Bir Olmayı Başaramadık. !
Eğer bir Müslüman, etrafında başkalarının varlığını hissetmiyorsa Müslüman toplumu başarılı olamamış demektir.
Sayfa 50
"Ama maalesef bir türlü insan olmayi başaramadık. Dili, dini, mesrebi, mesleği, cemaati, tarikatı, rengi, kıyafeti ne olursa olsun. Bu benim vatandasimdir. Her seyin en iyisine, en guzeline layıktır diyemedik. Herkesi sadece insan olarak göremedik. Aslan kadrosuna liyakati olanları atayamadik. Ne diyelim eyi olur zaar."
Sayfa 125Kitabı okudu
Yaratıcılık, yoğun yaşayan ve sevgiyi başkalarıyla nadiren paylaşan insanların giriştiği umutsuz bir eylemdir. Gündelik yaşantımızda, gündelik ilişkilerimiz aracılığıyla yaratıcı olamayız. Sanatçı, ancak kaçtıktan sonra, sığındığı yerde yaratır. Birbirimizle iletişim kurarak, topluluk içinde yaratıcı olamayız, olmayı da başaramadık.
Sayfa 165 - İletişimKitabı okudu
Hoşçakal Sevgilim
Hoşçakal sevgilim.
Uzun cümleler kurup sarılarak ugurlamak isterdim seni
Ardından el sallamak. Yine görüşeceğiz bakışı atmak isterdim.
Ama neylersin ki bende
payıma düşeni yaşıyorum.
Senden bana kalanlarla avunuyorum.
Geriye dönüp baktığım da küfür etmiyorum,
Sokak da yürüyerek içtiğimiz biranın tadını anımsamaya çalışıyorum.
Ya da bir parkta oturup yediğimiz midyenin masumiyetini arıyorum. Uzun yürüyüşlerimizi, Safranbolu turumuzu. İlk görüşmemiz de kekinin lezzetini. Hayallerimizi özlüyorum seninle aynı planları paylaşmayı özlüyorum ve özleyeceğim de. Seninle farklı bir zaman da farklı bir yerde tanışmış olsaydık yaşarmıydık bunları bilmiyorum. Ama ben seni bu zaman dilimin de ve bu yaşadıklarımızla seviyorum, parelel evrende biz varmıyız onu da bilmiyorum, hoş burada da biz olmayı başaramadık ama en azından sen ve ben vardık. Simdi sana şaşalı birveda edemiyorum belki, ama bir gün karşılaşırız diye umut ediyorum. Sen benim Maria Puder'im şimdi ne çok isterdim son bir kez beni öpmeni ve seni seviyorum demeni...
Hoşçakal sevgili.
Kırdılar bizi...
Bile bile canımızı acıttılar sonra hiçbirşey olmamış gibi yüzümüze güldüler.En çokta canım dediğimiz insanlar kırdı bizi.Oysa ki canım öylesine güzel ve öylesine özel bir kelimeydi ki. Bilemediler...İçimiz paramparçayken sessizliğimize vurulan prangaları bile kıskandılar.
Kırıldık...Ve kırıldıkça büyüdük...Oysa bizim daha yaşayamadığımız mutluluklarımız vardı.Hani yarım bırakılanlar var ya işte onlar! Oysaki büyümek için çok erkendi.Içimizde acı biriktirmek için yeterince güçlü de değildik. Gözlerimiz,gülerken parlamalıydı,ağlamaktan değil.Ama öğrendik. Büyüdük çünkü biz.Bizi kırdılar ve kırıldıkça keskinlesti acılarımız. Gerektiğinde kendi yaramıza kendimiz pansuman yaptık. Ve öğrendik...Güçlü olmayı ayakta durmayı gözyaşlarımızı içimize akıtmayı öğrendik.Yarım bırakılan mutluluklarımızın üzerine yenilerini eklemeye çalıştık.Kimi zaman başarılı olduk kimi zaman ise başaramadık.Ama vazgeçmedik. Çünkü biz kırıldıkça büyüdük...
Sayfa 83 - Esranur GÜLERKitabı okudu
Yaratıcılık, yoğun yaşayan ve sevgiyi başkalarıyla nadiren paylaşan insanların giriştiği umutsuz bir eylemdir. Gündelik yaşantımızda, gündelik ilişkilerimiz aracılığıyla yaratıcı olamayız. Sanatçı, ancak kaçtıktan sonra, sığındığı yerde yaratır. Birbirimizle iletişim kurarak, topluluk içinde yaratıcı olamayız, olmayı da başaramadık.
İletişim Yayınları, Epub
Yaratıcılık, yoğun yaşayan ve sevgiyi başkalarıyla nadiren paylaşan insanların giriştiği umutsuz bir eylemdir. Gündelik yaşantımızda, gündelik ilişkilerimiz aracılığıyla yaratıcı
olamayız. Sanatçı, ancak kaçtıktan sonra, sığındığı yerde yaratır. Birbirimizle iletişim kurarak, topluluk içinde yaratıcı olamayız, olmayı da başaramadık.
Eskiyi Yenilemek Senin Elinde!
"Eskiden namazlarımı hiç kaçırmazdım.."
"Eskiden Allah'a çok yakındım.."
"Eskiden hep zikir çekerdim.."
"Eskiden teheccüde bile kalkardım.."
"Eskiden harama helale çok dikkat ederdim.."
"Eskiden çok takvalıydım.."
"Eskiden dindardım.."
"Eskiden iyi bir
Yaratıcılık, yoğun yaşayan ve sevgiyi başkalarıyla nadiren paylaşan insanların giriştiği umutsuz bir eylemdir. Gündelik yaşantımızda, gündelik ilişkilerimiz aracılığıyla yaratıcı olamayız. Sanatçı, ancak kaçtıktan sonra, sığındığı yerde yaratır. Birbirimizle iletişim kurarak, topluluk içinde yaratıcı olamayız - olmayı da başaramadık.
Sayfa 165 - İletişim YayınlarıKitabı okudu