Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
160 syf.
·
Puan vermedi
·
49 günde okudu
İnsan merak ettiği her şeyin arkasından gitmeli mi? Hipnoz hakkında yazılmış parapsikoloji romanlarından biri olan Derin Trans, son dönemlerin en iyi kurgularından biri. İnsanın bilinçli farkındalığını değiştirerek onu tedavi etmeyi amaçlayan hipnoz tekniğini tüm de- rinliğiyle romanlaştıran Turgay Dindaroğlu, oldukça akıcı, edebî, kendine özgü
Derin Trans
Derin TransTurgay Dindaroğlu · Az Kitap · 202317 okunma
Kralların saraylari cennetin dayanak noktalarinin kalıntıları üstünde yükselir.
Reklam
Kargılardan Sabanlara
Ne var ki dünya çapında çok fazla insanın bu şehrin Cennet’in kalıntıları üzerine kurulduğunu düşünmesinin nedeni, Urfa’nın konumundan çok, şehir merkezinin yaklaşık on yedi kilometre kuzeydoğusunda bulunan Göbekli Tepe’yle ilgilidir. Burada, ıssız bir platoya hâkim en yüksek tepenin üzerinde insan eliyle oluşturulmuş bir tümseğin altında, inşa edilmiş en eski tapınak olduğu düşünülen yapının kalıntıları gömülüdür; sitenin baş arkeoloğu Klaus Schmidt’in eğlenceli deyimiyle burası, “Cennet Tapınağı”dır.
Hazar İmparatorluğunun Slavlaşmış kalıntıları: Grebensky Kazaçileri
Grebenski Kazakları (...) kendilerini, "yabani" Çeçenlerden ve "aciz" Ruslardan üstün görüyorlardı. Kendilerini savaşçı bir sınıf olarak görmeye başladıkları için toprak işlerini ya kadınlara veriyor ya da tuttukları Nogay Tatar­larını çalıştırıyorlardı. Bunlar, İdil'le Hazar arasındaki steplere hükmeden bir zamanların kudretli Yahudi imparatorluğunun yozlaşmış kalıntılarıydı. Miskinliğe gömülüp mahvolmuş, Ka­zaklar için çalışan yorgun ve kederli mahluklara dönüşmüşlerdi.
Türkmençay Anlaşması/Aşura Günü/Griboyedov'un Ölümü
Ya Hüseyin! Ya Hüseyin! Ya Hüseyin! Ya Hüseyin! On binlerce kişiden oluşan kalabalık sefareti bastı ve kısa sürede Kazak muhafızların direnişini kırdı. Sefaret binasın­da kapana kısılan Griboyedov, elinde kılıcı bir odadan diğerine kaçmaya başladı. Ta ki bütün mühimmat tükenene ve son mu­hafız yere düşene dek. Son engeli de aşan kalabalık Griboyedov'u bıçaklayarak öldürdü. Daha sonra cesedini herkesin görebilmesi için sokaklarda sürüklediler. Bir şaşlık satıcısı, Griboyedov'un başını gövdesinden ayırdı ve tezgahının üzerindeki bir çubuğa geçirdi. Kafirin kellesi! Satıcı o gün çok iyi satış yaptı çünkü o gece bütün Tahran Griboyedov'un başını görmeye geldi. Gri­boyedov'un sağ kolu dirseğinden kesildi. Parmağında güzel bir pırlanta yüzük vardı. Vücudunun geriye kalanı ölü kedi ve kö­peklere bağlanıp sokak sokak gezdirildi. Daha sonra bir tezek yığınının üzerine atılıp çürümeye terkedildi. Tiflis'teki Ruslar, Çar'ın adına hiddetli beyanlarda bulundu. Griboyedov'un kalın­tıları Şah'ın emriyle gece vakti fener ışığında gizlice (Rusya'ya boyun eğmiş gibi görünmek olmazdı) tezek yığınından alındı, bir tabuta konularak Ermeni kilisesine götürüldü. Sargarvarg adı verilen ve işi yas tutmak olan sakallı rahipler, Griboyedov'un ta­butunun başında bir hafta boyunca gece gündüz dualar okuyup ayinler düzenledi. Sonra bir gece Griboyedov'un naaşı, hantal bir kağnıya yüklenerek Rus yetkililer ve eşinin beklediği Tiflis'e gönderildi.
Thomas Aquinas ölü bir beden diye bir şey olmayıp , yalnızca canlı bedenin kalıntıları olduğunu düşünüyordu. Hıristiyanlık ruhun ölümsüzlüğüne değil, bedenin yeniden canlanmasına inanır; bu da yalnızca cennetin benim bedenimi içermiyorsa beni de içermeyeceğini söylemenin bir yoludur.
Sayfa 102 - Ayrıntı Yayınları, 2011.Kitabı okudu
Reklam
Agarta-Şambala, Anunnaki, Elohim
_Agarta, tanrısal üstün ırk Aryanların yaşadığı iddia edilen yer altı imparatorluğudur. Başkenti ise Şambala’dır. Agarta iyiliği, Şambala kötülüğü temsil eder. Dünyada yaşanan tüm olayların Agarta-Şambala mücadelesinden ibaret olduğu iddia edilir. Agarta, teozofik ve ezoterik kaynaklara göre önceki devrenin sonlarına doğru Mu ve Atlantis' ten
Her ne durumda olursa olsun, toplum bir lütuftur, ama en iyi durumdaki biryönetim bile kötüdür, en kötü durumunda daya- nılmaz bir şeydir; çünkü bizler yönetimsiz bir ülkede bekleyebi- leceğimiz türden felaketlere yönetim yoluyla maruz kaldığımız- da, bize istırap çektiren vasıtayı yaratanın da bizler olduğu dü- şüncesi başımızdaki felaketi daha da artırır. Yönetim de, giy- siler gibi, yitirilen masumiyetin simgesidir: kralların sarayları cennetin dayanak noktalarının kalıntıları üstünde yükselir.
Her ne durumda olursa olsun, toplum bir lütuftur, ama en iyi durumdaki bir yönetim bile kötüdür; en kötü durumunda dayanılmaz bir şeydir; çünkü bizler yönetimsiz bir ülkede bekleyebileceğimiz türden felaketlere yönetim yoluyla maruz kaldığımızda, bize ıstırap çektiren vasıtayı yaratanın da bizler olduğu düşüncesi başımızdaki felaketi daha da artırır. Yönetim de, giysiler gibi, yitirilen masumiyetin simgesidir: kralların sarayları cennetin dayanak noktalarının kalıntıları üstünde yükselir.
Sayfa 25 - Dost Kitabevi, Kültür Kitaplığı: 78Kitabı okudu
Thomas Paine
Yönetim de, giy­siler gibi, yitirilen masumiyetin simgesidir: kralların sarayları cennetin dayanak noktalarının kalıntıları üstünde yükselir.
Reklam
Zekanın evrimi ile doğum sancısı arasındaki bağlantı umulmadık bir şekilde yaratılış kitabında kurulmuş gibidir. Tanrı, iyiliğin ve kötülüğün bilgisini taşıyan ağacın meyvesinden yiyen Havva'yı cezalandırmak için, “Çocukları acılar içerisinde dünyaya getireceksin der.” (Yaratılış 3:16) (Tanrı, o andan itibaren yılan hakkında şu yargıya varır: karnının üzerinde gideceksin. Bu söz daha önce sürüngenlerin başka bir hareket şekli olduğunu ima eder. Bu, kuşkusuz tam olarak doğrudur: yılanlar ejderhaya benzeyen dört ayaklı sürüngenlerdan evrilmiştir. Bir çok yılanda hala atalarında bulunan organların kalıntıları vardır.) Cennetten sürülme, insanın evrim süreci içerisinde meydana gelen en son belli başlı biyolojik olayların bazıları için uygun bir benzetme gibi görünüyor. Bu açıklamanın bu denli popüler olmasının nedeni de bu olabilir.
38 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.