Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
❝ Birini sevmen için illa yakışıklı ya da güzel olması gerekmez. Merhametli birini de sevebilirsin. Ya da mizah anlayışı güçlü birini. Kültürlü, donanımlı biri de olabilir. Sadece güzel olması şart değildir. Sen sevdikçe güzelleşir zaten. Zamanla dünyanın en güzeli olur... ❞
Bir gün duracağını bildiğin bir kalple yaşıyorsan, bir gün gideceğini bildiğin birini de sevebilirsin.
Reklam
Birini sevmen için İlla yakışıklı ya da güzel olması gerekmez. Merhametli birini de sevebilirsin. Ya da mizah anlayışı güçlü birini. Kültürlü, donanımlı biri de olabilir. Sadece güzel olması şart değildir. Sen sevdikçe güzelleşir zaten. Zamanla dünyanın en güzeli olur.
— Gençsin, güzelsin. Birini sevebilirsin, evlenebilirsin, mutlu olabilirsin. — Her evlenen mutlu mu oluyormuş?
Bir gün duracağını bildiğin bir kalple yaşıyorsan, bir gün gideceğini bildiğin birini de sevebilirsin.
Sayfa 167Kitabı okudu
Sevmediği birisiyle evlenmek
Eskiden böylesi durumların nasıl çözümlendiği malum: Rezilin rezili bir aileden çıkmış dört dörtlük bir kız. Kızın zorla verilmek istendiği damat adayı da beş para etmezin teki, zaten kız da adamı sevmiyor. Adam yalnız başına kalsa daha da rezilleşecek, ama kızın yanında kendini tutuyor, ondan az da olsa bazı iyi özellikler alıyor, yavaş yavaş adama benzemeye başlıyor: Sonuçta da ne pek iyi, ne pek kötü kendi halinde bir insan oluyor. Kıza gelince, onun evlenme teklifini reddetmekle başlıyor, ancak bakıyor ki karşısında iki ucu pislikli bir değnek var; rezil bir aile (kendi ailesi) ve beş para etmez bir koca... sonuçta iki kötüden daha az kötüyü seçiyor ve kendisine vurgun kocayı mutlu ediyor. Sevmediği birini mutlu etmenin ne demek olduğunu öğrendiğinde önce derin bir iğrenti duyuyor; ama koca uysal mı uysal; sabredersen böylesini bile sevebilirsin... Ve böylece kızımız, şu sıradan iyi hanımlardan biri oluyor, yani yüreğinde hiçbir kötülük olmayan, ama bayağılıkla uzlaştığı için kimseye beş paralık bir yararı dokunmadan anlamsız bir yaşam süren insanlardan biri... Hani şu ne kokar ne bulaşır dediklerinden!
Reklam
"Tamam anladım. Bu da geçecektir eminim, daha ne kadar senin varlığından bile habersiz birini sevebilirsin ki?" Cevap vermedim, genelde bu soruyu hayatımdaki her iki kişiden biri soruyordu ve ben de cevap vermemeyi yeğliyordum.
Birini sevmen için illa yakışıklı ya da güzel olması gerekmez. Merhametli birini de sevebilirsin. Ya da mizah anlayışı güçlü birini. Kültürlü, donanımlı biri de olabilir. Sadece güzel olması şart değildir. Sen sevdikçe güzelleşir zaten. Zamanla dünyanın en güzeli olur...
"Birini sevebilirsin ama yanında olamayabilirsin. Birini sevebilirsin ama onu hiç görmemiş olabilirsin. Var olmasını bile sevmiş olabilirsin. Bunu nereden bildiğimi soracak olursan, bizzat deneyerek öğrendim. Bu gerçeği hissettim."
-Hala gençsin,güzelsin.Birini sevebilirsin,evlenebilirsin,mutlu olabilirsin. -Her evlenen mutlu mu oluyormuş?
Reklam
Benden Sonra Olacakları Söyleyim Sana.. Evet belki bir gün birini seversin, sevebilirsin . Hakkındır.. Onunla da aynı hayalleri kurabilirsin, hatta gerçekleştirebilirsin.. Ona da hediyeler alırsın mutlu edersin.. Günaydın mesajları atarsın öpersin.. Onu da en az beni sevdiğin kadar seversin . Onunla da kavga edersin, özür dilersin.. Çok mutlu olabilirsiniz.. Ama sana bilmediğin bir gerçek söyleyeyim mi ? Mutluluk uzun sürmüyor. Belki defalarca kavga edip ayrılacaksınız.. Ve sen artık bu durumdan sıkılacaksın.. Beni onunla karşılaştırmaya başlayacaksın. O böyle yapmazdı diyeceksin ! Yavaş yavaş soğudunu fark edeceksin.. Eskiden aklına gelmeyen ben, her gün aklını kemiriyor olacam ! Yavaş yavaş pişman olacaksın, beni özlemeye başlayacaksın, ve bir şey daha söyleyeyim mi ? Birini yeniden tanımaya, sevmeye hiç gerek olmadığının farkına varacaksın.. Beni arayacaksın, fakat bulamayacaksın..
"Dokunamadığın birini nasıl sevebilirsin ki ihtiyar?" Dedi genç adam, bilge ihtiyara Gülümseyip gence baktı Bilge "Gerçek sevgi tenine dokunan değil yüreğine dokunandır evlat" dedi
Şems'in 40 kuralı
1. Yaradanı hangi kelimelerle tanımladığımız, kendimizi nasıl gördüğümüze ayna tutar. Şayet Tanrı dendimi, öncelikle korkulacak, utanılacak bir varlık geliyorsa aklına, demek ki sende çoğunlukla korku ve utanç içindesin. Eğer, Tanrı dendi mi evvela aşk, merhamet ve şefkat anlıyorsan, sende de bu vasıflardan bolca mevcut demektir. 2. Hak yolunda
Herkese güçlü olmayı öğrettim, ayakta durmayı öğrettim, unutmayı öğrettim. Ama kendimi unuttum. Hayatta birçok insan için kendimi harcadım mi? Harcadım. Sonu ne mi oldu? Bomboş.Hani böyle yutkunamaz ağlamak istersin ya... Ne yutkunabiliyorum ne de aglayabiliyorum. Kendini unutmuş bir şekikle karanlığın ortasında oturmuş sessizligi dinliyorum,
445 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.