Ahlak toplumun temel kuvvetlerinden biridir. Toplum, faaliyetlerin, teşebbüslerin, icadarın boyuna değişen bütünü. Güçlerin, sınıfların, maddi ve manevi ehliyetlerin karşılaştığı yer. Ahlak ne bir Tanrı kelamı, ne değişmez bir ilke, ne tecrübeüstü bir kural. Ahlak toplumun nazari ve arneli unsur larından biri. Her ahlak belli bir sosyal çerçeve içinde geçerli. Ahlakı incelemek için ya toplumun bütününe, yahut belli içtimai sınıflara eğilmek zorundayız.
hayat geçici bir arıza ise, tekâmülün ne mânâsı var? Hayatın gelişmesi ölümsüz bir ruhun kanatlanmasına yol açmayacaksa,
kâbustan ne farkı kalır bu gelişmenin?" (Grousset). Müsbet ilim, bütün insafsızlığı, bütün hissizliği ile haykırıyor: "Dinozorlar, stegosefaüer yok olmadılar mı?...
Ya bu yüzyıla herkesin kendisiyle özdeşleştirebileceği, aynı evrensel değerlerle bütün haline getirilen,insanlık serüveninde güçlü bir inancın rehberlik ettiği ve bütün kültürel çeşitliliklerimizle zenginleşecek bir uygarlık kurmayı başarırız ya da ortaklaşa bir barbarlığın içinde yok olup gideriz.
Dünyadaki halkların tümü bir karışıklık yaşıyor. Kısacası hepimiz aynı dayanıksız sala binmişiz,hep birlikte suya gömülmek üzereyiz. Yükselen denizi hiç dert etmeden birbirimize sövüp saymayı kavga etmeyi sürüdürüyoruz. Bize doğru yükselirken,önce düşmanlarımızı batırsa bu yıkıcı dalgayı alkışlayabiliriz bile.
"Özgürlük, otorite olmadan sağlanamaz; aksi takdirde kargaşa doğurur. Aynı şekilde otorite de özgürlüksüz düşünülemez; aksi takdirde tiranlığa dönüşür."
|
Stefan Zweig
İnsana en çok şiir yakışıyor,
Sonra yeryüzüne yağmur,
Gökyüzüne mavi..
Ve en çok insana vefa yakışıyor,
Yüreğe sevda,
Gözlere haya..
Ve en çok yaşamak yakışıyor,
İnsanca, sevdaca, duruca…
Hareketsiz duran kolay tutulur
Narin olanı kesip atmak kolaydır
Zayıf olan kolay kırılır
Az olanı dağıtmak kolaydır
Bir şey yapacaksan,
o gerçekleşmeden yap,
bozulmadan düzelt.
İnsanoğlunun işi,bitmeye yüz tutarken bozulur.
Başta ne kadar özenliysen sonunda da öyle ol
Lao Tzo