kabuk tutmaz yara:((
Dünyanın ağırlığından kurtulmayı olmasa bile, en azından onu azaltmayı, hatta anlamayı; yükünü hafifleten masum ve sevecen bir birliktelik sayesinde ona daha bilgece katlanmayı hayal eden a., o zamana dek tanıdığı her şeyden çok daha üzüntü verici bir yalnızlık içinde bulmuştu kendisini. Çok fazla kendini beğenmişlik ve belki biraz da korkaklıkla, sonunda onu ezip bunaltan yeni bir beden ve yeni bir ruhun güvenli aşkında unutmak istediği eski yenilgilerdi: Büyüyen, çoğalan, o tertemiz ve yok edici yüzde sonsuza dek yer alan yenilgiler. Genç kadına gelince, onu sevmeye devam etmiş olabilirdi; Ama tıpkı bir nesneyi, cansız bir şey olmasa da farklı, eksilmiş bir hayatı yaşayan bir nesneyi sever gibi: bir ölünün anısı, bir tablo, bir kitap, bir müzik.Onun gözlerini sevmiş olabilirdi; ama çırpıntılı ve canlı bir ateş gibi değil; Mantara tutturulmuş kelebek kanatları gibi, güzel ve değişken; dikkatsiz bir elin toza çevirdiği kanatlar gibi. İkisi de düz bir ten olmak için kabuk tutmak yerine, açılıp ayrılan bir yaranın iki kenarına benziyordu."
Değişen pek bir şey yok Şunu yaptılar: Bizden yana olan bütün imparatorlara hiç çekinmeden yalan övgüler buldular, bize karşı olanlarınsa her yaptıklarını toptan lanetlediler..
Sayfa 219Kitabı okudu
Reklam
YOL ALMAKTA OLAN BİR TRENDE OTURUR GİBİYİM KENDİ İÇİMDE.
ESTOU A VIVER EM MIM PRÓPRIO COMO NUM COMBOIO A ANDAR. YOL ALMAKTA OLAN BİR TRENDE OTURUR GİBİYİM KENDİ İÇİMDE. Gönüllü olarak binmedim, seçme hakkım yoktu, nereye gittiğimi bilmiyorum. Çok çok eskiden bir gün kompartımanımda uyandım ve tekerleklerin döndüğünü hissettim. Heyecanlıydı, tekerleklerin tıkırtısını dinledim, başımı esen rüzgara
Sayfa 339 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Doğu Cephesinde Değişen Bir Şey Yok muş
Efendiler Nereye? Ziyafet bitti, fakat ağzınızı silmeden, elinizi yıkamadan, bir de acı kahvemizi içmeden efendiler nereye? Yaz başlangıcında sırtı karnına yapışmış, san, sıska, cansız birtakım tahtakuruları çıkar, iğne gibi vücudümüze batarlar, derimizi haşlarlar, kanımızı emerler, sonra sabaha karşı etli canlı, iriyarı şuraya buraya kaçarlar...
Epub
Etik meselelerle ilgili olarak, hiçbir hayvan ya da bitki, etkileşimleri ne kadar karmaşık olursa olsun, şimdiye kadar, bireysel hakların ve görevlerin karşılıklı olarak tanındığı bir "toplumsal sözleşme" formüle etmemiştir. Yaşam biçimleri arasındaki karşılıklı ilişkileri etik davranışın habercisi olarak gören Kropotkin gibi yazarların
‌En canınızdan bezip "Benden bu kadar" dediğiniz anlarda, bir oyunbozan çıkar ortaya. Kendinizi yok etmeyi, en azından yok saymayı düşündüğünüz bir anda, birisi bir kahve ısmarlayıverir; ve bir kahveye fit olup, yaşamaya devam etmeye karar verirsiniz. Değişen bir şey yoktur tabii ve bu kimse yeni biri de değildir. Bu, iyiniyetli olduğu sanılan, o anda yaptığının farkında olmayan insanlar yüzünden yüzlerce intihar önlenir; yüzlerce kopuk yaşam, çürük de olsa yaşamınızın rengine uymayan renkte iplikle dikilir. Önüne bakıp da renk farkını gören, daha fazla dayanamaz; ama nasılsa bu pek sık rastlanan bir şey değildir.
Sayfa 79 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
704 öğeden 401 ile 410 arasındakiler gösteriliyor.