199 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Edebiyat ve felsefe arasında sıkışmış bir anlatım.
Şule Gürbüz,1974 doğumlu Türk yazar. Sanat tarihi ve felsefe üzerine eğitim alan yazar.Biyografisinde ki beni şaşırtan kesitiyle,Antika saatlerin tamiri üzerine ustalaşmış ve halen Milli Saraylar Müdürlüğü bünyesinde çalışmalarını sürdürmektedir. 5 farklı öykünün yer aldığı kitapta yazar insanın varoluşsal sancılarının üzerine kurulu bir altyapı hazırlamış.Uzun betimleme,benzetme dolu cümleleri,uzayan virgülleri ile konu ya da olay değil sadece zihinsel konuşmalar serüveniydi tüm kitap. Karamsar yazarları ve insanların yoksunlukları üzerine kaleme alınan kitapları seven bir okur olarak maalesef ki Zamanın Farkında beklentimin çok çok altında kaldı. Kanaatimce kitap felsefe ve edebiyat arasına sıkışıp kalmış,çıkmazlarda olan bir iç dünyanın zihinsel konuşmaları üzülerek belirtiyorum ki okura geçirilemeden kaleme alınmış, sanki öylece içini dökmek için yazılan karalama notlar tesadüfi elime geçti de sahibinin rızası olmadan okuyorum hissini yaşattı bana kitap. Öyle ki değinilen her yeni konu,her yeni betimleme,her yeni cümle bana sadece alakaya limon hissini verdi...Zamanın Farkında benim için okuma hazzı olarak sınıfta kaldı. Sevgi ve Muhabbetle..
Zamanın Farkında
Zamanın FarkındaŞule Gürbüz · İletişim Yayıncılık · 20111,041 okunma
240 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Sarsıcı, titreten, insanı silkeleyen öyküler...
“Koyun ağılında doğdum. Oğlan olduğum için, kartal tüyü ile gözüme kara sürme çektiler. Kız olsaydım, sürmeyi güvercin tüyü ile çekeceklerdi gözüme. Kalabalık bir aileydik. On üç kardeştik. Anamla babamı da katınca, üç odalı evde, on beş nüfuslu bir aşirete dönüşürdük, hayatlarımız birbirine karışırdı. Göçebeydik. At, eşek sırtları, kıl çadır
Selam Ateşleri - Ay Bazen Mavidir
Selam Ateşleri - Ay Bazen MavidirOsman Şahin · Can Yayınları · 201756 okunma
Reklam
75 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
En alttaki satırlar kitabın hediye edildiği zamandandır. Şimdi gelelim şu an yani okuduktan sonraki kısa yorumuma: Ah Marcel sen nasıl bir betimleyicisin, o tasvirler ne öyle? Bir insan çocukken bu kadar naif bir hayal gücüne sahip olabiliyorsa, dahi bir yazar diyeceğim ben ona. Hayatımızda sürekli karşımıza çıkan doğanın unsurlarını Proust muhteşem bir üslupla betimleyerek yazmış. Çoğumuz bunların farkında bile olamıyoruz, farkında olsak bile böyle dile getiremiyoruz ya da kağıda dökemiyoruz. Nitekim Proust'un muhteşem külliyatından olan 7 ciltlik 'Kayıp Zamanın İzinde' sinden önce bu eseri okumalısnız siz de. Değerli kitap dostum
Ayhan GÜVEN
Ayhan GÜVEN
Bey bu çok değerli kitap elime bugün ulaştı. Çok teşekkür ederim. Böyle bir etkinlikle bu platforma değer kattınız. Yeni yıl tüm kitapseverlere sağlıklı, huzurlu ve keyifli dakikalar katsın. "Yaratmak iki kişilik yaşamaktır. Proust'un el yordamıyla endişeli arayışı, çiçekleri, duvar kağıtlarını ve huzursuzlukları titizlikle bir araya getirişi bundan başka bir şeye işaret edemez." ALBERT CAMUS
Kayıp Zamanın Etrafında
Kayıp Zamanın EtrafındaMarcel Proust · Everest Yayınları · 2016123 okunma
520 syf.
9/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Jack London'ın gerçek yaşam hikayesi
İnsan aşk için neler yapabilir? Bir insan bilgiye ulaşmak için ne kadar çaba harcayabilir? Herkes sana "yapamazsın" dese de kendine inanarak devam edebilmenin sırrı nedir? İşte tüm bu soruların cevabı iki kelime de özetlenebilir: "Martin Eden"
Jack London
Jack London
'ın yaşadığı dönemde bugün olduğu gibi sanat, edebiyat ve kitaplar
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202392,5bin okunma
64 syf.
10/10 puan verdi
Kocaman bir ''neden?'' sorusunun doğasının ele alındığı, modernizm ile birlikte başlayan pozitivist düşünce ve kuralcı yaşam biçiminin yerini alan postmodernist düşünce ve kuraldışı ya da yarı kuralcı yaşamı ele alıyor Baudrillard. Bu anlamda kitap için bir ara-besk nitelemesi yapsak hiç de abes kaçmaz. Günümüz insanları ve toplumları bu geçiş sürecinin sancılarını ve arada kalmış olan kültürel normlarında yaşanan değişime karşı gösterdikleri direncin şiddeti doğal dünyanın yıkımını da beraberinde getirmekteydi. İster dirensin ister değişsin insan artık kendisine bağışlandığı söylenen bu dünyayı yıkmakta, yerine teknolojik bir altyapı ile sistematize edilmiş, kontrolü sağlanabilir, simülatif bir evren yaratmakta ve orada yaşamaya başlamaktadır. Denetim altına alınmış, alternatifi elinden alınmış, eleştirel ve düşünsel yetileri törpülenmiş insanlar, toplumlar yaratarak duyarsızlığı biraz daha perçinlemek ve nihayetinde insanlık* değerlerine dair tüm kavramların yok edilişini anlatmaktadır. Baudrillard, bunun önüne geçmek yerine yapabileceği en kötü şeyi hayata geçiren insanı trajedisiyle başbaşa bırakmak düşüncesindedir. Ancak böyle öğrenerek baş kaldırabilir insan. Neden? sorusunun karşılığında gelecek olan hiçlik cevabı bizlerin büyük acısıdır. Bu acıyla yüzleştikçe ancak bir umut var olabilecektir. Ancak o güne kadar yaşayacaktır insan, yarattığı en kötüyü.
Karnaval ve Yamyam
Karnaval ve YamyamJean Baudrillard · Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi · 2012219 okunma
396 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
Bir adam horoz dövüşünde bir başka adamı yeniyor. Yenilen adam hiddetle kötü sözler söyleyince bu ‘bir adam’ olan Jose Arcadio Buendia kötü sözler söyleyen adamı vuruyor. Sonra çok pişman oluyor ve taşınmaya karar veriyor. O ve ona inananlarla beraber (sanırım 20-30 kişi) uzak ve boş bir yerde karar kılıyorlar. Sıfırdan burayı inşa ediyorlar.
Yüzyıllık Yalnızlık
Yüzyıllık YalnızlıkGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202036,7bin okunma
Reklam
1.000 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.