Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Seçim paradoksu
Her şeyden milyonlarca var. Milyonlarca dizi var. Milyonlarca film var. Kitap var. Fenomen var. Ünlü var. Yaşam biçimi var. Sevgili var. İlişki türü var. Akım var. Ekol var. Bilgi var. Herşeyden milyonlarca olunca devasa bir çöplüğün içinde kaybolup gidiyor insan. Kendi hayatı da çöplüğe dönüşüyor. Bütün dizileri izlemeye kalkıyor. Bütün kitapları okumaya çalışıyor. Bütün akımları bilmeye, bütün tatları denemeye, bütün bilgleri öğrenmeye çalışıyor ama olmuyor. Çünkü insan herşeyi bilemez. Bütün dizileri izleyemezsin. Bütün kitapları okuyamazsın… gerçekten bilmeye değer olanı bulmak zorundasın kendin için. Kendi sorularının cevabını veren kitapları okumak gibi…dışarda hızla akıp giden bir hayat yok. Kaçırdığın bir şey yok. Dışarısı tam bir çöplük. Herkes eline geçirdiği çöpün eşsiz olduğunu sanıyor ve seni de buna ikna edip paniklemene neden oluyor. Başkasının elindeki çöpü bilip öğrenme telaşına düşüyorsun. Bence önce biraz yavaşlamalısın. Hatta biraz yalnız kalmalısın. Yalnızlıkla ilgili bütün sorularını yalnızlığın kendisine sor önce
Kadrolu Yalnızlar için
unuttuklarınızı soruyorum hiç hatırlamak istemediklerinizi teninize iz bırakanları ve izinizi taşıyan tenleri görmesenizde sezdikleriniz var mı sizin unutmasanız da unutur gibi yaptıklarınız
Reklam
Güçlü olmak zorundasın, görmemek durumundasın gibi safsataları unutup, her dans edişimizde hayata en güzel adımları bırakmalıyız.Çünkü bir gün gelecek adımlarını sayacak insan çıkacak karşına. Kimse matem dolu süzülüşlere tav olmaz. Net!
367 syf.
7/10 puan verdi
·
15 günde okudu
Bridgerton: Dük ve Ben
Dostlarım size çok tatlı bir dönem kitabıyla geldim! Bridgertonları duymayan kalmamıştır eminim Netflix'teki dizisinden dolayı fakat hala kitabını okumayanlar var, biliyorum. 1800'lerin başında geçen hikayemizde Daphne, sosyeteye yeni çıkmış bekar bir kızdır ve bir akşam bir baloda kimselerin olmadığı bir koridorda Simon adında
Yüreğe Söz Geçmiyor
Yüreğe Söz GeçmiyorJulia Quinn · Epsilon Yayınları · 20191,703 okunma
Dudaklarını saçlarımın bitiş çizgisine bastırdı. Hiçbir tepki vermeden öylece dikiliyordum. Sonra yavaşça gülümsedi. Başparmağı dudağımla burnumun arasındaki cukura dokundu. "Buna sus çizgisi derler," dedi. "İnsanlar doğmadan önceki hayatını unutsunlar diye melekler doğarken parmaklarını bastırır oraya." Ne söylediğini, bunları niye söylediğini bilmiyordum. Parmaklarım istemsizce o boşluğa düştü. "Şimdi sana bunların hepsini unutturacağım. Unutturmak zorundayım çünkü seni korumak zorundayım. Çünkü sen kendin bunu bulmak zorundasın. Beni sen bulmak zorundasın." Ya bulamazsam," diye sordum refleksle. "O zaman ben yanılmış olurum," dedi kederle. "O zaman ikimizden biri bu savaşta ölmüş olur." Yeniden yüzümü avuçlarının içine aldı. "Beni dinleyebilmen için etrafına sakinleştirici bir kalkan çektim, çekmesem beni dinlemeyeceğini, bana inanmayacağını biliyorum. Beni affetmen kolay olmayacak, sana yaptığım her şeyden tüm izlerinden kurtulmak isteyeceksin. O yüzden onları gizleyecegim, sen kendine geldiğinde onları benim yok ettiğimi sanacaksın. " Kendimi daha önce hissetmediğim kadar iyi hissettim. İyi İyi ve iyiden öte. İyi ama gerçek değil gibi. ve canlı. "Benden nefret etmene dayanabilirim ama onu seveceksin diye ödüm kopuyor." Yeniden öptü. Dudaklarım onun için kendi şarkısını fısıldadı. Tadı buram buram hayat veren bir orman gibiydi. "Seni bekleyeceğim benim deli kızım," diye fısıldadı. "Ne kadar uzun sürerse sürsün."
Sayfa 429Kitabı okudu
"Hazırlan, çünkü yalnız yolculuk etmek zorundasın. Öğretici sana ancak yolu gösterebilir."
Sayfa 65
Reklam
“Hayat, seni kendinden uzaklaşmaya başladığında yakalar ve öyle bir köşeye sıkıştırır ki kaçamazsın. İçindeki gücü bulup dönüşmen gereken şeyi net bir şekilde görene, anlayana kadar sıkıştırır. Acıtır. Anlamadan gidemezsin bu dünyadan çünkü anlamak, anlamlandırmak için buradasın. Kendini bulmadan var olamazsın çünkü potansiyelini doldurmak zorundasın. Yapman gerekeni sen yapamıyorsan olaylar öyle bir gelişir ki sonunda yapmak zorunda kalırsın, olmak zorunda kalırsın, doğmak zorunda kalırsın! Yapamıyorsan, olamıyorsan, doğamıyorsan sen olamazsın.”
İnsan beyni günde elli binden daha fazla düşünce üretmek zorunda olmasına rağmen piyasada niçin bu kadar aptal var?Çünkü beynin sana günde elli binden fazla düşünce üretmek zorundasın demiş ama aynı düşünceyi tekrar tekrar üretmek yasaktır dememiş!
90 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Bu böyledir.
Beyaz bir karanlık. Bu böyledir. Değiştirecek nesi var? Bu böyledir, çünkü geldik. Yolun sonuna mı? Hayır, lunaparka geldik. İç içe geçen parlak kırmızı, mor, yeşiller. Hepsi birleşiyor ve beyaz bir karanlık oluşuyor, gecenin karanlığı. Saat on bire yaklaşırken hep böyle olur geceler. Beyaz karanlık mı olur demeyin, elbet olur. Olmaz ise, bu
Bu Böyledir
Bu BöyledirMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20227,6bin okunma
iniyorum maktul minarelerden taraçadan, bahçeden ilk tanıyı bulanların indikleri her yerden ilk tanıyı bulandıran bir vaşakla birlikte
Reklam
Türk Efsaneleri
Türk Efsaneleri Kim demiş Türkler denizci bir ulus değil diye! İnsanlığın ikinci atası Nuh Türk olup insanlığı gemisi ile Anadolu'da kurtardı. Son Türk efsanesini canlı ölüler ibreti ile mahşer tufanı efsanesi olarak yaşıyoruz. Yaşananlar yaşandı, yaşanacaklar yaşanacak. Yaşadıklarınıza bir anlam veremiyorsanız, ilmi bir mana ile
Eğer korku yükseliyorsa, onunla yüzleşmek zorundasın: Tanrı fikriyle onun üstünü örtmen bir işine yaramayacak. Bir daha inanç sahibi olamazsın, o yok oldu. Tanrı'ya inanamazsın çünkü şüphe bir gerçektir ve inanç hayal ürünüdür. Hiçbir hayal bir gerçek önünde duramaz. Şimdi, Tanrı senin için bir hipotez olarak kalacak; duaların bir işe yaramayacak.
Zeki olmak zorundasın çünkü zeka güç demektir bu yy da insanlar değil zekalar savaşıyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.