Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

D

Elden Geldiğince
"Dilediğin gibi kuramıyorsan hayatını hiç olmazsa şunu dene elden geldiğince: rezil etme onu kalabalığın sürtüşmelerinde koşuşturmalarda, gevezeliklerde. Rezil etme onu sürükleyerek, dolaştırarak, teşhir ederek öyle , yabancı bir yüke dönüşünceye kadar o gündelik budalalıklarında ilişkilerin ve alışverilerin."
Reklam
Tekdüzelik
"Bir tekdüze gün izler bir başka tekdüze günü. Aynı şeyler olacak ve yinelenecek olaylar- Aynı anlar bir bulup bir bırakır bizi."
"Nereye çevirsem gözlerimi, nereye baksam burada gördüğüm kara yıkıntılarıdır hayatımın yalnızca yıllar yılı yıktığım ve heder ettiğim hayatımın."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Bizler sadece içgüdülerimizin ve kendimize hizmet eden arzularımızın kurbanları değil, aynı zamanda beden cumhuriyetimizin , bilhassa da beynimizin tutsaklarıyız."
"Yalnızlığın bir şey öğretmediğinden, kayıtsızlığın bir şey öğretmediğinden başka hiçbir şey öğrenmedin. Bu bir aldatmacaydı, gözalıcı ve tuzaklı bir yanılsamaydı. Yalnızdın, hepsi bu ve kendini korumak istiyordun; dünyayla senin arandaki köprüler sonsuza dek atılsın istiyordun. Ama sen bir hiçsin, dünya ise öyle kocaman bir sözcük ki: Büyük bir şehirde başıboş dolaşmaktan, birkaç kilometre uzunluğundaki cepheler, vitrinler, parklar, yollar boyunca yürümekten başka bir şey yapmadın."
Reklam
Konuşmaktan vazgeçtin ve sana cevap veren tek şey sessizlik oldu.
Dünya'nın karşısında, kayıtsız kişi ne cahildir ne de düşman.
Körler Ülkesi'nde başıboş dolaşan, bellek kaybına uğramış biri: geniş ve boş sokaklar, soğuk ışıklar, bakışın şöyle bir değip geçeceği dilsiz yüzler. Sana ulaşılamazdı asla.
"İnsanlar birbirleri için yaratılmıştır. Ya eğit onları ya da onlara katlan."
HİÇLEME. Öznenin sevilen nesneyi aşkın kendisinin oylumu altında hiçleme durumuna geldiği dil esintisi: tümüyle aşka özgü bir sapmayla, özne nesneyi değil, aşkı sever.
Reklam
TAPILASI. Aşık özne, sevilen yaratığa duyduğu isteğin özgüllüğünü adlandıramayınca, şu biraz budalaca kelimeye başvurur: Tapılası!
Aşkta uzaktalık yalnızca bir yönde işler, ancak kalan kişiden yola çıkılarak dile getirilir - giden kişiden değil: hep burada olan ben, ancak sen'in, sürekli uzakta bulunanın karşısında kurulur. Uzaklığı söylemek, öznenin yerinin ötekinin yeriyle değişemeyeceği kesinlemektedir, "Sevdiğim kadar sevilmiyorum,", demektir.
benim dünyamda; benim gerçekliğim içinde, yapayalnız, yabancılaşmış kaldıkça, beni suçlu buluyor; kıskacını takırdatıyor. yengeç
"İnsanlar, dedi, yıllar arasında yollarını bulamayacak kadar gururlu veya çocuktur."
"Dünyada tek başına dolaşmaya ruhumda güç yok."
725 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.