değerleri anlatır...
Çizgili Pijamalı Çocuk
Çizgili Pijamalı ÇocukJohn Boyne · Tudem Yayınları · 202139,2bin okunma
Reklam
Comme il pleut sur Berlin, je me "transporte" jusqu'à Napoli pour un petit déjeuner au soleil et face à la mer. Qui m'accompagne ? J'espère que tout le monde va bien ?
1910-11 yıllarında sadrazamlık yapan İbrahim Hakkı Paşa oldukça sıra dışı birisi. Briç tutkusu, Beyoğlu kahvelerine devam etmesi devrinde oldukça yadırganmış. Hatta briç oyununa düşkünlüğü karikatürlere konu olmuş. İbrahim Hakkı Paşa'nın son görevi Berlin Büyükelçiliği. 1917'de İstanbul'a gelen Kayzer Wilhelm'in Topkapı Sarayı'nı ziyareti sırasında ona mihmandarlık yapmış.
Trablusgarp'ın İtalya tarafından işgal edildiği sırada Sadrazam olan İbrahim Hakkı Paşa'nın nadir fotoğraflarından birisi. Paşa bu fotoğrafı Berlin elçiliği sırasında ölmeden birkaç ay önce çocukluk arkadaşı Mabeyn Başkatibi Ali Fuat Türkgeldi'ye imzalamış. Mabeyn-i hümayun-ı cenab-ı mülukane baş katibi atufetlü Ali Fuad Beyefendi Hazretlerine zaman-ı tufuliyetten beri mütemâdî bir uhuvvet ve muhabbetin hatırası oalarak takdimim. Berlin/10 Mayıs 1334 (1918)
Reklam
Bir okuyucu için, New York, Prag, Berlin'de olup orada geçen kitaplar okuyarak saatlerin akıp gitmesine izin vermek kadar romantik bir okuma yöntemi olabilir miydi?
Sayfa 272Kitabı okudu
384 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
1943 yılının Şubat ayı yer:İstanbul Dünya 1. Cihan harbi ile sarsılıyor. Bu durum içerisinde 25 Şubat Sabahı ,içinde Alman generalleri ve 4 vagon eşyayı taşıyan tren Sirkeci Garına giriş yapıyor.Tren Talat Paşa'yı getiriyor öldürüldüğü Berlin'den ..Vatanın bir evladını vatanına teslim etmek için geliyor, acaba öyle mi ? Alman generaller Ayasofya'yı ziyarete geliyorlar ve o esnada Ayasofya'dan Bir çığlık yükseliyor .Minareden bir papaz atılıyor ve olaylar zinciri başlıyor .. bir papaz ,bir imam. İkisi de öldürüldü .. Kim ya da kimler tarafından ? Sultanahmet karakolunun gözü pek polisleri Atilla ve Mesut olayların peşine düşüyor.. Genç papaz Mikail Harmanlis ve annesi Despina .. Yaşlı imam Muhlis Zafer ve sakat kızı Seher.. Onların onların yardım isteyen bakışları Atilla ve Mesut komiserleri olayların üstüne gitmeye itiyor ancak onlara engel olan birçok kişi var .Başta Haşim ve Tevfik .. Ve olayların göbeğinde bir Simone.. Tüccar mı ?İngiliz mi ?Karay Türkümü ?Yahudi mi ?ve neden her olayın içinde? Türkler, Almanlar, İngilizler ve Ruslar ..Bu devletlerin arasında dönen bir takım oyunlar... Heyecanla okuyacağınız ,soluk soluğa bir roman ..En kısa zamanda yazarın diğer kitaplarını da okumak istiyorum... https://1000kitap.com/kitap/kitap--43587
Melih Esen Cengiz
Melih Esen Cengiz
Ayasofya'da Bir Çığlık
Ayasofya'da Bir ÇığlıkMelih Esen Cengiz · Altın Kitaplar · 20252 okunma
sancak
Yıllarca Osmanlı'ya sancaklık yaptıktan sonra 1878 yılındaki Berlin Anlaşması'yla bağımsız bir bölge olarak kabul edilen Sancak, Balkan Savaşları sonrası Sırbistan ve Karadağ tarafından ikiye bölünmüş. Sancak bugün altı şehri Sırbistan, yedi şehri ise Karadağ'da kalan iki ayrı bölgeden oluşuyor. Bosna, Arnavutluk ve Kosova'ya komşu olan Sancak bölgesi, stratejik konumu nedeniyle tarih boyunca hep önemli bir kavşak noktası olmuş. Hatta Sancak NATO raporlarında dün- yanın en hassas 16 bölgesinden biri olarak kabul ediliyor.
Milli şefin treni niçin beyaz? Ruslar neden yürüyorlar Berlin'e? Ne saçma! Ne budalaca! Dört İncil'den Yuhanna'yı tercih edişim niye?
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.