"Belki de sınırları aşmak, sadece mekânları ve kişileri değil, kimlikleri ve hatta geçmişi bile değiştirebilir."
Kitabı bitirip, arka kapağındakini bu yazıyı okuduğunuzda, 372 sayfalık bu sarsıcı maceranın sonunda iç içe geçmiş kurgu-yalan-gerçek-hayal-rüya keşmekeşi üzerinden yaşadığınız kafa karışıklığınız, algı karmaşasıyla dumur
Hüseyin Nihal Atsız hakkında olumlu yada olumsuz ön yargıları kenara bırakıp onun çizgileri keskin birisi olduğunu kabul etmeliyiz. Bu keskinliğin meydana getirdiği edebi farklılığın doğurduğu zenginlikten faydalanmak gerekir. İçeriği itibariyle Türk edebiyatında roman geleneğinin değiştiği bir dönemde postmodern romanların Yusuf Atılgan'ın
Karl Marx ın eşine yazdığı mektubun sonundan kısa bir paragraf
Dünyada çok dişi var kimileri de çok güzel ,ama ben her bir hattı , hatta her bir kırışığı bana hayatımın en büyük ve en tatlı anılarını hatırlatan bir yüzü bir daha nereden bulabilirim?
Senin tatlı çehrende sonu gelmez acılarımı , yeri doldurulamaz kayıplarımı bile okuyabilir ve senin tatlı yüzünü öptüğümde acıyı öperim.
Hoşçakal canım seni ve çocukları binlerce kere öperim.
senin,Karl, Manchester,21 Haziran 1865
GİRİŞ
Öncelikle kitabı okumayı düşünenler için birkaç tavsiyede bulunup daha sonra yazara ve kitaba dair fikirlerimi dile getireceğim. Eğer hiç “modernizm” konusu üzerine okuma yapmadıysanız ve sosyoloji ve felsefe konusunda bi birikiminiz olduğuna inanmıyorsanız yanlış kitaba bakıyorsunuz şu anda. Başlangıç kitabı olarak tavsiye edildiyse durum
Hüseyin Nihal Atsız eserleriyle tanışmam Geri Gelen Mektup Şiirini dinlemem ile oldu. Daha sonra eserlerine ilgi duyup önce Ruh Adam peşi sıra Bozkurtlar, Yolların Sonu gibi eserlerini okudum. Deli Kurt romanı uzun süredir elimde vardı ancak başlamak nasip olmamıştı. Deli Kurt adlı romanda Hüseyin Nihal Atsız bizlere adeta tarihi yeniden yaşatıyor.Deli Kurt adlı roman 1402 yılında yapılan Ankara Savaşı’ndan sonra Yıldırım Beyazıt'ın oğulları arasında çıkan taht savaşları ve sonrasındaki olayları ele alan romandır. Deli Kurt lakaplı Murat çalışkan, zeki, çevik , savaşmayı seven , gözü kapalı her tehlikeye atılan bir karakter. Asıl kişiliği ve kimliği hiç beklemediği anda beklenmedik bir şekilde karşısına çıkıyor. Eserde fazla betimlemeler olmamış , gerektiği kadar var tabi. Varna Savaşı ve diğer muharebeler , ilik ilik kan kokuyor ortalık. Bir yanda Murad diğer yanda Evren, Satı kadın , Çakır Bey. Küçüklükten başlayıp sipahi olma isteğiyle yaşayan Murad ve hayallerine kavuşması. Tarihi roman olması hasebiyle Gökçen Kız ve Esen Börü motifleri ön plandadır. Gökçen Kız bakışları ile erkekleri kendine aşık edebilen, insanları öldürebilen, yaraları iyileştiren ve Esen Börü ise geleceğe yönelik tahminleriyle ön plana çıkmıştır.
Roman Fetret Devri sonrası Çelebi Mehmet'in Anadolu siyasi birliğini sağlamaya yönelik çabaları ve efsanevi karakter Gökçen kız ile Deli Kurt'un aşkını ela alır.
Tarihi roman seven herkes okumalı...
Deli KurtHüseyin Nihal Atsız · Ötüken Neşriyat · 202015,8bin okunma