Dionysosçu insanın Hamlet'le benzer bir yönü vardır: ikisi de şeylerin özüne gerçek bir bakış atmış, onları tanımışlardır, ve eyleme geçmek onları tiksindirmektedir; çünkü eylemleri şeylerin bengi özünü değiştiremeyecektir, zıvanadan çıkmış dünyayı yeniden düzenleme işinin kendilerinden beklenmesini gülünç ya da utanç verici bulmaktadırlar. Bilgi eylemi öldürür, yanılsama yoluyla gizlenmiş olmak eyleme dahildir – budur Hamlet'in öğretisi, çok fazla düşünseme yüzünden, adeta olanakların aşırı bolluğu yüzünden eyleme geçemeyen, düş gören Hans'ın kelepir bilgeliği değil; düşünsemek değil, hayır! – hakiki bilgi, korkunç hakikati kavrayış, eyleme dürten her türlü güdüden üstün gelir, hem Hamlet'te, hem de Dionysosçu insanda. Şimdi artık hiçbir avuntu işe yaramaz, özlem, ölümden sonraki bir dünyanın, tanrıların bile ötesine geçer, varoluş, tanrılardaki ya da ölümsüz bir öte dünyadaki parlak yansımasıyla birlikte, olumsuzlanır. İnsan bir kez görmüş bulunduğu hakikatin bilinciyle, şimdi her yerde yalnızca varlığın korkunçluğunu ya da saçmalığını görür, şimdi Ophelia'nın yazgısındaki simgeselliği anlar, şimdi bilir, orman tanrısı Silenos'un bilgeliğini: tiksinir bundan.
Salihlerden biri mideyi kalbin altında kaynayan ve buharı kalbi saran bir kazana benzetmiştir. Buharın çokluğu kalbi karartır ve hatta öldürür. Çok yemek anlayış ve bilgi azalmasına yol açar. Mide şişkinliği ise zeka keskinliğini giderir.
Reklam
Peygamber'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki: — Çok yeyip içerek kalbi öldürmeyin. Çünkü çok sulanmış bitkinin kuruması gibi oburluk da kalbi öldürür.» Salihlerden biri mideyi, kalbin altında kaynayan ve buharı kalbi sa-ran bir kazana benzetir, buharın çokluğu kalbi lekeler, hatta karartır. Oburluk, anlayış ve bilgi azlığına yol açar, mide şişkinliği. zekâ kes-kinliğini giderir.
Psikolojik bakımdan gelecek takıntısı olan sadece sıradan zihindir. Fakat toplum herkesin zekâsını öldürür ve herkesi sıradanlaştırır. Toplum senin gerçekten zeki olmanı istemez: Zekâdan korkulur. Zeki insanlar tehlikeli insanlardır. Onlar radikaldir, onlar devrimcidir, onlar daima mevcut durumu baltalarlar. Toplum senin sıradan, aptal kalmanı ister. Kesin­likle makine gibi verimli olmanı ister. Olabildiğince çok bil­gi toplamanı ister ama gerçekten zeki olmanı istemez, çünkü zekiysen geleceği umursamayacaksın. Şimdiki anda ve şimdiki an için yaşayacaksın, çünkü başka bir yaşam yoktur.
Sayfa 70 - Butik YayınlarıKitabı okudu
_Hissedebileceğiniz en güzel şey, hayatın esrarlı tarafıdır. Sanatın ve bilimin beşiğinde, bu ana duygu vardır. Onu bilmeyen, dünya karşısında şaşkınlık ve hayranlık duymayan kimse, ölü gibidir. _Delilik şüphesiz aptallıktan daha iyidir, delilik var olmuş bir zekânın yok oluşudur. Aptallık ise var olmamış bir zekânın var olmamaya devam
“İnsan beynindeki bilgi içeriğini Bit olarak ifade edecek olursak, nöronlararası bağlantı toplamıyla Bit sayısının birbirine eşit olduğunu söyleyebiliriz. Bu da yaklaşık yüz trilyon, 10'1 Bit’tir. Eğer bu bilgi yazıya dökülecek olsa, yirmi milyon cilt kitabı doldurur ki, bu da dünyadaki en büyük kitaplıklardaki kitap sayısı kadardır. Yirmi milyon cilt kitaptaki bilgiye eş bilgi, her birimizin kafasının içinde bulunmaktadır. Beyin çok az yer kaplayan çok büyük bir bilgi alanıdır. Beynimizde taşıdığımız kitap ciltlerinin çoğu beyin kabuğundadır.”
Reklam
339 öğeden 111 ile 120 arasındakiler gösteriliyor.