Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
A arifler çalgıcısı, gel, arifler sarhoş oldular; tez bir rubai söyle, gel karşımıza, al tefi ele. Ormana bir yeldir estir, her ağaca bir esintidir yolla; yolla da dallar saf saf baş sallasınlar.
Giriş:
"O güne kadar, adını bile duymadığım “ bir Acem şairinden; gergin ve gerilimli, bir “yatılı” lise ortamında, iki rubai okuyup, allak bullak olmuştum: Dilimize ‘Kilisli’ Rifat Bey, “ Divan” üslubuyla çevirmişti: ne yağlı ne gevşek; felsefesi katı -hatta merhametsiz- bir üslûp; son derece yoğun, bir “ beyhudelik hissi” ! Elinizdeki kitaba, bu iki rubaiden birisiyle giriliyor, ötekisiyle çıkılıyor."
Reklam
Bir testi aldım çarşıdan ucuza; Gizli gizli neler anlattı bana; Bir şahdım, dedi; altın kupam vardı; Şimdi neyim? Testi oldum şaraba.
Sayfa 66 - Olympıa yayınları
Bâz ây bâz ây her ânçi hestî bâz ây Ger rind u harâbâtî vu mestî bâz ây În dergeh-i mâ dergeh-i novmîdî nîst Sad bâr eger tevbe şikestî bâz ây Gel ne olursan ol gel. İstersen rind (güzel), ister harâbatî istersen bir sarhoş ol gel. Bu bizim dergâhımız ümitsizlik dergâhı değildir. Yüz kere tevbeni bozmuş olsan da gene gel. Rubai - Mevlânâ ks
Eskileri ele alalım, Yunan'ı, Hint'i, benden önceki Müslümanları ele alalım; hepsi de bu dallarda bol bol eser yazmış. Onların dediklerini tekrarlarsam benim çalışmamın bir değeri kalmaz; eğer onlara karşı çıkarsam, ki içimde sürekli böyle bir eğilim var, ardımdan gelecek başkaları da bana karşı çıkacak demektir. Alimlerin yazılarından yarına ne kalacak? Sadece kendilerinden öncekiler hakkında söyledikleri kötü şeyler. Ötekilerin kuramlarında çürüttükleri ne varsa hatırlanacak, ama kendi tasarladıkları da kaçınılmaz bir şekilde onların ardından gelecekler tarafından yok edilecek, gülünç duruma düşürülecek. İlmin kanunu budur; şiirde ise böyle bir kanun yoktur, kendinden önce gelmiş hiçbir şeyi yadsımaz ve ardından gelenler tarafından da yadsınmaz, huzur içinde aşar geçer yüzyılları. Bunun için rubai yazıyorum. Beni ilim aleminde asıl büyüleyen ne, biliyor musun? En yüce şiiri orada bulmam: Matematikte, sayıların o baş döndürücü sarhoşluğunu; astronomide kainatın muammayı andıran mırıltısını... Ama Allah aşkına bana hakikat lafı etmeyin!
Sayfa 42 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
“Ne zaman bir şair başına bela açabilecek bir dörtlük yazsa, onu Ömer’e mal ediyordu; böylece kendisine ait olmayan yüzlerce rubai de Hayyam’ınkilerin arasına karıştı. Öyle ki yazma da ortada olmayınca gerçeği sahteden ayırmak imkansızlaştı.”
Reklam
Şadlıq məndən olur ayıqlıqdan nihan, Məstlik isə olur ağılda nöqsan, Sərxoşluq-ayıqlıq arasında bir hal Var ki, mən onun bəndəsiyəm, ey insan!
Rubai
Ömrün o büyük sırrını gör bir bak da Bir tek kökü kalmış ağacın toprakta Dünya ne kadar tatlı ki binlerce kişi Kolsuz ve bacaksız yaşayıp durmakta.
153. Rubai
Sevgili, bir başka güzelsin bugün; Ay gibisin, pırıl pırıl gülüşün. Güzeller bayram günleri süslenir: Seninse bayramları süsler yüzün.
Sayfa 65 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
112. Rubai
Ömrümüzden bir gün daha geldi geçti; Derede akan su, ovada esen yel gibi. İki gün var ki dünyada, bence ha var ha yok: Daha gelmemiş gün bir, geçmiş gün iki.
Sayfa 52 - Dokuz YayınlarıKitabı okudu
914 öğeden 611 ile 620 arasındakiler gösteriliyor.