Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
460 syf.
·
Puan vermedi
(Defterimden) Şartların mecbur kıldığı ayrılıkların(savaşlar,afetler göçler vs) yeniden birleşme bir araya gelme duygusunu çok büyük bir kararlılıkla oluşturduğuna inanıyorum. Bu hayatında bir kez dahi olsun bir birine samimi ve sınır koymadan birtakım şeyler paylaşabilen insanlar için geçerli tabiki. Bunu bir kez yapabilen insanların bu duyguyu hep içinde taşıdıklarını ve bunun hayalini kurduklarını düşünüyorum. Ve ne kadar zaman geçerse geçsin ne yaşanırsa yaşansın bir araya gelindiğinde geçmişe akan gözyaşları ve bugüne olan minnetle insanların ilk günkü samimiyetle davranacaklarına inanıyorum. Halbuki bizler şartlar gayet normalken bile bir birimizden uzaklaşmayı tercih ediyoruz.. Sanırım insanın bazı şeylerin kıymetini anlaması ve büyük bir özlemle tekrar yaşamak istemesi için şartların insanların elinden bazı şeyleri elinden alması gerekiyor..
Doğu'dan Uzakta
Doğu'dan UzaktaAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 20185,2bin okunma
BU YAZININ SİZE GÖRE EN ÖNEMLİ VE DÜŞÜNDÜREN KISMI NERESİDİR.
Merhaba Ben Kapitalizm! Küçük kızlarınızı Barbie Bebeklerle büyüttüm, bugün sizden estetik operasyon için para istiyorlar diye neden şaşırıyorsunuz! Çıkarlarım uğruna kocaman bir moda endüstrisi yarattım! İstediğimi de elde ettim, 17 yaşındaki kızların çoğu dış görünüşlerinden rahatsız. Ben Kapitalizmim! Bir kadının bir moda dergisini 15
Reklam
"Ey Türkelleri!... Özbekler, Türkmenler, Kara-kalpaklar, Kırgızlar, Kazaklar, Oyratlar, Altaylılar!... Ey Doğu Türkistanlılar, Uygurlar, Tarançılar! Ey Azerbaycanlılar, Kerküklüler, Bayır-Bucaklılar, Kıbrıslılar, Batı Trakyalılar, Balkanlılar; Gagavuzlar! Ey Balkarlar, Karaçaylar, Nogaylar, Kumuklar! Ey Kırımlılar, Başkurtlar, Mişerler, Tatarlar!... Sizin acılarınız, bizim acılarımızdır... Sizin yurdunuz, bizim yurdumuzdur, Yurdumuz Adalar Denizinden Altayların ötesine kadar büyük ve müebbed bir ülkedir."
Sayfa 41 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
216 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Nuri Bilge Ceylan Sineması – Türkiyeli Bir Sinemacının Küresel Hayal Gücü Bir Nuri Bilge Ceylan hayranı olarak kitabı çıktığı gibi edindim. Kitabın yazarlarından Bülent Diken’i Doğu-Batı dergisi için özel hazırlanan Sinema Tutkusu serisinin ikinci kitabındaki Kış Uykusu filmi üzerine yazdığı incelemeyle tanımıştım. Filmi derinlemesine inceleyen
Nuri Bilge Ceylan Sineması
Nuri Bilge Ceylan SinemasıBülent Diken · Metis Yayıncılık · 201882 okunma
419 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Yerli yazarlarımızı okumak benim için her daim büyük keyiftir. Huzur sindirilerek okunması gereken bir kitap. Bir aşk hikayesi anlattığı kadar İstanbul’u, eski Türk müziğini ve hatta Batı müziğini (  Debussy ) , felsefeyi, savaşı da anlatmakta. Karakterlerin iç dünyaları üzerinden ilerliyor. Yeni savaştan çıkmış bir ülkenin, Doğu Batı arasında gidip gelen, varlıklarını bulmaya çalışan insanları. Roman 4 bölümden oluşuyor ve her bölüm 4 ana karakterin adını taşıyor; İhsan, Nuran, Suat ve Mümtaz. Romanın adı gibi bir iç huzur arayan Mümtaz'ın gözünden olayları okuyoruz. Doğu-Batı çatışması, bu çatışmanın karakterler üzerinden yansıtılışı, betimlemeler ve ruhsal analizler tek kelimeyle harika. Bence okuyacağınıza hiç pişman olmayacağınız bir eser ve kitaplığınızı daha da değerli kılacağı aşikar...
Huzur
HuzurAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 201916,5bin okunma
Ulusaşırı feminizmler (sahte ırk/toplumsal cinsiyet sınırlarının ve sahte bir şekilde inşa edilen "öteki"nîn reddedilmesi), erkekçi milliyetçiliğe, devletçi komünizmin çarpıtmalarına ve "serbest" pazar küreselleşmesine karşı büyük bir meydan okumadır. Bu, kuzey /batı ve güney/doğu diyaloğu ve onun ötesinde tanımlanan bireysel farklılıkları, özgürlükleri ve eşitliği tanıyan bir feminizmdir.
Bgst Yayınları, Epub
Reklam
64 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Amok Koşucusu doktor olarak yardıma ihtiyaç duyan bir insana el uzatmanın vicdani yükümlülüğüyle kendi karmaşık duyguları arasında sıkışıp kalan bir adamın hikâyesidir. Hollanda Doğu Hint Adaları’nda görev yapan bir doktor, dara düşüp kendisine başvuran çok zengin bir kadının “yardım” talebini geri çevirir. Zira kadının mağrur ve hesapçı tavrı karşısında büyük bir öfkeye kapılmış, gururuna yenik düşmüştür. Ancak söz konusu olan insan hayatıdır. kısa süre içinde pişmanlığın pençesine düşer. kadına yardım etmeyi saplantı haline getiren doktor, malezya halkında rastlanan bir nevi öldürücü delilik olan hummanın, amokun etkisi altına girer.. Tek oturuşta okunup bitirilen, bittikten sonra da okuyucuya bir süre “vay bee” dedirten kitap. Bir insanın psikolojisi, yaşadığı duygular, aklından geçen herşey ancak bu kadar güzel anlatılabilir. Keşke Amanca bilsem de orijinalini okuyabilsem dedirtti bana.. 1881 gibi bizim için anlamlı bir tarihte doğan Avusturyalı Yahudi yazarın ömrü bir amok koşucusu gibi geçmiş ve sonunda 1942 de; savaşın en şiddetli yıllarında, sürüklendiği umutsuzluk buhranlarından birinden kurtulamayarak eşiyle beraber intihar etmiştir.. Yalnız Stefan Zweig'in diğer öykülerindeki Örneğin; Satrançta aldığım zevki,etkiyi bunda bulamadım. Fakat diğer öyküleri gibi çok güzel ve sürükleyici.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021112,1bin okunma
192 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Aralık ayında Genç Timaş’ın çok güzel bir lansmanına katılmıştım. Her şey çok güzeldi. Yazarımız Rana Demiriz ile tanışmıştık. Bize kitabını o kadar içten anlattı ki kitaba içimde büyük bir merak kabardı. Ve kısa sürede alıp okudum ama yorumum biraz geçe kaldı. . . Ayasofya... Tarih boyu Doğu ile Batı’yı birleştiren efsanevi mabet.... Mihrimah, Ayasofya’da yaptığı stajı sırasında duvarın arasından bir kağıt parçası düştü eline. Yüzyıllar önceden kalmış kağıdın daha ne olduğunu anlamadan büyük bir maceraya sürüklendiler. Tabi arkadaşı Mehmet ve İpek ile beraber. Kitabın konusu gerçekten muazzamdı. Kurgu olayların işleyişi içinde bulunduğumuz mabetler kitap boyunca süreklendikleri her yer çok iyi anlatılmıştı. En merak ettiğim ve gezmek istediğim İtalya’da da olayların geçmesi ayrı bir güzeldi. . . Sadece gençlik kitabı değil her kesime hitap eden bir kitap. Yazar tarihi gizemi çok güzel harmanlamış gizli bulmacalarla da renklendirip merak içinde soluksuz okumamızı sağladı. Dan Brown severlerin kesinlikle okuması gereken bir kitap. Bizim ülkemizden de böyle güzel yazarların çıkması gurur verici. Keşke biraz daha uzun olsaydı. 2018 yılında yeni kitap gelecek diye umuyorum.
Ayasofya'da Bir Gece
Ayasofya'da Bir GeceRana Demiriz · Timaş Çocuk · 2018852 okunma
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.