Sonradan kaybolan sevgilisiyle bu şehirde karşılaştı, müthiş bir coşku, bir haz sardı bedenini burada. İlk kez bu şehirde ruhunu, canını, bedenini açtı sevginin ve sevmenin soluğuna, seven eller, parmaklar ilk kez bu şehirde dolaştı teninin üzerinde. Bu şehirde kendini tanıdı, köklerine döndü. İlk kez bu şehirde sonsuz bir korku düştü yüreğine, o koca kalabalık içinde yalnızlığını hissetti ilk kez, korkunun soğuk soluğu defalarca titretti bedenini. Geceleri,'bu şehrin bulvarları ve caddelerinde lambaların ışıkları altında parıldayan yağmur damlaları gibi yeni düşünceler, sezgiler sardı yüreğini. Bu şehirdeki okulun küçük yurt odasında, lambanın ölgün ışığı altında sayfa üstüne sayfa, dergi, üstüne dergi, kitap üstüne kitap okudu ve yeni düşünceler, görüşler öğrendi. Bu şehirde yeni insanlar, yeni bir toplum, yeni bir dil, yeni bir kültürle tanıştı. Bu şehirde ona çizilen yolu, varlığını, birikimini yenilerle karşılaştırdı ve şimdi sona yaklaşan yolu seçerek orada yürümeye başladı.