DK) Filozoflar Meclisi, Eximenus <ya da Ksenophanes> dedi ki: Tanrı her şeyi sözle yarattı. Onlara "Ol!" dedi, oldular, ekleyip birleştirdiği diğer dört öğe (toprak, su, hava, ateş) gibi, ve düşmanlar birbirine karıştı. Nitekim görüyoruz ki ateş suya düşman, su ateşe, bu ikisi de toprakla havaya. Yine de Tanrı onları barış içinde bir araya getirdi, ki artık dost olsunlar. Böylelikle, her şey bu dört öğeden yaratıldı, gökyüzü, taht, melekler, Güneş, Ay, yıldızlar, yer, deniz ve içindeki her şey. Bütün bunlar çeşit çeşit, benzer değil, ve Tanrı bunların doğasını değişik değişik yaptı, yaratıklar gibi
s.61
BARBAROS'tan DÜŞMAN!
Olursa ne olur?
İlk yurtdışı seyahatimi gençlik yıllarımda Tunus'a yaptım. Roma İmparatorluğu'na kafa tutan Kartaca şehir devleti ve dünyaca ünlü beyaz kumsalları inanılmazdı. Allah'ın Lütf'u kumsaldaki her bir kum taneciği tuz misali bembeyazdı.
Tunus sokaklarında âvâre, meraklı bir turist olarak
Her gece dualarım
Bitmedi rüyalarım mutlu sonla
Ağlama, ben ağlarım
Can bulur mu toprağım gözyaşında?
Kim anlar derdimi?
Biz olduk hem dost hem düşman
Hep kal düşlerimde
Kâbuslarımda benimle yan...
~ Canozan ~
herkesle düşüp kalkar erdemli kalabilirsen unutmayabilirsen halkı kırallarla gezerken
dost da düşman da incitemezse seni
ne küçümser ne büyültürsen çevreni
her saatin her dakkasına
emeğini katarsan hakçasına
herşeyiyle dünya önüne serilir
üstelik oğlum adam oldun demektir
Halbuki ben faşist değilim. Ben yalnız Türkçüyüm. Türk tarihinin içinde yüzüyorum. Diyebilirim ki her günüm 27 asrın içinde geçiyor. Bize kimin dost, kimin düşman olduğunu biliyorum. Onun için de hiçbir yabancı milleti sevmiyorum. Fakat bu duydu bazı milletlerin bazı meziyetlerini görmeme engel değildir. Çünkü sevgi başka şeydir, takdir başka şey…
Güzel ahlak, anlaşıp birleşerek birbirimize Allahu Teala için sevmeyi; kötü ahlak ise düşman olmayı, birbirimizi çekemediğimiz bir atmosferi ve nihayet birbirine sırtımızı çevirdiğimiz bir nizamı ortaya çıkartmaz mı?
Kaç yol ağlamaklı oluyorum geceleri...
Nasıl da almış aklımı,
Sürmüş, filiz vermiş içimde sevdan,
Dost, düşman söz eder kendi kavlince,
Kınanmak, yiğit başına.
Bu, ne ayıp, ne de yasak,
Öylece bir gerçek, kendi halinde,
Belki,yaşamama sebep...