"O erler ki, gönül fezasındalar,
Toprakta sürünme ezâsındalar.
Yıldızları tesbih tesbih çeker de,
Namazda arka saf hizasındalar.
İçine nefs sızan ibadetlerin,
Birbiri ardınca kazasındalar.
Günü her dem dolup her dem başlayan,
Ezel senedinin imzasındalar.
Bir ân yabancıya kaysa gözleri,
Bir ömür gözyaşı cezasındalar.
Her rengi silici aşk ötesi renk;
O rengin kavuran beyzâsındalar.
Ne cennet tasası ve ne cehennem;
Sadece Allah'ın rızasındalar".
Saatler süren bir tefekkürün ardından şu erlerin idrakinde, bu minval üzere hayata bakabilmek... Keşke tam mânâsı ile başarabilsem, başarabilsek.