Kuzey Ay Düğümü Yengeç(çok ince çizgilerde geçen yaşam)
Bu enkarnasyonda, Yengeç Kuzey Düğümü insanı her şeyi çok ciddiye alma eğilimindedir. Geçmiş yaşamlarda "dünyanın yükünü" taşımış olduğundan, bu enkarnasyona da ağır sorumluluklar yüklendiğini hissederek gelmiştir. O, sorumluluk üstlenme arzusunu harekete geçiren insanlara ve durumlara doğru çekilir ve sonunda kendisini çevresindeki
Sayfa 196 - Akaşa
Ortaçağ’ın en büyük İrlandalı düşünürü John Scottus Eriugena Tanrı’yı saf boşluk olarak betimlemiştir. Muhtemelen dünyanın en karizmatik öğretmeni olmayan Eriugena, (söylentiye göre öğrencileri kalemlerini vücuduna saplayarak öldürmüştür onu) yaşlı Mathers gibi terslemeye ve çürütmeye düşkündür. Eriugena’ya göre Tanrı sadece sahip olmadığı özelliklerle tanımlanabilir. İyi, bilge ya da kadir-i mutlak diye tanımlamak, O’nu insani özelliklere indirgemektir ve böylece O’nu yanlış tanımlamaktır. Eriugena, tıpkı Thomas Aquinas gibi, insanlar Tanrı’dan bahsederken, aslında neden bahsettiklerinin bile farkında değildir diyen ateistlere canı gönülden katılırdı.
Reklam
YEŞİL RENKLİ NAMUS GAZI OPERASI «Hasan Âli Yücel, bu hikâyeyi oyun olarak yazmamı önermişti. Hikâyemi Yücel'in anısına adıyorum.» Uvertür Dünyanın tarihi iki milyar dörtyüz milyon yıllık deniliyor. Benim bitmemiş tarihim, şimdilik elli yıllık. Kelebeğin tarihi bir günlük. * Arkeologlar yeraltında yeni bir kent buldular. Bu kentte birçok
calment'in yüz on sekizinci doğum günü onu dünyanın kayıtlı en yaşlı insanı haline getirdi ona bunu nasıl yaptığını sorduğumda "elimden geldiğince her şeyden zevk aldım açık, ahlâklı bir şekilde hareket ettim ve pişmanlık duymadım ben çok şanslıyım" dedi
Sayfa 273 - koridor yay
“Özenti” refleksi ile kendi kültürü dışındaki her türlü farklı kültürü taklit etmeye meraklı bir ergen zihninin kısıtlılıklarının çok ötesinde, kendi kültürünün temellerine vâkıf ama dünyaya da bir o kadar açık zihinlerin, böyle bir iletişim dünyasından nasıl fırsatlar devşirebileceğini hayal edebilmemiz bile zor. Yerel kültür elbette önemlidir;
Sayfa 123Kitabı okudu
gözleri aşkın ve ayrılığın anayurduydu. buğusunu güzel sözlerin emdiği uzun bir günbatımıydı ağzı. bu yüzden bir sızıydı herkesin içinde. başını kaldıran da eğen de aynı umutsuz uzaklıkla dururdu. gülüşü, dağılmış orduları önce toparlar, sonra yeni bir yenilgiye sürerdi. ben, kalbim ağzıma kadar büyümüş, köküne su yürüyen ağaç yaprakları gibi
Sayfa 100 - Kırmızı Kedi Yayınevi / 19. Basım
Reklam
193 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.