Ne güzel şey hatırlamak seni,
yazmak sana dair,
hapiste sırtüstü yatıp seni düşünmek:
filanca gün, falanca yerde söylediğin söz,
kendisi değil
edasındaki dünya ...
Öncelikle kitaba ön yargılı yaklaşmamanız gerektiğini ve hangi yaş grubundan olursanız olun sizi etkileyecek bir hikayesi olduğunu düşünüyorum.
Beş yaşında zeki, hayalperest ve bir o kadar da haylaz bir çocuğun dünyanın acımasızlığını bu küçük yaşında öğrenmesine onun minik kafasına girerek tanık olduğumuz bu kitap, sizi bazen gözlerinizi doldurarak bazen güldürerek bazen ise ikisini aynı anda yaparak kendisine bağlamayı başarıyor.
Çocukların çok güçlü ama bir o kadar da kırılgan varlıklar olduğunu, onları şiddet yerine şefkatle eğitmenin daha etkili olduğunu, yaşantımızdaki sıkıntı veya sorunlarımızı onlara yansıtmamamız gerektiğini ve en önemlisi onlara, onları sevdiğimizi ve değer verdiğimizi hissettirmemiz gerektiğini anlatan bir kitap.
Kitabın otobiyografik bir yanı olduğunu, bazı çocukların bu kitapta anlatılanların beterlerini yaşadıklarını düşünmek insana acı veriyor ve bu dünyanın gerçekten de ne kadar yaşanılmayası bir yer olduğunu gösteriyor.
Okuduğunuz için teşekkür ederim. Dünyayı daha yaşanılası bir yer yapmak üzere iyi okumalar dilerim.
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022232,3bin okunma
Bazı kitaplar var, bir kez okunup kaldırılan. Bazı kitaplar var, ikinci kez okunmak için zaman kollanan. Bazı kitaplar da var sürekli el altında bulundurulan. Canımız sıkıldığında ya da mutlu olduğumuzda açıp birkaç sayfa okunan. Her okunduğunda farklı anlamlar çıkarılan, okundukça zevk alınan, zevk alındıkça okunan. Bir çağlayan gibi insanın