Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
SÜRVEYAN HEKİM “Doktordan satılık araba” diye ilan verirler, çok doğru aslında. Ne o arabayı kullanacak vakit bulursunuz, ne de düzenli bir hayatınız olur. Hele bir de cerrahsanız, o uyku denen tatlı şeyle bir türlü buluşamazsınız. Ben de Güneydoğu’da görev yaparken hem uykudan, hem de arabamdan mahrum kaldım. Zaten kullanmaya vakit
http://www.hakanevrensel.com/guneydogudan-oykuler-3/Kitabı okudu
Nefes seansım bittiğinde terapistim bana, ‘’Senin problemin ne biliyor musun ?’’ dedi, ‘’Hayatını değiştirebileceğine inanmıyorsun...’’ Şok oldum. ‘’Ne demek istiyorsun?’’ dedim. ‘’Şu anda bulunduğun yer, konum ve durumun böyle olması gerektiğini düşünüyorsun. Hayatında azla yetinmeyi öğrenmişsin. Görünürde hayatın ne kadar renkli olursa olsun, içinde bunu hissedemeyen bir yan var ve ‘’Ne yapalım, bu kadarı ile yetinmeliyim, şikayet etmemeliyim’’ diyorsun. Bunu yapıyorsun , çünkü nefesin bu şekilde. Nefesin az oldukça durum böyle olacak. Halbuki nefesini değiştirmen, böylece hayatını da değiştirmen mümkün. Yarattığın durumu değiştir, bu güç sende...’’ Ve bende öyle yaptım. Hayatımı ve bakış açımı değiştirdim. Nefes sayesinde enerjimi değiştirdikçe kendimi daha mutlu, neşeli, zengin, sağlıklı, enerjik hissetmeye başladım. Öyle hissettikçe evren sanki bana daha çok destek olmaya başladı.
Sayfa 22 - Doğan Kitap
Reklam
590 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Kaliteli romanın yokluğundan bahsedilirse, eleştirim her daim okuradır. Eğer kaliteli okur kitlesi varsa iyi yazarların çıkması işten bile değildir. Zira yazar ne kadar kaliteli olursa olsun kitapların değerleri okuyucu tarafından sahiplenilmezse maalesef yazar tüketilmiş olur. Bir verir, iki verir, üçüncü ürünü vermeye şevki kalmaz. Burada önemli
İstanbul Hatırası
İstanbul HatırasıAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201935,3bin okunma
Hayır Diyebilmek...
"O iğrenç şeyi yemeyeceksin herhalde Özge!" Özge elindeki kahverengileşmiş patateslere baktı. Gerçekten de yenecek gibi değildi ama daha önceki günlerde aldıkları da bunlardan farklı değildi ki. Kantinci her zaman ona kenarda beklettiği sandviçlerden verirdi zaten. Özge de hiç ses çıkarmadan alır, yemeye çalışırdı. Yine de arkadaşına
Haydar: "Üşüdün mü? Titriyorsun." Armağan: "Bütün bunların yaşanması gerekiyor muydu, ha?" Haydar: "Bana neden kızdığını söyle Armağan." Armağan: "Çünkü o zavallı kızın canını yaktın." Haydar: "Canını yakmak için ne yaptım?" Armağan: "Onu bu gece neden yalnız bıraktın, ha?
Haydar: "Üşüdün mü? Titriyorsun." Armağan: "Bütün bunların yaşanması gerekiyor muydu, ha?" Haydar: "Bana neden kızdığını söyle armağan." Armağan: "Çünkü o zavallı kızın canını yaktın." Haydar: "Canını yakmak için ne yaptım?" Armağan: "Onu bu gece neden yalnız bıraktın, ha?
Reklam
Devletin Ve Tanrı\'nın Hata Payı
Ege'nin mavi boyalı kapılarının iki yanında davetsizce açmış akşam sefaları gibisin. Öylesine yakışıyordun aslında hayata, öyle doğal duruyordun bulunduğun her yerde.. Ve insanlar, yılanlar akrepler girmesin diye maviye boyar evlerinin kapılarını buralarda. Ama en çok yılanlar girmesin diye. Ve Ezidiler'de mavi bir tabudur. Mavi giymezler,
kırlangıçlar
“Yarın öldüğümüz zaman birisi bize sorsa: ‘Dünyada neler gördünüz?’ dese herhalde verecek cevap bulamayız. Koşmaktan görmeye vaktimiz olmuyor ki…” Dişi, gözlerinin içi buğulanarak: “Ah,” dedi, “tıpkı benim gibi düşünüyorsun.” Erkek cevap verdi: “Zaten seni burada tek başına görünce benim gibi düşündüğünü anlamıştım. Doğru değil
1933 - Varlık, s. 40, 01.03.1935Kitabı okuyacak
Her aşkın sonu güzel bitmez Bazı aşkların diyeti kandır....
Metin sefanın asker arkadaşıydı aynı durakta taksi şoförlüğü yapıyordular duraklarının karşısında bayan kuaförü vardı ve sevgi burada çalışan kızlardan biriydi Metin sevgiye tutulmuştu daha ilk gördüğü günden itibaren aşık olmuştu fakat bu aşkı kendinden başka kimseye söyleyemedi Günler birbirini kovalarken sefa metine aksam konuşalım kardeşim
397 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.