Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
2023~Şubat
"Okumak obsesif bir eylemdir öte yandan. Okumaya düşkün hemen herkesin kendine göre bir ritüeli vardır, önerilenler dışında çoğu zaman farkında bile olmadığı güdülerle kitap seçer"Ayfer
288 syf.
·
Puan vermedi
Aslında çok da bize uzak olmayan bir yazar . Kendinin şiirlerini ünlülerin seslendirmesiyle tanıyoruz çoğumuz. Hakkında bildiğimiz tek şey istanbulda köpeğiyle yaşadığı . Kitap klasik bir aşk yalan aldatmaca romanı, farklı olan şiirler, ben şahsen didem madak şiirlerine benzettim kalemini . Neyse de çok sevdim . Birini pencere kenarına çiçek koyacak kadar sevmekten bahsediyor, Sonra mektup yazacak kadar çok sev diyor Unuttuğumuz köşeye attığımız ufak şeylere kocaman anlamlar yüklüyor. Şiirlerini dinlerseniz o ufak detaylar çok hoşunuza gidecek .. Neyse ufak bir alıntı bırakalım. Keyifli okumalar. "Uzayan kısalan saçlardan, sana ait olmayan anlardan, gitmediğin yollardan yorulmadın mı? canım, birini pencere kenarına çiçek koyacak kadar sevmek lazım. his boşluğu ve iç burkulması diye bir şey varmış. çok sevince anladım. hayat, o evde yerin yok diyor. yerini bil. evdeki ve sokaktaki tüm savaşları kaybettiğim yerdeyim. hala güzel olduğunu bilmeden, güzel duranı seviyorum. ellerini takip ediyorum, hala. elin ısısıyla kalbin ısısı birbirine ne yakınmış. kalp sıkışıyor, el buz. yüzümü yağmura uzatsam geçecek diyorum. geçmiyor. ev buz. anlamaktan yoruldum. sarılmaktan. sen, o evde - sarılmaktan korkanların en uzağında dur, olur mu? öyle birine aşık ol ki, her şeyi unut. dans etmeyi hatırla. birini pencere kenarına çiçek koyacak kadar sev
Birini Pencere Kenarına Çiçek Koyacak Kadar Sevmek Lazım
Birini Pencere Kenarına Çiçek Koyacak Kadar Sevmek LazımKemal Hamamcıoğlu · Doğan Kitap · 2017883 okunma
Reklam
245 syf.
7/10 puan verdi
·
3 saatte okudu
"Unutmaya çalışma çalıştıkça daha çok hatırlayacaksın.." diyordu,yazar... Nitekim bu kitabında 41 hikayeden derleme bir anlatımı sergiliyordu,yazar..41 hikayenin hemen hemen hepsinin giriş sağ üst kısmında başka üstadlarımıza ait alıntıları okuyordum. Bu birçok yazarımız için gurur kaynağı,elbette.. Lâkin beni rahatsız eden bu değil, yazarın kendine özgü zirve dizelerin eksikliğini yaşarken: sanki öğretmenlerimizin okul çağlarında bizlere atasözü ya da deyim verdiklerinde konu hakkinda kompozisyon yazmamızı ister gibi yazarımızın da Üstadlarımızın cümlelerini açıklayıcı hikayeler yazması oluyordu. Cahit Zarifoğlu,Didem Madak, Birhan Keskin ve daha bir cok Üstadlarımızın dizeleri yer alıyordu, birçok hikayenin sol üst köşesinde. Hepsi de imrenek,severek okuduğum yazarlar, aşık olduğum yazarlar... Onların dizelerini görmek beni elbette mutlu eder ama bu şekilde değil... Her okur iç dünyasında o dizelere sarılıp biraz öksüz,biraz da yetim misâlı kendi yalnızlığını muhakkak yaşar.Yazarın daha önce okuduğum "Bir Adam Girdi Şehre Koşarak" adlı kitabı kalbime nakış nakış işlerken,bu kitabı ise malesef beni hüsrana uğratıyordu. Okumayı seven biri olarak yine de bir başka kitabınızda görüşmek dileğiyle.. kimbilir belki oda daha önceki kitabınız gibi kalbime nakış nakış işlenir. Keyifli okumalar dileğiyle...
Beni Onlara Verme
Beni Onlara VermeTarık Tufan · Profil Yayıncılık · 20174,746 okunma
76 syf.
·
Puan vermedi
Yaptığım ilk kitap incelenmesi bu yüzden sürçülisan edersem affola. Okuduğum her sayfada altını çizdiğim bir kaç satır mutlaka var . Bir çok yerinde takılıp tekrar tekrar okuduğum anlamsız bir kaç kelimenin bir araya gelerek bir anlam şöleni oluşturmasının tadını çıkardım . Kitapta bir çok konuda bir çok duyguya dokunacak yerler var. Kelimeleri bir zanaatkar özeniyle bir inci gibi gibi dizmiş mısralara. O kadar muntazam ve o kadar anlamlı cümleler. Bir duygu rüzgarı alıp götürüyor sizi okurken . İnsan her bir mısrada hissediyor içinde kabaran duyguları. Ben okurken çokça heyecanlanmıştım ve hiç bitmesin istemiştim ama aynı zamanda suya hasret kalmış biri gibi okumadan da duramıyorum. Bir kitap eleştirisi yapabilecek yetkinlikte olduğumu düşünmüyorum ama uygulamanın kendi içinde bazı kuralları olduğu için bir kaç kitap hakkında bir şeyler yazmam gerektiği için bende en azından beğendiğim kitaplar hakkında beğenimi sunmak istedim. Okuyan herkese iyi okumalar dilerim
Ah'lar Ağacı
Ah'lar AğacıDidem Madak · Metis Yayıncılık · 202121bin okunma
Okudum Bitti ve kitap hakkında yorumum
Sayın Didem Madak, retçidir, itirazcıdır.İsmine gözlerim aşina fakat yazdıklarına ilk dokunuşum, şiir kitabını bitirdikten sonra ise hayatını araştırınca ruhuna ilk tanık olduğum zorluk dolu bir yaşamı öğrenişim. Şiirlerinde büyümeyen bir çocuk, bazen asi bir genç kız, bazen sonsuz bir ev hapsi içinde yaşayan bir kadın, inancı defalarca sarsılmış bir kalp çarpışı gibi adeta her bir şiirinde ki satırlara çarpa çarpa vurmuş hayal kırıklığını, yansıttığını hissettim bu seçtiği kelimeler de... Koskoca bir ömürün yaşanmışlıklarını, duygularını bir kitaba sığdırmaya çalışmak ya da sığdıramamak...
72 syf.
7/10 puan verdi
·
20 saatte okudu
Sayfa sayısı 68, türü şiir. Şairin ilk şiir kitabı. Kitap 18 şiirden oluşuyor. Şiirlerde üstü kapalı anlam da var, su gibi akıp giden diziler de var. En önemlisi gerçekçilik. Okurken o dizenin gerçek olduğunu anlayabiliyoruz. Didem Madak, yazdıklarını hissettiriyor. Şiirler hakkında o kadar derin duygular hissediyorum ki, gerçekten cümleleştirmekte zorlanıyorum. Didem Madak'ın şiirlerinde, aşkı, romantizmi, kadınsılığı görebiliyoruz. Çok naif bir kadın, şiirlerinde o naifliği hissedebiliyoruz. Tanrı - inanış imgesi, aşk imgesi, anne imgesi, baba imgesi ve kedi imgesi oldukça fazla. Şairin çocuk anıları ve bugünkü yaşamı şiirlerde iç içe. Annesi Füsun, babası, kardeşi Işıl ve kendisi şiirlerde. Yine şiirlerinde yoğun bir hüzün var. Kaybolup giden bir hayat, gerçek ve değişmez bir hayat, bir çaresizlik var. Annesine karşı duyduğu yoğun bir özlem var. Şiirlerinde yaşam ve ölüm hep yanana. Didem Madak, 41 yıllık hayatına nice acıları sığdırmış, nice hüznü sığdırmış. Yüreğimize dokunabilmesinin sebebi belki de bu yaşanmışlık. Bu kitabı, Didem Madak'ın en az Ah'lar Ağacı kitabı kadar sevdim. Her bir şiiri birbirinden güzel, her bir dizesi insanın kalbine işliyor, okurken bazı yerlerde içim cız etti. Sizlere de okumanızı tavsiye ederim. Keyifli okumalar, kitaplı günler...
Grapon Kâğıtları
Grapon KâğıtlarıDidem Madak · Metis Yayıncılık · 201214bin okunma
Reklam
72 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Didem Madak'tan okuduğum ikinci eser olan "Grapon Kâğıtları" hakkında konuşmak için geldim bugün. Didem Madak bu eserinde daha çok 'anne özlemi' üzerinde durmuştu. Birini -çok sevdiğin birini- kaybetme duygusunu gerçekten çok iyi geçirmişti. Belki gerçekten annesini kaybettiği içindir belki de bu konuda başarılı olduğu içindir bilmiyorum. Ama bir şey söylemem gerekiyor; ben bu kitabı Ahlar Ağacı'na nazaran daha az sevdim. Nedenini çok bilmiyorum ama Ahlar Ağacı bana daha çok hitap etmişti. Belki de bu kitabı çok şiir okumak istediğim bir zaman okumadığım içindir. Kısacası kitabı tavsiye ederim güzel bir şiir kitabıydı.
Grapon Kâğıtları
Grapon KâğıtlarıDidem Madak · Metis Yayıncılık · 201214bin okunma
114 syf.
9/10 puan verdi
128 dikişli şiir..
Türkçe kitaplar okumaya başladığında Nilgün Marmara şiirlerini keşfetmiştim. Hep olduğu gibi birinin her kitabını beğendiğimde kendimden bir şeyler bulmuşumdur. Sonradan trajik hayatı hakkında okuduğumda Sylvia Plath dan etkilendiğini öğrendim. Sonra tabiki Sylvia Plath okumaya başladım. Bu 2 kadını birleştiren trajik sondan etkilendim. Bu tarz şiirler ararken önüme Didem Madak çıktı. O kadar hoşuma gitti ki şiirleri. Derin ve hüzün ve melankoli en güzel şekilde ifade edilmiş. Ve anladım bu kadınları birleştiren değer çok güclü olmalarına rağmen çok melankolik olmaları. Hayatla dalga geçecek kadar.. Bundandır bu 3 kadından kendimde bir şey buluşum.. Kitap yayınlanmadan önce vefat ettiği için kitapta son 4 şiiri ve son şiiri olan "128 dikişli şiir" yer almış.. Kaliteli şiir sevenlerin beğeneceği türden bir kitap.. Bu mısralar her şeyi özetliyor: "Hiçbir acının gücü sigaramın ateşini söndürmeye yetmeyecek."
Pulbiber Mahallesi
Pulbiber MahallesiDidem Madak · Metis Yayıncılık · 20079,1bin okunma
114 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Okuduğum diğer iki şiir kitabından sonra bu kitabı da gene içerik olarak ölüm, hüzün ve anne özlemi temalarını işlemiş. Kitabı bitirdiğimde hüzünlü hissettim. Şiir kitaplarını okudukça, yaşamı hakkında bilgi sahibi oldukça şairin erken kaybı daha da üzüntü veriyor. İçten ve naif bir dille hayatını anlattığı şiirleri muazzam. Zamanla tekrar tekrar okunabilecek şiir kitaplarından bana göre.
Pulbiber Mahallesi
Pulbiber MahallesiDidem Madak · Metis Yayıncılık · 20079,1bin okunma
72 syf.
·
Puan vermedi
Genç yaşta hayatını kaybeden şairin ilk kitabı; Grapon Kağıtları. Satırları okurken ölümüyle birlikte bu satırlara bir yenisinin eklenmeyeceğini bilmek ne acı. Sayfalara dökülmeyen ve içinde sakladığı onca satırla herkes gibi göçüp gitti. Ahlar Ağacı, Pulbiber Mahellesi ve Grapon Kağıtları, bu üç kitabı dışında başka kitabı yoktur ve o kendi deyimiyle " Anlatarak bitiriyorum hayatımı, bilmiyorum başka nasıl bitirilir bir hayat." anlatarak bitirmiştir.Her şiirin bir anısı olduğunu söyleyen şair, belki de konuşamadıklarını bağırmıştır şiirlerinde. Hatta bu sebeple kızına; " Canım kızım,cehaletimden şair oldum... Annesizlikten ... Sen sakın şair olma!" demiş. Kim bilir?. Hayatı hakkında okuduğumuz ve bildiğimiz her şeyi tek bir kelimeye sığdırabiliriz aslında " acı". Hayatını biraz araştırdıktan sonra daha iyi anlıyorsunuz şiirlerini. Şiir severlere tavsiyemdir. İyi okumalar...
Grapon Kâğıtları
Grapon KâğıtlarıDidem Madak · Metis Yayıncılık · 201214bin okunma
Reklam
72 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Madak'ın her şiiri yaşanmış bir anısı olduğu için şiirlerini okumadan önce hayatı hakkında bilgi sahibi olmak faydalı olacaktır kanaatindeyim. "Grapon Kağıtları" ilk kitabı olup, İnkılâp Kitabevi şiir ödülünü kazanmış.
Grapon Kâğıtları
Grapon KâğıtlarıDidem Madak · Metis Yayıncılık · 201214bin okunma
72 syf.
·
Puan vermedi
Son zamanlarda okuduğum en iyi şeydi. Kelimenin tam anlamıyla en iyisiydi. Grapon Kağıtları, Didem Madak’ın yazmış olduğu ilk şiir kitabıdır. Daha önceden bir yerde duymuştum ve o zamandan beri okuma listem içerisinde yer alıyordu fakat ben bir hikaye kitabı olduğunu düşünüyordum. Kitabı okumaya başlamamla birlikte yazarın ne kadar mutsuz ve özlem dolu olduğunu fark ediyorsunuz. Özellikle ailesinden bahsedişiyle de yaşadıklarını merak etmemeniz elde değil. Hatta şunu söylemek isterim ki normalde şiirle arası çok iyi olan bir insan değilim. Fakat yazarın dili ustaca kullanışı satırlar arasında kayıp gitmeme sebep oldu. Bu yüzden ve yaşadıklarını dizelere aktarışı ve bu aktarıştaki kullandığı üslup beni büyüledi. Diğer kitaplarını almak için sabırsızlanıyorum. Yazarın zaten şiirlerinde kendini, ruhsal değişimlerini ve hayatında olan, olmayan insanları aktarış biçiminden yaşamını da merak ediyorsunuz. Ama bir kitabı okurken bence en büyük başarı eğer yazarın kim olduğunu bilmiyorsak onun kendi yaşamı hakkında bizi meraka sevk etmesidir diye düşünüyorum. Didem Madak bende tam olarak bu etkiyi yarattı. O kendisini tanımam için bir kapı araladı ve o kapıyı öyle bir güzellikte araladı ki ben kendisini tanımak için çaba sarf ettim. Ve buna değdi. Kendisini okurken kendimle bağdaştırmış olduğum birçok nokta olmakla birlikte iyi ki yazmış ve hayatıma onu, bu güzel insanı da dahil etmişim diye seviniyorum. İyi ki vardın ve şiirlerinle hala var olmaya devam ediyorsun Didem Madak!
Grapon Kâğıtları
Grapon KâğıtlarıDidem Madak · Metis Yayıncılık · 201214bin okunma
86 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.