TOZLU SAHİFELERDEN ÇIKIP YÜREKLERE YERLEŞEN KAHRAMAN: KÜR ŞAD (BOZKURTLARIN ÖLÜMÜ)
Olay Örgüsü
İncelemeye geçmeden önce romanın genişçe bir özetini vermek faydalı olacaktır.
Olay 621 yılında, bir yaz gecesi başlar. Yüzbaşı Işbara Alp'ın buyruğundaki Gök Türk erleri bozkırda uyumaya çalışmaktadırlar. Ertesi gün Çin'e akın
Felsefenin şehvetli çekiciliği olmayanı aramasındadır. Binlerce yıl aradılar, ölümün kapılarına gelip durdular, eğer öbür dünya olsaydı mutlu filozoflara orada rastlayacaktık; aradıklarını buldukları için mutlu ve can sıkıcı olacaklardı; o zaman onları dinlemeyecek, okumayacak, aşağılayacak ve sıkılacaktık. Bulamadıkları için şimdi yüceltiyoruz onları; mükemmeli bulamamaları bizi kutsuyor, yüceltiyor çünkü. Kendi eksikliğimize uyuyor hayatın eksikliği.
Sen sen olmuşun önemi yok hiç
Güldüğünü konuştuğunu beni sevdiğini de saymıyorum
Bu benimle çocukluk günlerim arasında bi şey
Bir kırık cam bir yanlış bir taş yarası
Bu kaşla göz arasında
Bu öyle bişey…
Sayfa 52 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları( PDF)Kitabı okudu
“Son günlerde Ermenilerin tarihî emellerini gerçekleştirmek için dünya kamuoyunu aldatmaya yönelik sözde Ermeni soykırımı iddialarını yoğun bir biçimde tekrar gündeme getirdikleri gözlemlenmektedir.
Biz bu çalışmamızla tarihi süreç içerisinde Ermeni meselesinin ortaya çıkışını özlü bir şekilde bilimsel olarak özetlemeye ve bu konudaki
Neftimizi basdırırlar,
Millətə qan qusdururlar,
Bir iddəyə qısdırırlar,
Qalan qalır acbəsusuz,
Cavandısa acdı, quduz.
Qırx ildi ki, dustağam mən,
Qaralar içrə ağam mən,
SERPPİL DEVRİM yazdı...
EFELYA'nın doğumunu kutluyorum Mehmet can
EFELYA'nın romanınından bölümler okuduğunda ve romandaki bir şiiri benimle paylaştığında çok duygulanmıştım, o gün ve sonrasında ne zaman okusam gözlerim dolmuştu. Burada birkaç kısmını paylaşmak istiyorum.
çıkıp gitti de ömrümden fena sarışın bir nisan
yapayalın kaldım şimdi Yunus'tan bir mısra gibi
uçurumlara akıyor yüzümdeki patikalar
gönülde bıçak yarası bozkırda ıhlara gibi
gülüşünü gülüşümün yanına bırakıver de git
oynasınlar bir zaman yaramaz çocuklar gibi