Savaşı ve bu süreçte bir annenin duygularını o kadar güzel anlatıyor ki, kitabı okurken kendimi kitabın başkarakteri Tolgunay'ın yerinde duyumsadım. Yazar, karakterin duygularını netçe duyumsayabileceğimiz biçimde çok güzel betimliyor, adeta okurken yaşıyorsunuz. Ayrıca savaşın getirdiği ölüm, yıkım ve bunların insanlar üzerinde bıraktığı acı etki de çok güzel işlenmiş. Başkarakterin yitirdiği her bir yakını, içimde bir ateşi körükler gibi beni daha da üzdü. Kitabın sonuna doğru tek dayanağı olan gelini Aliman'ın ölümüne ağlamamak için de kendimi güçlükle tuttum. Bu kitap, insana savaşın ne kadar acı ve dayanılmaz olduğunu, insanların yaşamlarını nasıl altüst ettiğini anlatıyor.
Ancak kişisel görüşümü de belirtmek istiyorum; kitapta ölümüne en çok üzüldüğüm karskter Maysalbek oldu. Onun ailesinden uzakta geçirdiği onca yıkı, annesinin ona olan özlemini, diğerlerinin yanı sıra küçüklüğünden beri düşünü kurduğu işinin başına geçemeden yaşamını yitirmesi... tüm bunlar henüz baş bölümünde yarım kalmış bir yaşam öyküsünü anlatıyor gibi.