Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Bilesin kavuşmak yok İslamlıkta / kavuşan kısmı ancak gavurdur!" diyor şair.. Sevgiliden ayrılmak bir iman teslimiyetidir belki de...
ATSIZ'DA DİL VE EDEBİYAT Dil: Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu olan ve bitirme tezini, Osmanlı döneminde sade Türkçe akımının öncülerinden Edirneli Nazmi'nin Dîvân-ı Türkî-i Basît'i üzerinde yapan Atsız'ın dil konusundan uzak kalmayacağı ve bu konuya sık sık temas edeceği açıktır. Onun, Türkçe konusundaki düşüncelerine
Reklam
Abbasîler iktidara dinî bir hareket sonunda geldiler. İktidarlarının dinî görünüşünü ortaya koymaya çalışarak halkın sevgilerini korumağa gayret sarfettiler. Başlangıçta din adamlarını ve fakihleri hoş tutmaları ve en azından halk arasında dinî kaidelere saygı gösterme hususunda ısrar etmeleri dikkati çekmektedir. Bir Arap tarihçisi şöyle demektedir: "Bu hanedan dinî ve dünyevî kudretin birleştirildiği bir siyaset ile dünyayı idare etti; insanların iyileri ve dindarları dinî hislerle, diğerleri ise korku ile onlara itaat ediyordu." Dinî teşkilât, Arap birliğinin parçalanmasıyla açılan gediği kapatıyor ve halkın sosyal ve etnik ayrılıklarını birleştirmeye hizmet ediyordu. Cemiyetin ve saltanatın dinî karakteri üzerindeki ısrar, sık sık ikiyüzlülük ithamlarına yol açmıştır. Bir şâir şöyle diyor: "İnşallah Mervânoğulları'nın zulmü ve adaletsizliği bize geri döner ve Abbâsoğulları'nın hakkaniyetli idaresi cehenneme gider.”
Sayfa 119
128 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
Katalan yazar Eva Baltasar’ın ilk romanı Permafrost. Yazar aslında şiir kitaplarıyla pek çok ödül almış bir şair. İlk romanı ile de dikkatleri üzerine çekmeyi başarmış. Permafrost jeolojide donmuş toprak katmanı olarak tanımlanıyor. Metni okuduğunuzda yazarın neden bu kelimeyi seçtiğini anlıyorsunuz. Diyor ki kendisi de: “Hayat böyle bir şey işte, bizi çevreleyen ve kuşatan yabani bir varlık. Permafrost.” Başkarakterimiz zamanda sıçramalarla kendi hayatını anlatmaya başlıyor okuyucuya. Cinsel yönelimini, bir evlat ve kız kardeş olmayı, teyze ve sevgili olmayı, kısacası hayatta aldığı rolleri kendisini sarmalayan katmanlarla tane tane anlatıyor. Tüm bu sarmalamalarla gelen aidiyetsizlik hissini edebiyata sığınarak atlatmaya çalışan, donmuş toprağının altında yaşam mücadelesi veren yazar, bizleri de tanık kılıyor sorgulamalarına. Yazarın üslubu çok yalın. Böyle yalın metinlerin bu kadar güçlü olmasını çok seviyorum ben. Gücünü filtresizliğinden alan, bir şey anlatma kaygısına girmeden sanki bir iç dökme gibi kaleme alınmış harika bir metin. Radarınıza girdiyse metne bir şans vermelisiniz.
Permafrost
PermafrostEva Baltasar · Can Yayınları · 202434 okunma
Şair diyor ki: Yarısı Müslüman, yarısı Budist olan bir toplumda Müslümanlar ölen birine saygı amacıyla cenazesini törenle yıkar, gusleder, hatta daha bir aziz kılmak için zemzemle yıkarlar cenazeyi. Budistler de cenazeyi yakıp külünü savurarak saygılarını göstermiş, cenazeyi aziz kılmış olurlar. İşte böyle bir toplumda öylesine sevil ki, Müslümanlar cenaze törenine katılıp onu zemzemle yıkamayı arzulasınlar; Budistler de seni kendilerinden biri gibi kabul ederek cenazeni yakıp külünü savurmak istesinler!
Sayfa 20 - Kevser YayınlarıKitabı okudu
"Bir kavuşmak kırk hasreti alnından vururmuş” diyor ya şair; Sen geri gelsen ne çok sevaba girerdik birlikte…
Reklam
(...)Bize sıcacık kalpler ve soğukkanlı kafalar lazım. İyiyi kötüden ayırmak için sıcak bir gönül;hata yapmamak, düşüncesizce hareket etmemek için serikanlı bir kafa.... Hüküm vermek için aklınızı serin, gönlünüzü sıcak tutun. Şu anda benzer sıkıntı ve zorluklara karşı karşıya kalarak halkına seslenmiş bir şairin hikayesi aklıma geliyor.Şair o an şöyle diyor:Köle mi olacaksınız,özgür mü olacaksınız? Şair konuşmasını bir yeminle bitiriyor,ben de şimdi öyle yapacağım. Her şey Kadir olan Allah'a and olsun ki asla köle olmayacağız
Sayfa 36 - KetebeKitabı okudu
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.