"İnsanlar kendi akıllarına göre kendilerine kisveler biçerler, ben şöyle olmalıyım, böyle yaşamalıyım, diye. Bir de takdîrin onlara biçtiği kisve vardır. Sârâ çok gün görmüş, tecrübe sâhibi olmuş, irâdeli, seciyeli, elhak liyâkatli bir peygamber karısıydı. Fakat hayatta aklın ölçüleri değil, kaderin ölçüleri hâkim olduğunu bilememişti. Bunu geç anladı. Ama anladı."
Sayfa 22 - Kubbealtı Neşriyâtı, 6.baskı, 2016.Kitabı okudu
“Ey mukaddes Kudüs! Davut’un, Süleyman’ın mübarek yurdu, Halid’in fethettiği toprak, Ömer’in merhametiyle ayak bastığı yer! Sen bütün varlığınla ‘biz’sin ve ‘bizim’sin. Dökülmüş temiz sahabe kanıyla tüllenen bahçelerin alevler içinde yanarken, ben hâlâ neden senin koynunda değilim. Sen benim içimdesin, elhak doğrudur, ama ben neden senin içinde değilim. Artık bu ayrılık son bulsun, Ey Sevgili! Zira, hicran ateşinin sızısı derindedir. Bana şevk veren imanım da olmasa, ben ne yapacağım Ey Peygamberler Şehri!”
Sayfa 130 - Çelik YayıneviKitabı okudu
Reklam
" gün kavuşurken köye bir adam geldi ve peygamber olduğunu söyledi. köylüler adama inanmadılar, "ispat et!" dediler. adam karşılarındaki eski suru gösterdi ve "eğer bu duvar konuşur ve benim peygamber olduğumu söylerse inanır mısınız?" diye sordu. köylüler, "elhak, inanırız!" dediler. adam duvara döndü ve elini uzatarak, "konuş ya duvar!" buyurdu. bunun üzerine duvar dile geldi ve şöyle dedi: "bu adam peygamber değildir. Sizi kandırıyor, peygamber değildir."
Gün kavuşurken köye bir adam geldi ve peygamber olduğunu söyledi. Köylüler adama inanmadılar, "İspat et!" dediler. Adam karşılarındaki eski suru gösterdi ve "Eğer bu duvar konuşur ve benim peygamber olduğumu söylerse inanır mısınız?" diye sordu. Köylüler, "Elhak, inanırız!" dediler. Adam duvara döndü ve elini uzatarak, "Konuş ya duvar!" buyurdu. Bunun üzerine duvar dile geldi ve şöyle dedi: "Bu adam peygamber değildir. Sizi kandırıyor. Peygamber değildir."
Gün Kavuşurken Köye Bir Adam Geldi ve Peygamber Olduğunu Söyledi. Köylüler Adama İnanmadılar, "İspat Et!" Dediler. Adam Karşılarındaki Eski Suru Gösterdi ve "Eğer Bu Duvar Konuşur ve Benim Peygamber Olduğumu Söylerse İnanır mısınız?" Diye Sordu. Köylüler, "Elhak, İnanırız!" Dediler. Adam Duvara Döndü ve Elini Uzatarak, "Konuş Ya Duvar!" Buyurdu. Bunun Üzerine Duvar Dile Geldi ve Şöyle Dedi: "Bu Adam Peygamber Değildir. Sizi Kandırıyor. Peygamber Değildir !”
Onun alınteri ile kirlenen mendilini, yaşı başı ondan büyük olan ve onu uzun bir zamandır gözetleyen agabeylerinin, amcalarının yıkaması elhak onurdur. Onun teri insanlık kokar. Onun terinin suladığı çalışma mümbittir. Onu arş gölgeledikten sonra, hangi güneş yakabilir o ipek gölgesini?
Reklam
356 öğeden 341 ile 350 arasındakiler gösteriliyor.