Ama buradan kalkılarak Hegel'de özgürlüğün Prusya monarşisinde "gerçekleştiği" ve noktalandığı gibi bir sonuca hiç kuşkusuz varılamaz. Çünkü gittikçe özgürleşen politik ilişkiler, insanın "gerçek" özgürlüğünün bilincine varmasını mümkün kılan koşullardır ama, bu bilincin kendisi, Hegel'in spekülatif düşüncesinde, tüm
Sayfa 426 - pdfKitabı okudu
Herkeste, en bozulmuş insan da bile, iyileştiğinde çığlıklar atan; irade dışı bir irade… bilinçsiz bir bilinç, merhametsiz bir güzellik… Yüzeysel bir birlik vardır. Kötülük daima iyiliğin hizmetindedir. Kötü diye bir şey yoktur! Görünürde olumsuz olan her türlü aksilik veya yatay düzlemdeki insanın haksızlık dediği, aslında gerçekte, bir lütuftur… en haksız olaylar hareketler ve koşullar Oluşu daha yüksek bütünlüğe, birlik ve özgürlük seviyelerine yükseltmek için ortaya çıkarlar. Bizim dışımızda herhangi bir kötülük yoktur, sadece iyileşmenin görünür işaretleri ile içimizde bulunan gerçek kurtuluşun aydınlık göstergeleri vardır. Görünürde tedavisi olmayan hastalıklar bile yalnızca iyileşmeye giden yolu gösteren semptomlar veya işaretlerdan ibarettir. Her çöküşün arkasında yatan hatayı gösterir, kendini sabote etmeleri ve fiziksel ölümün asıl nedeni olan insanın içinde binlerce kere tekrarlanan iç ölümleri ortaya çıkarırlar. Ve onları teşhis etmek için, gerçek nedene doğru bütün yolu geri gitmek gerekir!… Bilim bir gün aslında bu kadar çok sayıda hastalığın olmadığını keşfedecektir. Görünürdeki çokluklarının ve semptomlarının karmaşıklığının ötesinde, sadece tek bir hastalık vardır: Düşünce.
Sayfa 310 - Sinedie YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bilinç yükseltme gruplarının en güçlü müdahalesi, tüm kadınlardan kendi içlerindeki cinsiyetçiiikle, ataerkil düşünce ve eylemle kurdukları ittifakla yüzleşmelerini ve feminist eyleme bağlılıklarını gözden geçirmelerini talep etmesi olmuştur. Bu müdahale bugün de gereklidir ve feminist politikayı seçen herkes için aşılması gereken bir safha olarak durmaktadır. Dışarıdaki düşmanla yüzleşmeden önce kendi içimizdeki düşmanın dönüştürülmesi gerekir. Tehdit ve de düşman, cinsiyetçi düşünce ve davranıştır. Kadınlar, kendi içlerindeki cinsiyetçiliği ele alıp dönüştürmeye çalışmadan feminist politikanın bayrağını taşıdıkları sürece, hareketin altı oyulmaya devam edecektir.
bgst yayınları
Eğer erkeklerin, gerek erkek çocuklarına gerekse yetişkin erkeklere, cinsiyetçiliği ve bunun nasıl dönüştürülebileceğini anlatan bilinç yükseltme grupları olsaydı, kitle medyasının feminist hareketi erkek düşmanlığı olarak yansıtmasının önüne geçilirdi. Aynı zamanda anti-feminist bir erkek hareketinin oluşumu da engellenirdi. Erkek gruplarının çoğu çağdaş feminizmin hemen ardından kuruldu; bu gruplar cinsiyetçilik meselesine hiçbir şekilde değinmedi. Tıpkı kadınların yaşam tarzı üzerine temellendirilmiş feminizm gibi bu gruplar da çoğu zaman erkeklerin ataerki herhangi bir eleştiri yönetmeden salt kendi yaralarıyla yüzleştiği terapi amaçlı bir ortam hâline geldi ve de erkek tahakkümüne direnen bir platforma dönüşmedi.
Sayfa 24 - Bgst Yayınları
Bir ordu hiçbir zaman bir savaş okulu değildir, bir yurttaşlık ve politika okuludur. Yetişkin bir ulusun askeri paralı asker değil, ulusu silahla savunan bir yurttaştır. Bu nedenle askerin, ne kadar örnek bir insan olursa olsun komutanının değil, ülkesinin hizmetinde olduğunu bilmesi çok önemlidir. Ulusal askeri ve sivil hizmet ulusal bilinç düzeyini yükseltmek, kabilecilikten kurtarmak ve ulusal birliği sağlamak için kullanılmalıdır. Azgelişmiş bir ülkede erkek ve kadınların seferberliği olabildiğince hızlı bir şekilde gerçekleştirilmelidir. Azgelişmiş ülkeler erkeğe kadın karşısında öncelik veren feodal geleneğin sürdürülmemesi için önlemler almalıdır. Kadınlara yalnızca anayasa maddelerinde değil günlük yaşamda da, fabrikada, okulda ve meclislerde erkeklerle eşit önem verilmelidir.
“İçgüdüsel doğayla yan yana olmak; hayat alanını belirlemek, kendi sürüsünü bulmak, yetenek ve kusurlarına bakmaksızın güven ve gurur duyarak bedeninin içinde olmak, kendi yararına konuşmak ve hareket etmek, farkında ve uyanık olmak, sezgi ve algının doğuştan gelen dişil güçlerine dayanmak, kendi döngülerine girmek, ait olunan yeri bulmak, vakarla yükselmek, mümkün olduğunca yüksek bir bilinç düzeyini korumak demektir.”
Reklam
416 öğeden 121 ile 130 arasındakiler gösteriliyor.