SARHOŞ GEMİ
Ölü sularından iniyordum nehirlerin
Baktım yedekçilerim iplerimi bırakmış;
Cırlak kızılderililer, nişan atmak için
Hepsini soyup alaca direklere çakmış.
Bana ne tayfalardan; umurumda değildi
Aşk dediğiniz, 'dostluk', 'arzu', 'tutku' veya Tanrı bilir başka hangi ismi taşıyan beyaz veya siyah ya da altın sarısı veya pembemsi kablolardan ayırmak gereken kırmızı bir kablo değildir."
Sayfa 65Kitabı okudu
Beyrek
- Bre Deli Ozan çal, kocaya varan kız benim, çal da oynayayım, dedi.
Beyrek:
Ben bu yerden gideli deli olmuş
Pek çok beyaz karlar yağmış dize çıkmış
Han kızının evinde kul halayık tükenmiş
Maşrapa almış suya varmış
Bileğinden on parmağını soğuk almış
Kızıl altın getirin Han kızına tırnak yontun
Ayıplıca Han kızı kocaya varmak ayıp olur
dedi. Bunu işitince Banu Çiçek kızdı:
Aşk dediğiniz," dostluk" , "arzu " , "tutku " , veya Tanrı bilir başka hangi ismi taşıyan beyaz veya siyah ya da altın sarısı veya pembesi kablolardan ayırmak gereken kırmızı bir kablo değildir.
Sayfa 65Kitabı okudu
MONA ROSA
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.
Kanadı kırık kuş merhamet ister.
Ah senin yüzünden kana batacak.
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
SANA GELİYORUM
I.
Benim sabah keyfim
yeni açmış bir gülü
insanların gülücüklerine yerleştirmektir.
II.
http://www.siirperisi.net/siir.asp?siir=4250
Leylek, yaz mevsimi kuşu değil, bizzat yazdır.
Kırmızı gagasının takırtısı, sese dönüşmüş bir sıcak temmuzdur.
Bir baca üstünde ufka çizilen bir leylek şekli, hayal dünyasına neler hatırlatmaz: Maviliği içi bayıltan sonsuz, derin bir sema... Yeşil bir vadide gizlenmiş minareli, küçük, beyaz bir şehir... Yarasaların uçuştuğu, kavak ağaçlarının hafif hafif sallandığı yeşil bir akşam... Sıcak bir Asya gecesi: Damların yan duvarlarına dayanarak, gizli gizli konuşan ve doğacak bakır bir ayı bekleyen siyah zülüflü, kırmızı dudaklı, altın mercan gerdanlıklı kadınlar...
DENİZCİLER BEYAZ GİYERDİ
Denizciler, neden beyaz giyerdi, alabora olmuş sandal düşlerinde,
Gemilerinde...
Kuşlar, neden kuzeye uçardı, kanatlarını çırparken mavi enginliklerinde,
Maviliklerinde...
Zaman, geriye sarsaydı;
Oğlan, kızın saçının telini koynunda saklarken;
Sevmeler ah sevmeler,
Koyup gitmelere mendil sallasaydı;
Oya
Bunu buraya bırakıyorum, İyi akşamlar...
MONA ROZA
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.
Kanadı kırık kuş merhamet ister.
Nefret, dedenizin duvar saatine ya da altın kol saatine benzemez, onu sizden sonraki akrabalarınıza bırakamazsınız.
Hz. Ali Efendimiz der ki:
"Kur’ân’ın tamamı Fâtiha’da, Fâtiha’nın tamamı besmelede, besmelenin tamamı da (B) harfin de toplanmıştır.”
Her gün, her namazımızda defalarca okuduğumuz ve âlimlerimizin beyanıyla Kur’an’ın tamamını içine alan bu besmelenin “B” harfi nedir acaba? “B” harfi Türkçe’de “ile” mânâsına gelen bir
AMELİYATLIK SERANAT
Soğuk işlenmiş, ilmek ilmek
Bir sıcak düşün içerisinde:
“Masmavi deniz,
… Dertleşen martılar…
Altın sarısı güneş;
Gökyüzünün en görkemli yerini sahiplenmiş…
Sahil boyunca;
Kumdan yollar, kumdan kaleler, kumdan hayatlar…
Oynaşın balıklar,
Kayalıklar arasında, küçük su birikintisi, sizin.
Sevişin çiftler;
Dalgalar arasında, aşkınızı sezin…
Koşuşturun çocuklar;
Coşkulu oyunlar içerisinde…
Kadın ve adam…
Kadın, beyaz elbisesi ile olabildiğince kelebek,
Adam, aşkına sahip çıktığınca, melek…
Düş bitimi:
Sol böğrün altında kör bıçak yarası,
Sensizliğin dayanılmaz sancısı…
Aşkın kalpten kesilip atıldığı bir ameliyat daha yapılmadı, yok…
N.K.(Feryad-ı naz)
