Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
414 syf.
10/10 puan verdi
Yalnızlık SAFA'lar getirdin.
ARŞ, KENDİNİ AŞ! ''Bu yıkılışın sırrını bul, kendini çöz, içini ayıkla, şuurundan utanan ve ruhunun izbelerinde kaçacak delik arayan suçlu hislerini yakala, getir.''(S.245) *Hepimiz ismini duyarız ama Peyami Safa gerçekte kimdir? Kitap okuyanlar bilhassa onu okuyanlar bilir lafını hiç esirgemez Peyami Safa. Ne düşüncesi var ise onu korkusuzca
Yalnızız
YalnızızPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 201921,7bin okunma
Yarasa’nın 21 Şiiri
Ölüm rengine bürünmüş Bir Ahmet Erhan portresi gibi Dolaştım kendi kıyılarımda Yalnızlığı çileden çıkaracak kadar yalnızdım Elimi düğümlediğim ayağımla Bir çağdaş ve Müslim olarak Kendime sığındım Yenilgim de bu kadardı
Reklam
Yansımalar
YOLDAŞ Gitsek diyorum buralardan Bu kalabalık yalnızlık bize iyi gelmiyor Çoğul neşelerimiz yok burada Kaygısız gülüşlerimiz Zamansız sarılmalarımız Ve üstelik doyasıya seyredemiyorum seni
Yağmurla karışık yağıyor üzerime esaret Üç kuruşa bir işverene satılan bir özgürlük Kaldırımlarda yorgunluk atıyor adımlarımı Mesaide kanı emilmiş,eti yenmiş bir işçi kadın ölüsü Bu şehrin her köşe başında,hepinizin ,her gün evine dönerken gördüğünüz ölüsü Ardı sıra yaşanmamışlık, ardı sıra yılgınlık, ardı sıra bitkinlik... Ağır geliyor bazen
1 içsel insan:onlar onlar, ben benim...insanlar işte.
Bunu ancak dahi adıyla tanımlanagelen en yüksek zihinsel olağanüstülükteki kişiler yapabilir. bu yüzden,ancak bu türden bir insan için,kendi kendisiyle,kendi düşünceleriyle ve yapıtlarıyla rahatsız edilmeden ilgilenmek,acil bir gereksinimdir; yalnızlık hoşnutluk verir,kendisiyle başbaşa kalabilmek en değerli mülktür, geri kalan her şey gereksizdir, eğer varsalar da çoğunlukla sadece bir yük oluşturur.Buna göre , yalnızca böyle bir insanın ağırlık noktasının bütünüyle kendi içinde olduğunu söyleyebiliriz. Buradan, diğer bazıları buna yetkin oldukları halde, bu türdeki son derece ender bulunan insanların,ne kadar iyi bir karektere sahip olsalar da arkadaşlara,aileye ve topluluğa yönelik,içten ve sınırsız bir ilgi duymadıkları anlaşılabilir; Çünkü yalnızca kendi kendilerine sahip olduklarından, önünde sonunda kendilerini her şey hakkında avutabilirler. Demek ki onlarda fazladan bir yalıtıcı unsur vardır, ötekiler onlara aslında hiç bir zaman bütünüyle yetmediğinden; Çünkü ötekilerin tam olarak kendileri gibi olmadığını gördüklerinden,bu unsur daha da etkili olur; heterojen olanı her bakımdan ve herkeste sürekli bir biçimde duyumsadıklarından, yavaş yavaş, insanlar arasında başka bir varlık olarak dolaşmaya ve düşüncelerinde insanlar hakkında birinci değil üçüncü çoğul şahıs zamirini kullanmaya alışırlar.
Arabesk kavramda ya da donanımsız insanlara empoze edilen yalnızlık daha çok bir içe çekilmek, üretimden düşmek hatta düşünmemek bile ve asosyelleşmekle ilgili verilir.. Ve yalnız insanlar genellikle arpacık kumrusu gibi düşünen ya da karamsar olan bireyler gibi tanımlanırlar. Hayır! Benim anladığım anlamda yalnızlık; kendi özeleştirini , içindeki insanla konuşma kabiliyetini geliştiren de bir şey. Dolayısı ile neye tosladığını, niçin tosladığını bu moral, motivasyon kaybını yeniden nasıl yapılandıracağını bu yalnızlık hanende şekillendirebilirsin. Bu yanıyla yalnızlık benim için çoğul bi kavram tekil değil..
Reklam
Şimdi özlediğim yerden uzanayım sana Sustuğum şiirden sarılayım Tamda şimdi; Unuttuğum şarkıdan öpeyim seni.” En çok seni beklemeyi seviyorum artık, senden daha uzağa gidemiyorum. Yine kapına geldim bu yazıyla, seninle yine bir sabah aynı yatakta uyanırsak eğer yüzünle yüzümü yıkamama izin verir misin? Saçlarında güneşin doğuşunu izlememe
yalnızlık duvarı
bir gece sevgi duvarını aştık düştüğüm yer öyle açık seçik ki başucumda bir sen varsın bir de evren saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi yalnızlığım benim çoğul türkülerim ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi
yarasa'nın 21 şiiri
1 ölüm rengine bürünmüş bir Ahmet Erhan portresi gibi dolaştım kendi kıyılarımda yalnızlığı çileden çıkaracak kadar yalnızdım elimi düğmelediğim ayağımla bir çağdaş ve müslim olarak kendime sığındım
214 syf.
10/10 puan verdi
"BÜTÜN GÖZLER BAKAR, BAZISI GÖZLER, PEK AZI GÖRÜR. "
Kitabı bitirip, beynimi kemiren bir yığın duygunun doruk noktasında yapayalnız hissettiğim an, neye nereden başlayacağımı bilemeden derin bir boşluğa bakarken buldum kendimi. Jaguar Kitap beni yine yanıltmadı. Birinci Dünya Savaşı 'ndan hemen sonra Antarktika yakınlarına küçük bir adadayız. Iki kişiyiz. Belki de sadece yasalardan değil,
Soğuk Deri
Soğuk DeriAlbert Sanchez Pinol · Jaguar Kitap · 20181,185 okunma
95 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.