Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Türkiye'de cezaevi rezaletini hepimiz az çok biliriz. Devletin sözünün geçmediği, koğuşlarına ve koridorlarına egemen olamadığı cezaevi sayısı az değildir. Özellikle İstanbul böyledir. Oraları mahkûmlar yönetir. İçeriye herşeyi sokmak serbesttir.
Enes

Enes

@enesbir
·
02 Mayıs 11:16
...24 Nisan 1999 tarihli Hürriyet Gazetesi'nde Emin Çölaşan, "Adamına göre cezaevi" başlıklı yazısında Tayyip'in cezaevi karargâhını anlatıyordu:
...24 Nisan 1999 tarihli Hürriyet Gazetesi'nde Emin Çölaşan, "Adamına göre cezaevi" başlıklı yazısında Tayyip'in cezaevi karargâhını anlatıyordu:
Reklam
Keramet?
Halbuki o gün öğlen namazını Adliye'nin bahçesinde avukat ve diğer maznun arkadaşlarla birlikte cemaatla kılmıştık. Mevsim kıştı. Pardesülerimizi yere sermiştik. İhtimal o esnada bu çamur paçama bulaşmıştı. Fakat ben bunu o anda hatırlayamamıştım. Vehleten (durup düşünmeden) jipin şoförüne dedim ki: «- Çamur de O'na bakalım!» Şoför: «— Parola Çamur!» diye bağırdı. Parola soran nöbetçi kızgın bir sûrette: «- Geç be birader. Madem parolayı biliyordun da neden deminden beri söylemiyorsun!?» dedi. Cezâevine kadar daha birçok nöbetçiyle karşılaştık. Hepsinin sualine «çamur» diye diye takılmadan yolumuza devam ettik. Meğer o gün parola «çamur», işareti de «yaprak» imiş. Parolayı duyan, bize işareti sormuyordu. Jipin içinde bir Muşlu asker daha vardı. Elleri ekzamalıydı. Baktığınız zaman içiniz bir tuhaf olurdu. Namaz kılan, dindar bir çocuktu. Bana dedi ki: «- Ağabey sen bu paraloyı nasıl bilebildin?» Maneviyatını takviye edeyim diye, O'na dedim ki: «- Dört aydır Cezâevi'nin duvarlarını Allah, Allah!., diye inletiyorum. Bu kadar da olmasın mı?» Çocuk şapkasının tereğini arkaya çevirip elimi öpmeye teşebbüs etti. Ellerinin ekzamasından tiksindiğim için içtinap ettim. O ise bu hareketimi tevâuzuma hamlederek ısrar etti. Böylece Onun elimi öpmek istemesi, benim elimi kaçırmam sûretinde cereyan eden bir karışıklıkla Cezâevi'ne geldik. Kısa zamanda bütün askerler vak'ayı duymuş. Ne de olsa Anadolu çocukları!.. Bundan sonra bana hududsuz saygı ve sevgi göstermeye başladılar.
343 syf.
9/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Uzun zamandır okuduğum hicbir kitap beni bu kadar güldürmemişti.Aziz Nesin'in okuduğum ilk kitabıdır aynı zamanda.Kitap hem bir dram hem bir komedi.Aziz Nesin'in ,nüfus kağıdı olmadığı için başına olmadık işler gelen Yaşar'ın hayatını anlatırken bürokrasiyi de bolca eleştirdiği kitabını okurken çok eğlendim açıkçası.Bir kitap kurumlarının işlemezliğini, bürokratik engeller ile dolu ülkemizin gerçeğini bu kadar güzel anlatabilirdi.Romanda her bölümde yaşar cezaevi arkadaşlarına başından geçen bir şeyi anlatır ve en sonunda diğerleri Yaşar'ın başına gelen talihsizliğe hep beraber bir "haydaa!" çekerler.Romanın bir bölümünde Yaşar'ın başına gelen bir şey o kadar acayipti ki ben bile okurken "haydaa!" çekmiştim. 12 yaşında okula yazılmak için babasıyla mektebe giden Yaşar Yasamaz'ın nufus kayıtlarında 1915'te Çanakkalede şehit olduğu kayıtlıdır.Dolayisiyla sen ölüsün diyerekten kaydı yapılamaz.Bütün hikaye burdan başlar.Yaşar ve yavuklusu Anşe'nin başından geçenler Aziz Nesinin o müthiş üslubuyla anlatılır.Yasar'in dert yakınmak için söylediği “Devlet dairesiymiş!.. Resmi yermiş!.. Okula yazılacağım, sen ölüsün derler. Askere alacaklar, yaşıyorsun derler. Miras alacağım, ölüsün derler. Vergi alacakları zaman, yaşıyorsun derler,” cümlesi devlet bürokrasisinin çarklari arasında ezilen Yaşar'ın bir ahuzarıdır ki bir nevi kitabı özetler. Keyifli okumalar...
Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz
Yaşar Ne Yaşar Ne YaşamazAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 200813,1bin okunma
207 syf.
·
Puan vermedi
Kitabı okurken Ahmet Arif’in Leyla’ya olan sevgisine anlam veremezdim. Bir insanı bu kadar sevmek, dünya merkezi haline getirmek çılgınlık gelirdi bana. Ulucanlar cezaevi müzesini gezdikten sonra şairleri şair yapan şeyi anladım. İnsan orda değil 2 sene bir ay kalsa delirir. Hayata tutunmaya bir dal aramış belki de. Kendisi de diyor zaten sen olmasaydın ne olurdu diye.
Leylim Leylim
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,2bin okunma
Aydınlık gazetesinde Hikmet Çiçek imzalı yazı Susurluk kazasının yıl dönümüne rastlıyordu. Yazının başlığı "Susurluk, Jitem ve Siirt Gurubu!" Hikmet Çiçek de Ergenekon davası sanıkları arasındaydı. Aynı davadan Silivri Cezaevi'ne konan İbrahim Şahin konu ile ilgili değerlendirmesini şöyle anlatıyordu: "Susurluk olayından sonra
Sayfa 65 - Kripto Yayınları 22. BaskıKitabı okudu
Reklam
Şeyh'le Namaz
Sözde hapishaneler, Milli Görüş ve bu ekollerden gelenlerin parti kurmaları için adeta bir kamp yeri oluyordu. Tayyip de AKP'nin kuruluş çalışmalarını Pınarhisar Cezaevi'nde gerçekleştiriyordu. Şimdi Tayyip'in parti kurma kampı, pardon cezaevi günlerine bakalım:
MSP'nin devamı olan RP'nin temelleri nasıl askeri cezaevinde atıldıysa, AKP'nin kuruluşu da Pınarhisar Cezaevi'nde, ABD, İngiltere ve İsrail Büyükelçileri ve istihbarat elemanlarının desteği ve gözetiminde atılıyordu.
Özeleştiri(Ülkemiz)
“Gelişmiş ülkelerde insanlar islerini çok ciddiye alırlar, kendilerini hiç ciddiye almazlar.” “Geri kalmis ülkelerde insanlar kendilerini çok ciddiye alirlar, işlerini hiç ciddiye almazlar.” Budur.. Auguste Rodin, 12 Kasim 1840'ta Paris'te doğdu. Düşünen Adam Heykeli'ni yapan adamdır. Bizde heykelin bir örneği nerede? Bakırköy Ruh ve Sinir Hastaliklari Hastanesinin bahçesinde.. Nasil direkt cözmüsüz degil mi işi? Düsünen adamın ülkede sonu ya tımarhane ya cezaevi! Mesaj o.
Sayfa 113 - Elma yayıneviKitabı okuyor
Eğer on sekiz yaşındaysanız sizi öldürebiliriz; on sekizinci yaş gününüze bir gün kaldıysa güvendesiniz. IQ puanınız 70 ise elektrikli sandalye sizi bekliyor ama 69 ise cezaevi yatağının keyfini sürebilirsiniz. (IQ puanları, uygulandıkları günlere ve farklı test koşullarına göre değiştiği için, eğer sınıra yakınsanız, doğru koşullara denk gelmek için dua etmeyi de ihmal etmeyin.)
Sayfa 274Kitabı okudu
Reklam
İzmir sakinleri..
sahi ben ne hırçın bir çocuktum ele avuca sığmaz aklı fikri şiirde mısra mısra başımı belaya soktum İzmir cezaevi dokuzyüz kırk bir’de kaşla göz arası liseden kovuldum! Attila İlhan
296 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Hasan Hüseyin (Korkmazgil) (1927-1984) Sivas Gürün'de doğdu. Gazi Eğitim Enstitüsü Edebiyat Bölümü'ne parasız yatılı girdi. Burada Mustafa Nihat Özön'den Türkçe dersleri aldı. 1950'de Maraş'ın Afşin ve Göksun ilçelerine öğretmen olarak atandı, altı buçuk ay sonra, Nâzım Hikmet'in şiirlerini okuduğu suçlamasıyla
Kelepçemin Karasında Bir Ak Güvercin
Kelepçemin Karasında Bir Ak GüvercinHasan Hüseyin Korkmazgil · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023199 okunma
O Günden Bugüne
ak düştü saçlarıma bir gecede 1951'lerde büyük bir şok geçirilirse ak düşebilir saçlara -diyor tıb- demek ki çok büyük bir şok geçirtmiş bu "müesses nizam" bana canavarlar gibi saldırmış gırtlağıma abanmış göğsüme kartlamboz gibi yıllar ters çevrilmiş bir filim gibi bazan geçip gitti başımın üzerinden 1967 kışında başkentte merkez cezaevi'nde göğsümün üstünde yine aynı ağırlık ve artmış saçlarımda ak ne var ki daha aydınlık görebiliyorum dünyanın durumunu daha berrak
Sayfa 266Kitabı okudu
38'den 67'ye 14 haziran 1938'de ankara'da cebeci cezaevi'nin ikinci kulesindeymiş nâzım 9 mart 1967'de ankara'da cebeci cezaevi'nin altıncı kulesinden tahliye ettiler beni 28 yıl 8 ay 25 gün önce o 28 yıl 8 ay 25 gün sonra ben atatürk ölüm döşeğindeymiş o zaman hitler kuduz döneminde ne hitler kaldı ne'mussolini ama biz içerdeyiz var bunun bir hikmeti
Sayfa 250Kitabı okudu
147 syf.
9/10 puan verdi
Copların Askerleri. Rıza Müftüoğlu'nun, 12 Eylül, 1980 Askeri Darbesinde Mamak Cezaevindeki anılarını yazdığı bir eser. Kitabın isminin nereden geldiği ise kitabın ilk sayfalarında, ''Ne demekti copların askerleri? Bizi coplayan askerlerdi. Askerlerin coplarıydı. Coplar kimdi? Copların askerleri kimdi ki bu söz çıkmıştı?'' Olarak belirtilmiş. O dönem ki cezaevi koşulları yapılan işkenceler direkt olarak yaşayanın ağzından duymak okurken insanı etkileyebiliyor. O dönemi merak edenler için güzel bir eser...
Copların Askerleri
Copların AskerleriRıza Müftüoğlu · Ocak Yayınları · 20008 okunma
1.500 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.