Ağaların adaleti...
Ölgün, bitkin ırgatlar kuruyup yarılmış tarladan, yağmurun yere döktüğü, toprağa bulanmış pamukları cansız, istemez topluyorlar. Yerden aldıkları pamukları silkerek, toprağından temizleyerek sepetlere koyuyorlar. İkindiüstü ve Ağanın adamları arkalarında... Yerde bir tek pamuk kalırsa kıyameti koparıyorlar. Ağızlarına ne gelirse sövüp sayıyorlar. Toprağa karışmış, toza, kurumuş çamura sıvanmış, bir paçavra yığını ırgatların arkasında ak ayakkabılı, ütülü ak giyitleriyle, geniş hasır şapkalı, geniş kara şemsiyeli adamlar. Birer komutan gibi. Küçük dağları ben yarattım der gibi... Sürünerek pamuk toplayan bu yığına öfkeyle, tiksinerek bakıyorlar. Arkada, toprağa gömülmüş bir pamuk bırakmışsa bir ırgat, koltuk boşluğuna amansız bir tekmeyi yiyor.
Gözyaşlarının Coğrafyası: Gazze Bu dünyanın karanlığı her geçen gün daha da koyulaşıyor. Zalimler daha pervasız, mazlumlar daha sahipsiz. Her gün biraz daha kan kokuyor toprak, biraz daha ağırlaşıyor gökyüzü. Gazze’de, Filistin’de bir çocuk daha öksüz kalıyor; annesinin elinden tutamadan göğe yükseliyor. Bir anne daha, evladının cansız bedenine
Reklam
Bir Şair Bir Kitap
Yer dediğimiz kütle bizim ağırlığımızı çekti, pisliklerimizi çekti, sevdiklerimizi çekti ve bir gün cansız bedenimizi de içine kadar çekecek. Aklımız hariç… Ruhumuz hariç… ** Ne dostlarımız kabul ettiğimiz derecede iyidirler, ne de düşman saydıklarımız tahmin ettiğimiz derecede kötü. Beni böyle değerlendiriniz. ** Deseler ki, "İslam’ın
"Cansız varlıklar ki bunları daha çok boyutları ve duyu organlarına verdikleri hislerle tanımlarız. Sürekli uyarlarız canlılarla. Baba dağdır ana toprak. Sizin tür, taş gibi kalça, der, bizim tür, bakışları bildiğin bir çelik. Tabii bir de paha boyutu var, taş ayrı altın ayrı, kömür ayrı elmas ayrı. Kömür gözlüm derler ama altın ve elmas ağız sulandırır, kafa bulandırır. Bu birincisi. İkincisi bitkilerdir. Nadir türler dışında bir kök üzerinde sabittirler. Cansız varlıklara göre belirgin bir hareket kabiliyetleri vardır, başka bir kısım özellikleri de. Selvi boylum der oğlanlar, elma yanaklım, gül dudaklım, zambak boyunlum. Havucum der kızlar kızıllara, esmerlere kara meşem. Hayvanlar, hayvanlar üçüncüsü. Diğer iki türün özelliklerine yeni hasletler eklemişlerdir. Şehvet, gazap, güç, kin, öfke, sevgi, rekabet... 'At gibi kız' demişsindir birine mutlaka. Aygır gibi oğlanlar gelip geçmiştir her sokaktan. Ve dördüncüsü, insan. Şimdi bu kadar anlatımdan sonra soru geliyor, bakalım dersi iyi dinlemiş misin?"
Sayfa 111Kitabı okudu
Yalnızca cansız şeyler, oldukları şeye hiçbir şey katmazlar: Bir taş yalan söylemez: Kimseyi ilgilendirmez-halbuki hayat, bitip tükenmeden icat eder: Hayat maddenin romanıdır.
Sayfa 95
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.