En Eski Borderline Gönderileri

semih

05 Şubat 2016 21:01

335 syf.

10/10 puan verdi

Bu kitap Metis Yayınevi'nin Ülkemizde bir örneği daha olmayan çalışması "Ötekini Dinlemek" serisinden çıktı. Seri ülkemiz psikiyatrisinin en önemli insanlarından Saffet Murat Tura editörlüğünde oluşturuldu ve psikanaliz/psikiyatri alanındaki temel literatürün dilimize kazandırılması için düzenlenmiştir. Kitaba gelirsek, 5 ana bölüm ve her bir ana bölüm için başlangıçta teorik yaklaşım daha sonra bu teorik tarafı tartışan ve örnekleyen klinik gözlemlerle zenginleştirilmiş, konuyu öğretici ve pedagojik biçimde, sarih ve sade anlatan müteakip ufak bölümlerden oluşmuştur. Metin Yazarın geliştirdiği nesne ilişkileri teorisinin ağırlıklı olarak cinsel bozukluklar ve narsizm üzerinde uygulaması ve tartışmasını kapsar. Yazarın borderline ve narsizm üzerine diğer çalışmalarını bir ölçüde tamamlayan bir metin olmasından dolayı diğer yazı ve kitaplarını okumuş ve biraz da olsa bu literatüre ve terminolojiye yabancı olmayan okur için önerilir.

Sapıklıklarda ve Kişilik Bozukluklarında SaldırganlıkOtto F. Kernberg · Metis · 201038 okunma

x

@birxkisisi·

28 Haziran 2016 06:22

164 syf.

8/10 puan verdi

Genel olarak baktığınızda aşk öyküsünden ileri gitmese de depresyonda olduğunu düşünen veya en azından öyle hisseden bireyler için önemli olabilecek davranış kalıpları ve betimlemeler içeriyor. Özellikle içgörünüz yüksek ve high-fnx denen gruptaysanız. Eklemem gerekirse, bu kitabı okuduğum dönemde Raif Efendi ile kendimi inanılmaz özdeşleştirmiştim. Sonra fark ettim ki içimde bundan daha fazlası vardı. Bence Maria Puder reyiz borderline kişilik bozukluğundan muzdarip. Yoksa bir kadının böyle muziç, anlaşılmaz bir kişiliğinin olması söz konusu değil. Nereden mi biliyorum ^^ Sabahattin Ali'nin bir dönem Almanya'ya gönderilmiş olması, romanlarındaki Alman esintilerini açıklamaya yetiyor mu bilmem ama yazarımızın ufkunu açtığı kesin.

Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021314,5bin okunma

Reklam

Ahmet Y

@dissosiyatif·

15 Mart 2017 21:10

479 syf.

· Kitabı okudu

10/10 puan verdi

Beğendi

4 günde okudu

Hayat kimine göre şakaya gelmez,kimi de bir oyun olarak görür hayatı.İsmet Özel der ki;benim elbet bir bildiğim var;”Hayat saçma sapandır” Oscar Wilde ise “hayat bir sahnedir,roller kötü dağıtılmış” diyerek özetler.Profesör john Nash ise barda bir kadını tavlamaya çalışırken mevcut durumu bir oyun olarak görür ve herkesin güzel kadına yöneldiğini

devamını oku

Tehlikeli OyunlarOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202231bin okunma

Alper Göksu

@Narsil·

19 Mayıs 2017 10:18

Ne zaman kalabalık bir yerde erkeklerin başları aynı anda kapıya dönse, içeriye bir borderline tipi kadın girdiğini anlarım

Kitabı okudu

Kristal Denizaltı Ahmet Altan

Fulya

@FulyaUstun·

20 Mayıs 2017 22:40

68 syf.

· Kitabı okudu

Puan vermedi

22 saatte okudu

Anlatılan gerçekçi olmamakla birlikte oldukça etkileyici. Yalnızca insanın, kadının, her zaman potansiyeline inanır ve yaşamını devam ettirme adına yapabileceklerine güveniriz. Bu kitapta ise daima kendini sabote eden bir kadının hiçbir yere varmayan hikayesini okuyarak yer yer öfkeleneceksiniz. Belki de amaç budur, bilemeyiz. Muhtemelen psikolojik sorunlara genetik yatkınlığı vardı. Belki bir borderline vakasıydı ama yarımdı.

Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224,4bin okunma

Intendantee

@indantee·

09 Temmuz 2017 11:48

Borderline

Genç bir psikiyatri doçenti bir keresinde bana yazdığı mektupta , " Ne zaman kalabalık bir yerde erkeklerin başları aynı anda kapıya dönse, içeri bir borderline tipi kadın girdiğini anlarım." diye yazmıştı.

Sayfa 70Kitabı okudu

Kristal Denizaltı Ahmet Altan

Reklam

Erhan

@rhozd·

26 Kasım 2017 11:50

56 syf.

· Kitabı okudu

8/10 puan verdi

Kahramanlarını tarihten aldığı hikayeleriyle oyuna 1-0 önde başlıyor zaten Zweig. Bunun üzerine bir de insan psikolojisi hakkındaki birikimini ve basit ama vurucu yazımı ekleyince, hayran olmaktan başka bir şey yapamıyorsunuz yazara. Madame de Prie'nin gözden düşüp, saraydan uzaklaştırılmasından sonraki bir yılı kısaca öykünün konusu. Karakter ve olaylar kısmen gerçek olmasına rağmen bir biyografi değil kitap; kurmaca, tıpkı Safiye Sultan kitapları gibi belki de. Karşılaştırmak gibi bir niyetim yok ama. Zweig baş karakterinin çözümlemesini o kadar becerikli bir şekilde yapıyor ki, diğer kitapta üç ciltde anlatılandan çok daha fazla şeyi veriyor 46 sayfada. 18.yüzyıl Fransa aristokrasini borderline bir karakter olan Madame de Prie'nden görüyor, bu kadar zor bir kişiyle bile özdeşmeyi başarıyor ve kitabın adında geçen çöküşü onunla birlikte yaşıyorsunuz. Ben Amok Koşucusu kitabının içinde okudum bu hikayeyi. Kitaptaki çoğu hikayeyle aynı sonla bitiyor bu da, bizi şaşırtmıyor. Zweig'ın kendisini bu hikayeler yardımıyla mı intihar etmeye hazırladığını, yoksa gördüğü ve yazdığı bu karakterlerin mi onu ölüme zorladığını bilmiyorum tam olarak. Belki de her iki etken de birbirini besleyerek ulaştırmıştır yazar ile eşini sonlarına. Savaşın acımasızlığı karşısında çaresiz kalan insanı anlıyoruz biz sadece Zweig'ın yaşamında ve eserlerinde. Neyse ki şu günlere baktığımızda gereken dersi çok iyi bir şekilde çıkardığımızı da görebiliyoruz:)

Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202177,1bin okunma

278 İleri

1.156 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.