Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
''Rabbim, halim sana ayandır. Bir tacirim ben ama şu anda savaşmam isteniyor. Rabbim, üstümüze gelen insanları tanımam, benim düşmanım olduklarını da bilmem,ama senin düşmanın olduklarını bilirim. O halde sen bana senin düşmanlarınla savaşacak cihat ruhu ver ki ben senin askerin olayım. Bu ruhu levendlerime de ver ki askerlerin olarak ölelim ve şehitler zümresinden yazılalım. Yahut ki kendi askerine zafer nasip et!''
Sayfa 27 - Kapı Yayınları(cep boy)Kitabı okudu
Reklam
İsa'nın ve Allah'ın takipçileri birbirlerini binlerle öldürdüler, tarlaları ve meyve bahçelerini yıktılar, gelişmiş şehirleri duman tüten enkazlara çevirdiler. Bütün bunları İsa veya Allah adına daha büyük bir zafer için yaptılar. Hristiyanlar zamanla üstünlüğü ele geçirdiklerinde, zaferlerini sadece camileri yıkıp kiliseler inşa ederek değil, aynı zamanda üzerinde haç işareti olan yeni altın ve gümüş paralar basarak ve Tanrı'ya kafirlerle savaşta kendilerine yardım ettiği için teşekkür ederek kutladılar. Bu yeni paranın yanı sıra, galipler millares adı verilen, daha farklı bir anlamı olan bir para da bastılar. Bu kare biçimli paralar Hristiyan fatihler tarafından yapılmıştı ve üstündeki Arapça yazılar, "Allah'tan başka tanrı yoktur, Muhammed Allah'ın elçisidir" anlamına gelmekteydi. Güney Fransa'daki Melgueil ve Agde'nin Katolik psikoposları bile bu Müslüman paralarını bastılar ve tanrıya bağlı Hristiyanlar da bunları seve seve kullandılar. Öteki yakada dahoşgörü doruklardaydı. Kuzey Afrika'nın Müslüman tüccarları Floransa florini, Venedik dukasıve Napoli gigliatosu gibi Hristiyan paralarını kullanarak ticaret yapıyorlardı. Kafir Hristiyanlara karşı cihat çağrısı yapan Müslüman yöneticiler bile üzerinde İsa ve Bakire Meryem'in olduğu paraları içeren vergileri toplamaktan hoşnutlardı.
"Rabbim halim sana ayandır. Bir tacirim ben ama şu anda savaşmam isteniyor. Rabbim, üstümüze gelen insanları tanımam, benim düşmanım olduklarını da bilmem, ama senin düşmanın olduklarını bilirim. O halde sen bana senin düşmanlarınla savaşacak cihat ruhu ver ki ben senin askerin olayım. Bu ruhu leventlerime de ver ki askerlerin olarak ölelim ve şehitler zümresinden yazılalım. Yahut ki kendi askerlerine zafer nasip et! "
Sayfa 14
Kimim Ben?
Cihat, sonu olmayan bir bireysel mükemmelleşme çabasıdır. Hiçbir şeyin sonu, bitiş noktası yoktur. İnsanın kendini her gün yeniden keşfetmesi, fethetmesi gerekir. Devrimciliğin mükemmelleşmesi için de benzer bir uygulama gerekir. Mükemmelleşme çabası olmazsa insanın kendini, bencilliğinin kaynağından, zafer ve hakimiyete duyduğu ölümcül açlıktan kurtarması mümkün değildir.
Sayfa 20
Darü'z-zafer, Darü'l-cihat ve Darü's-süleha ve Aksaray. Anadolu da bu kadar güzel lakaplarla bezeli tek şehir.
Reklam
6. Filo’yu Kıble Bilip Namaz Kılanlar
16 Şubat 1969 Pazar günü İstanbul’da ABD’lileri bile şaşırtan bir olay yaşandı: kamyonlarla vs otobüslerle Anadolu’nun her yanından taşınan insanların bir bölümü Dolmabahçe’de demirli 6. Filo’ya ait bir gemiyi adeta “kıble” bilip namaz kıldılar. (Görülen manzara buydu). Tekbirlerle kılınan “cihat” namazından sonra, “Ya tam susturacağız ya kan kusturacağız”, “Kanımız aksa da zafer İslam’ın” sloganlarıyla Taksim’e yürüdüler.
Sayfa 123 - İnkılap KitabeviKitabı okudu
200 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
DAHİ MÜHENDİS HAYIR HAYIR BİLİM ADAMI...:)
en güzel yakıştırmaları sonuna kadar hak eden ender insanlardan biridir BERGUSİ. üç kelime vardır onu anlatan ya şehadet ya esaret ya da zafer... çalışkan yerinde durmayan ikamet ettiği yer alışkanlık yapmışsa terkeden kişidir Bergusi. 2003 yılından bu yana mahkumdur. aşırı şekilde tavsiyeden bıkıp tamam okuyayım dediğim eser ... bergusi hayat
Yoldaki Mühendis
Yoldaki MühendisAbdullah Galib Bergusi · Ekin Yayınları · 20244,504 okunma
16.09.1931 "Allah bana küffara karşı cihat emretti. Ben ibadeti yerine getirdim. Zafer veya mağlubiyet beni alakadar etmez. O Allah'ın bileceği bir iştir." diyen Libya’daki direnişin önderi mücahid Ömer Muhtar'ı şehadetinin yıl dönümünde rahmetle yad ediyoruz.
Ağlamak İpekli Dokumaktı
Aşk kağıda yazılırken iyi, fakat ağlarken kağıt hoş değil. Gözyaşı, daha yumuşak bir arkadaş istiyor... ... Büyük bir aşk için ağladığınız ve gözyaşlarınızı sildiğiniz mendil bir çöp kutusunda..
Reklam
Ağlamak İpekli Dokumaktı
Uygarlık; kullanılan kağıt, kağıda, kitaba harcanıyorsa uygarlıktır, tuvalet kağıdına değil... Uygarlık, sıklıkla ve bir defalığına kullanılan ve tüketilenleriyle değil, kolay kolay harcanamayacak kadar güzel ve değerli şeylerinin çokluğuyla, tükenmeyen değerlerinin varlığıyla övünebilir ancak. Siz, hiç, reklamlarda gözyaşlarını silmek için kağıt mendil kullanan birini gördünüz mü? Yere düşen bir kağıt mendili alır sahibine verir misiniz?
276 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.