Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yalnızlık
Geçici bir süreliğine de olsa "her şeyden uzaklaşmak" için yalnız kalmayı istemek de hoş görülebilir. Oysa kişi katıldığı bir partide dinlenmek ya da kaçış yöntemi olarak değil de sadece keyfini çıkartmak için yalnız kalmak istediğini söylerse insanlar onda bir tuhaflık olduğunu, dışlanmışlara özgü bir aura ile dolaştığını ya da bir tür hastalığa yakalandığını düşünürlerdi. Bir kimse zamanının çoğunu yalnız geçiriyorsa insanlar onun başarısız olduğunu düşünme eğilimindedirler, çünkü akılları, bir insanın yalnız kalmayı seçebileceğini almaz.
Yaralı gururum ve kırık kalbimle ortalıkta sokak köpekleri gibi amaçsız dolaşıyorum. Kaybedilmiş umudun, yoksullara ve dışlanmışlara yönelik umutların simgesi haline gelmiş merhum kahramana adaklar sunulan bir mabet burası. Zaferin ve barışın kahramanın üzerine infial sağanağının yağdığı, zaferin kirli bir numaradan, barışın ise teslimiyetten ibaret olduğunun ortaya çıktığı yer de burası.
Reklam
Geçici bir süreliğine de olsa "her şeyden uzaklaşmak" için yalnız kalmayı istemek de hoş görülebilir. Ama kişi katıldığı bir partide dinlenme ya da kaçış yöntemi olarak değil de sadece keyfini çıkarmak için yalnız kalmak istediğini söylerse insanlar onda bir tuhaflık olduğunu, dışlanmışlara özgü bir aurayla dolaştığını ya da bir tür hastalığa yakalandığını düşünürlerdi. Ve eğer bir kimse zamanının çoğunu yalnız geçiriyorsa insanlar onun başarısız olduğunu düşünme eğilimindedirler, çünkü akılları yalnız kalmayı seçebileceğini almaz.
Dışlanmışlara dair :
Sürüden dışlananlardan söz ediyorduk. Yüzyıllar boyunca, Papa ve İmparator erk için giriştikleri savaşlarda birbirlerini parçalarken, dışlanmışlar gerçek cüzamlılar gibi kıyıda yaşamayı sürdürdüler; cüzamlılar,bunların, bu olağanüstü meseli anlayabilmemiz için Tanrının düzenlediği bir simgesinden başka bir şey değildir;böylece, 'cüzamlı'
Sayfa 289
Mor Biletli, Kostak Delikanlı Ece!
Sanayileşme/kentleşme sürecinin ürettiği yeni düşünsel, toplumsal, tinsel beklentiler yazarların, şairlerin, sanatçıların vurguyu bireye yapmasını zorlamıştır önce de belirttiğim gi­bi. Farklı'nın, öteki'nin keşfi ve dillendirilmesi de bu süreç içinde mümkün olmuştur. Ece Ayhan, Devlet ve Tabiat' ta en keskin ve yetkin düzeyine
Sayfa 90 - İşKitabı okudu
Holger Palmergen'in, kızı ona gönderirken söylediği bir sözü hatırlıyordu: Herkese bir şans verilmelidir.Aldığı İslami terbiyeyi düşündü, dışlanmışlara yardım etmek tanrısal bir görevdi.Aslına bakılırsa o, tanrıya inanmazdı, on yaşından beri bir kez olsun camiye gitmemişti ama Lisabeth Salander onun gözünde yardım ve desteğe ihtiyacı olan biriydi.
Reklam
Toplum 1917 isyancılarını kurşuna dizmekle alçalmıştı. Onları yeniden saygınlıklarına kavuşturmakla ikinci kez alçalıyor - ve bu arada onları kesin olarak alçaltıyor, çünkü, sonuçta, şerefsizlik alanında ölmüş olanların elbette orada kalmak haklarıdır ve onlar şeref alanında diriltilmezler; bu, onların mezarlarına tükürmek anlamına gelir (onları bugün saygınlıklarına kavuşturanların zamanlarında onları kurşuna dizebileceklerini hesaba katmadan). İşte kurbanlardan, kurban olarak sahip oldukları ahlâksal üstünlükten böyle kurtuluyor insanlar ve bu kurbanların öç alma hakları ellerinden alınıyor (onları gizlice suçlu saymaya devam ederek). İsyancılara, başkaldıranlara, toplumdan dışlanmışlara lanetli olma payının ayrıcalığını elde tutalım. Cellatların itiraf ve pişmanlık gibi mizansenlerle onların yerlerini zorbalıkla ele geçirmelerine izin vermeyelim. Kilise ve Engizisyon kurbanları söz konusu olduğunda aynı senaryo söz konusu: O işkence, şantaj, terör şekillerinin artık ortadan kalktığı izlenimi uyandırılıyor, oysa bunların başka şekilleri, daha evrensel olanları, daha etkili olanları geliştiriliyor ki bunların tartışma konusu yapılabilecekleri bile düşlenmiyor. Pinochet, Papon, Saddam, Miloseviç, “uluslararası topluluk”a paralı askerlik yapmış tüm bu insanlar: Bu topluluk için onları açıkça kınamak olanaksız, bu topluluk onları ancak az çok hileli davaların gerisinde atlatabilir. Ve bu topluluk onları gizlice masum saymaya devam ediyor, tıpkı kurbanları gizlice suçlu saymaya devam ettiği gibi.
Sayfa 230 - İkinci kitap Cool Anılar IV (1995-2000)Kitabı okudu
"Ben hayatımı, toplumdan dışlanmışlara ikinci -üçüncü- bir şans vermeye adadım. Kaç kişinin hayatının, yaptıkları basit bir hatanın, kimse el uzatmadığı hatta sadece bir saatliğine destek olmadığı için, kontrollerinin dışında katlanarak çığ gibi büyümesiyle raydan çıktığını bilsen şaşardın."
"söylediği bir sözü hatırlıyordu : Herkese bir şans verilmelidir. Aldığı İslami terbiyeyi düşündü, dışlanmışlara yardım etmek tanrısal bir görevdi."
Pegasus YayınlarıKitabı okudu
37 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.