Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Eski dillerin galiba hepsinde “şehir” anlamına gelen kelime ile “devlet” ya da “egemenlik erki” anlamına gelen kelime aynı. Yunanca pólis esasen şehir (daha doğrusu “müstahkem yer”) demek iken devlet anlamını kazanmış; “devlet yönetme sanatı” olan politika oradan geliyor. Farsça şehr, şah ile aynı kökten: krallık anlamında. Şahlar Şahı şehinşaha bağlı olan irili ufaklı krallık ya da beylikler için şehr terimi kullanılmış, daha sonra her bir beyliğin idari merkezi de şehr adıyla anılmış. Latince civitas “devlet” ya da “vatandaşlık bağıyla bağlı olunan organizma” demek iken bilhassa Roma kenti için, daha sonra tüm kentler için bu kelime kullanılmış. Fransızca cité, İngilizce city oradan geliyor. Orta Asya Türkçesindeki ülüş sözcüğü de hem şehir, hem ülke anlamında. Almanca ise Stadt (şehir) ile Staat (devlet) kavramlarını imla farkı ile ayırmış. 
Okuyucuya(kitabın tanıtımı sayılır )
Eşsiz olmanızı ne kadar da istiyorum! Ufacık bir kitapla bir dev yaratmak istiyorum. Sözün kısası ölümsüz eylemleri yazmak istiyorum. Sizi olası en harika insan, bir mükemmeliyet mucizesi, eylemlerinizle bir kral yapmak istiyorum, doğuştan bir kral olmasanız bile. Seneca ihtiyatlı bir insan yarattı, Ezop ise kurnaz. Homeros bir savaşçı yarattı, Aristo ise filozof. Tacitus devlet adamı, Castiglione ise saray mensubu yarattı. Bu muhteşem üstatlardan seçtiğim kısımları da kullanarak bir kahraman, evrensel bir dâhi tasarlamayı amaçladım. Bu yüzden diğerlerinin camından ve benim hassas doğamdan oluşan bu cepaynasını yaptım. Bu ayna size bazen keyif verecek; bazen de akıl verecek ve yol gösterecek. Bu aynada olduğunuz ya da olmanız gereken insanı tanıyacaksınız. Bu kitap ne devlet işleri ne de iktisat üzerine yazıldı. Bu kitap bir kendini yönetme politikası, mükemmeliyete doğru yelken açan bir pusula, ve aklıselimin yalnızca birkaç kuralını kullanarak fark yaratma sanatı üzerine. Ben öz yazıyorum ki siz çok şey anlayın. Kelimelerim kısa çünkü konu uzun. Sizi alıkoymayayım; böyle devam edin. (Kitabın ön kapağı) "Hayat deneyimi söz konusu olduğunda Gracian, emsalsiz bir bilgelik ve ileri görüşlülük örneği sergilemektedir.” - Friedrich Nietzsche (Kitanbın arka kapağı) "En sevdiğim yazar; tüm kitaplarını okuduğum, felsefi bir üslubu olan Gracian'dır.” -Arthur Schopenhauer "Sana teşekkür ederim... Gracian'ın Kahraman'ı için.” -Voltaire "Değerli ve incelikli küçük bir kitap. Muhteşem şeyleri barındırdığı konusunda sizi temin edebilirim!” -İspanya Kralı IV. Felipe
Sayfa 20 - Maya kitapKitabı okudu
Reklam
Devlet, Din, Hukuk ve Eğitim
Gerçi devlet istilânın bir ürünüdür ve kazanan grubun yenilene egemen olmasından kaynaklanır, ama salt silâh gücüne dayalı bir devlet de uzun ömürlü olamaz. Çünkü insan doğası zora ve baskıya karşı inatla direnme eğilimindedir. Bu nedenle, barış dönemlerinde de toplumları yönetme sanatı gelişmiş, devlet gücünün dolaylı ve hissettirilmeden uygulanabileceği çeşitli üstyapı kurumlan oluşturulmuştur, Bunlar arasında, aile, okul ve dinsel kurumlar sayılabilir. Bu kurumlar, bireyin kendi toplumuna bağlılık geliştirmesini ve onunla gurur duyabilmesini sağlamıştır. Bunun yanı sıra, egemen azınlık kendi gücünü giderek yasal bir sisteme dönüştürmüş, böylece hem kendi gücünü pekiştirmiş, hem de kendisine bağlı olan halka düzen ve güvenlik sağlamıştır. Yasalar, sağladığı haklarla, vatandaşların bunları kabul etmesini ve devlete bağlanmasını kolaylaştırmıştır.
Devlet yönetme sanatı
İşe yarar etkili bir çare de ele geçirenlerin o bölgeye yerleşmeleridir. Bu yol daha güvenli daha sürekli bir hükümranlık sağlar. Türk’lerin yaptığı da buydu...
Sayfa 13 - Oda roman yayınları 3. Baskı
... insan doğası zora ve baskıya karşı inatla direnme eğilimindedir. Bu nedenle, barış dönemlerinde de toplumları yönetme sanatı gelişmiş, devlet gücünün dolaylı ve hissettirilmeden uygulanabileceği çeşitli üstyapı kurumları oluşturulmuştur. Bunlar arasında aile, okul ve dinsel kurumlar sayılabilir. Bu kurumlar, bireyin kendi toplumuna bağlılık geliştirmesini ve onunla gurur duyabilmesini sağlamıştır. Bunun yanı sıra, egemen azınlık kendi gücünü giderek yasal bir sisteme dönüştürmüş, böylece hem kendi gücünü pekiştirmiş, hem de kendisine bağlı olan halka düzen ve güvenlik sağlamıştır.
Hintliler, Machiavelli’den yüzlece sene önce, vezir Kautilya’nın Arthaşâstra adlı eseri sayesinde (M.Ö.3.yüzyıl), devlet yönetme, politika ve askerlik sanatı üzerine ne kadar bilgili ve deneyimli olduklarını kanıtlamışlardır. Ancak Arthaşâstra çok ciddi ve ağır bir kitaptır. Genç kral adaylarına daha eğlenceli ve pratik bir yöntemle devlet yönetmeyi öğretmek gereksinimi vardı. İşte bu nedenle politika sanatını masalların içinde yoğurup fabl türünü yarattılar ve sonraki yüzyıllar içinde sadece Hindistan’ı değil tüm dünyayı etkilediler. Hitopadeşa bunlardan biridir; bu eser bir tür “yöneticinin el kitabı” dır. İnsanlara eğlenceli yoldan, yaşam sürdürme, ülke yönetme, savaşma, barışma, dost edinme gibi konularda bilgi verir, onları bilinçlendirir. Bu eserin bugün bile işlevi kaybolmuş değildir. Tüm siyasetçilere önerilecek bir kitaptır.
Önsöz | TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI
81 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.