Kitabı okumazsanız da çok bir şey kaybetmezsiniz ancak Yusuf Atılgan'ın bir diğer ünlü kitabı olan Aylak Adamı okumak isteyebilirsiniz benim gibi. Açıkçası kitabı beğenemedim ince bir kitabın yüzde 89'u cinsel içerikliydi ve kadını cinsel bir figür olarak kullanan bir dili vardı. Zebercet'in canı cehenneme, otel mi genel ev mi öyle bir yerde çalışıyor Silik görünmez bir karakter bunu hazmedemiyor, Ne birisini seviyor değer veriyor ne de aynı şekilde seviyor değer veriliyor. Aslında aradığı cevabın bu olduğunu kitabın sadece son sayfası kayda değer nitelikte iyiydi "Neydi bu? Kulakları mı uğulduyordu? Yoksa ds- şarının, başkalarının bir çağrısı mıydı? Yüzünü buruştur du. Sağdı daha, her şey elindeydi. İpi boynundan çıkara- bilir, bir süre daha bekleyebilir, kaçabilir, karakola gide bilir, konağı yakabilirdi. Dayanılacak gibi değildi bu öz- gürlük. Ayaklarıyla masayı itip aşağıya yuvarladı, bir boşluğa düşerken durdu. Gözleri, ağzı açık, bacakları gerile- rek, çırpınarak sallanırken kollarını kaldırıp başının üstün den ipi tutmaya uğraştı. (Ne oldu? Yapmayı unuttuğu birşeyi mi anımsadı birden? Ya da yeryüzünde tek gerçek değerin kendisine verilmiş bu olağanüstü yaşam armağa nını korumak, her şeye karşın sağ kalmak, direnmek ol- duğunu mu anladı giderayak?.."
Tabi Yusuf Atılgan'ın kitabını yorumlamak bana düşmez ama naçizane fikrim bu şekilde