Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hıdırellez Bereket Bayramı
Baharın ve bereketin müjdecisi Hıdırellez bayramınız kutlu olsun. Baba annem ve annemden hatırlarım bu gece Hızır aleyhisselam evimize bereket getirecek diye hazırlık yaparlardı. Boş temiz tertipli bir odaya bereketin elini bassın diye tepsi içinde ekmek pişirilen un, saçını tarasın diye ayna ve tarak bırakırdılar. Ertesi gün unda el izi, ayna ve tarağın yerinin değiştiğini görür bereketi evimize getirdiğine inanılarak mutlu olurduk. Hıdırellez Türklerin tutan duasıydı. Hızır aleyhisselam onu geciktirmeden yetiştiren güçtü. Toprağa, havaya, suya ve ateşe adeta her 6 Mayıs'ta yeniden can verirdi. O yıl hiçbir can aç ve susuz kalmasın diye. Açlık, yokluk nedir bilmezdik. Doğa ile iç içe yaşar onun bir parçası olarak mutlu huzurlu yaşardık. Kendi kadim kültürümüzü terk edip ortadoğunun inanç sömürüsü ve batının emek ve madde sömürüsü kültürlerini benimsediğimiz günden bugüne huzura muhtaç kaldık. Önder Karaçay
248 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Tesadüfen görüp heyecanlandığım ve sonra hemen alıp okuduğum bu eser bizi Antik Çağ'a götürüyor ve dönemin görkemli sofralarının, değerli taşlarının, oya gibi işlenmiş anıtsal mezarların, dev sütunların, detay detay yapılmış muhteşem heykellerin ardındaki "emek sömürüsü" ile yüzleştiriyor. Dönemin şatafatının altında yok edilen emeğin gerçek sahiplerinin öykülerini anlatır. Biz madencilerin, berberlerin, kölelerin, çömlekçilerin , uşakların çiftçilerin, hancıların, kadınların, müzisyenlerin, fahişelerin, aşçıların, hayvanların ve daha birçok sömürülen hayatın gerçek hikâyesini okuyoruz ve bunu mitoloji ile harmanlayarak öğreniyoruz. Ötekilerin, görmezden gelinenlerin, dibine kadar sömrülenlerin ve özgür olmayan emeğin peşine düşüyoruz. Dolayısıyla her şeyi sınıfsal eksende önümüze seriyor kitap. Emek sömürüsü ve ayrıcalıklı sınıfın ihtişamlı yaşamının ardında kaybolan, yok sayılan insanların gerçekliğini yüzümüze çarpıyor. Bizi o sütunların, takıların, heykellerin ihtişamından sıyırıp artlarındaki görülmeyen emekçilerin dramı ve zorlu koşulları ile yüzleştiriyor. Bunu mitoloji ile zenginleştirmesine ayrıca bayıldım.Eser anlaşılır bir dille yazılmış tarih, arkeoloji ve mitolojiyi en yalın haliyle okura sunuyor, herkes okusun çok isterim hatta herkes kesin okusun, bu kitabı okuyun. "Gerçek şu ki yoksulluk doğal da değildir kader de; yoksulluk bir uygarlık icadıdır." yazıyor arka kapakta, ne kadar doğru değil mi?
Ötekilerin Arkeolojisi
Ötekilerin Arkeolojisiİsmail Gezgin · Pinhan Yayıncılık · 20245 okunma
Reklam
Dünyadaki kaynaklar sınırlıymış, tükenmek üzereymiş, üretimin tüm aşamalarında korkunç bir emek sömürüsü yaşanıyormuş, doğa bir daha düzelmeyecek şekilde yok oluyormuş, tüketim çılgınlığına dahil olmak için kıçımızı yırtarken tüm insani değerler bir bir yozlaşıyormuş; sevgi, saygı, merhamet, dayanışma, paylaşma, aşk, onur, haysiyet beş paralık oluyormuş kimin umurunda...
Sayfa 8 - ÇöplükKitabı okuyor
Dünyadaki kaynaklar sınırlıymış, tükenmek üzereymiş, üretimin tüm aşamalarında korkunç bir emek sömürüsü yaşanıyormuş, doğa bir daha düzelmeyecek şekilde yok oluyormuş, tüketim çılgınlığına dahil olmak için kıçımızı yırtarken tüm insani değerler bir bir yozlaşıyormuş; sevgi, saygı, merhamet, dayanışma, paylaşma, aşk, onur, haysiyet beş paralık oluyormuş kimin umurunda... Umurunuzdaysa tüketmeyin oğlum, tüketmeyin; bırakın yıkılsın kapitalizm.
Bayır Aşağı Son Sürat
İnsanı doğru dürüst anlamadan insana bilgi ve teknoloji ürettiğini düşünmek, olsa olsa saflıktır. Bugüne kadar ürettiğimiz hemen her devanın, Deva olduğunun kat ve kat fazlası ile derde neden olması, bir şeylerin yanlış gittiğini gösteriyor. Dünyadaki kirlilik, gelir dengesizliği, emek sömürüsü ve küresel kâr şehveti, yaşam alanımızı gittikçe daraltıyor.
Sayfa 135Kitabı okudu
540 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Steinbeck ile tanışmamız yeni değil. Uzun zaman oldu hatta Fareler ve İnsanlar, İnci’yi okuyalı. Gazap Üzümleri de merakımda olan kült kitaplardan biriydi. Yazarın tarzını bilenler hiç yabancılık çekmeyecektir. Amerikalı yazar çok iyi bir gözlemci, insan ve toplum analizinde çok başarılı. Düşündüren, etkileleyen uzun uzun betimlemeleri var ki bu kitapta da Amerika’nın Buhran Dönemi olarak geçen, dünyayı etkileyen o kriz zamanını çok iyi yansıtmış hikayeye. Yaşanan krizle birçok insan evlerinden, topraklarından, işlerinden olur. Çiftçiler büyük mağduriyet yaşar ve topraklarını, evlerini terk etmek zorunda bırakılırlar. Joad ailesi de evlerini, işlerini bırakıp yaşama tutunmak için Oklohoma’dan Kaliforniya’ya göç eder. Bu göç, yol ve yaşam mücadelesi hikayesine dönüşür. Yoksulluk, işçinin emekçinin yaşadığı zorluklar, kötü çalışma koşulları, temel ihtiyaç yoksunlukları, düşük ücretlerle birbirine kırdırılan insanlar, emek sömürüsü, ötekileştirme, kapitalist sistem.. Diğer taraftan insan olmanın özü, aileyi saran o görünmeyen hissedilen bağ, bir olmanın birlikte olmanın içimize serpiştirdiği umut tohumu.. Tüm karakterler farklı yönleriyle ön plana çıksa da benim için yıldız “ana” karakteri oldu. Rahip Cassie için ise akışı durdurmak istediğim doğrudur. Kitabı okuduğumdan beri aklımda şu cümleler yankılanmakta: “Herkes bu soruyu soruyor. Nereye gidiyoruz? Bana öyle geliyor ki, hiçbir yere gitmiyoruz. Her zaman yoldayız. Her zaman gidiyoruz ve gidiyoruz..” Joad ailesi bir yerde hayatına devam ediyor hala..
Gazap Üzümleri
Gazap ÜzümleriJohn Steinbeck · İletişim Yayınevi · 202135,3bin okunma
Reklam
Biz kimiz?!.
~•~ Biz; kınayıcıların kınamasından, Câhillerin ve kalabalıkların homurdanmasından, Dünyâ saltanatlıklarına veyâ müesses nizamın hâlifeliklerine yaslananlardan, Tekkedeki tembel dervişler gibi efsâne yarıştıranlardan, Şeyhlerini uçuranlardan, Kerâmet peşinde koşanlardan, Avâm dindarlığının teşrifâtlarından, Derviş geçinen ayak takımının
626 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
Herkese merhaba Bugün Charlotte Bronte den Jane Eyre
Jane Eyre
Jane Eyre
ile buradayım. 1816 İngiliz yazar ve edebiyatçıdır. Klasik edebiyatın öncülerindendir. Victoria dönemine rastlayan yazarımız birçok zorluklar içerisinde eserlerini sunmuştur. Eserlerini kendi adıyla sunmaz ve sunamaz. O dönemde bayanların içinde bukundukları zorluklar buna izin
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 202031,2bin okunma
556 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
# Germinal. "Tohum" anlamına gelen bu Latince kökenli kelime, üzerinde yaşadıkları toprağı çatlatacak ve insanların vicdanlarında yeşerip yüzyıllarca boy verecek bir bilinci ifade eder. Germinal, insanlığın merhamet ve umut duygularının sömürülmesi karşısında duyulan öfkenin ifadesidir. # Bir maden ocağında çalışan insanların sefaleti ve maden ocağını yönetenlerin bu sefalet karşısında sergilediği duyarsızlık rezaletini okuyoruz. (Kapitalist sistem eleştirisi, emek sömürüsü.) # Madene yeni başlayan Etienne; temeli olmayan bilgileriyle işçileri, kentsoylulara karşı örgütlüyor. Fakat bu örgütleme sırasında önder olmaya başlayınca kentsoylulara benzemeye başlıyor. (Gücü elde eden, her zaman güçsüze karşı güç gösterisi sergilemeye çalışır.) # Yoksulluğun aile ve çevreyle ilişkileri nasıl yozlaştırdığı da açıkça görülüyor. # Direnişin bilinçsiz şekilde yapılıyor olması, direnişin başarısız olacağının en temel göstergesi oluyor. # Bütün işçilerin yanıldığı en temel nokta şu oldu: Özgürlük, sanıldığı kadar kolay ve ucuz değildi.
Germinal
GerminalEmile Zola · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201910,8bin okunma
"Sadece hakkını arayan işçileri yakarak öldüren modern dünya, yıllar sonra 8 Mart'ı "Dünya Kadınlar Günü" ilan etti. Bir süre sonra da en çok sömürdükleri 'emek' kelimesini araya sıkıştırarak "Dünya Emekçi Kadınlar Günü" yaptılar. 129 insanın ölümünü yad edip 'anma' yapması gereken ve bu olaydan sonra işçilerin, kadınların haklarını daha çok savunması gerekenler her geçen gün daha çok kadın ve emek sömürüsü yaptılar. O tarihten bugüne hiçbir şey değişmedi. Katledilen, açlıktan ölen, canları alınan, "ölüm bana kurtuluş" diyen kadınları konuştuklarını ve kadın yerine koyduklarını gördünüz mü hiç!" Okuyan Adam O yüzden hikâye bu ve bunun gibi günler... Bozan da yapan da aynı zihniyet.
Reklam
Devlet kapitalizmi başlıklı makale
1)Devlet Kapitalizmi kapitalist üretimin tarihsel eğilimi mi? Marx kapitalizmin yasalarını değiştirmeden özel sermaye gibi işleyen bir devlet sermayesinin varlığından söz etse de (Kapital II, 90), görünüşe bakılırsa, Kapital devlet kapitalizmine doğrudan göndermede bulunmuyor gibiydi. Bununla birlikte Marx'ın ve Engels'in devlet
Yordam KitapKitabı okudu
Dünyadaki kaynaklar sınırlıymış, tükenmek üzereymiş üretimin tüm aşamalarında korkunç bir emek sömürüsü yaşanıyormuş, doğa bir daha düzelmeyecek şekilde yok oluyormuş, tüketim çagınlığına dahil olmak için kıçımızı yırtarken tüm insani değerler bir bir yozlaşıyormuş sevgi, saygı, merhamet dayanışma, paylaşma, aşk, onur, haysiyet beş paralık oluyormuş kimin umurunda... Umurunuzdaysa tüketmeyin oğlum tüketmeyin; bırakan yıkılsın kapitalizm.
415 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Orhan Kemal'in usta kalemiyle yazılan Vukuat Var, sizi Çukurova'nın kavurucu sıcağına ve zorlu yaşamına götürüyor. Toprağını kaybedip yoksullaşan köylülerin, gittikçe güçlenen toprak ağaları karşısında yaşadıkları mücadeleyi anlatan roman, emek ve sömürü kavramlarını derinlemesine inceliyor. Hikayenin merkezinde, Hanımın Çiftliği'nde çalışan emekçi insanlar var. Hayatlarını idame ettirmek için zorlu koşullarda çalışırken, adaletsizlikle ve sömürüyle de mücadele ediyorlar. Romanın kahramanları, yoksulluğa rağmen umutlarını kaybetmeyen ve daha iyi bir yaşam için direnen insanlardan oluşuyor. Vukuat Var, sadece bir roman değil, aynı zamanda 1950'lerin Türkiye'sine dair sosyo-politik bir tablo da sunuyor. Toprak ağalarının gücü, yoksulluk, emek sömürüsü ve adaletsizlik gibi o dönemdeki sorunlara değinerek, okurları düşünmeye ve sorgulamaya teşvik ediyor. Orhan Kemal'in akıcı ve sürükleyici dili, karakterlerin derinliği ve hikayenin gerçekçiliği, Vukuat Var'ı unutulmaz bir roman haline getiriyor. Eğer: Toplumsal gerçekçi romanları seviyorsanız, 1950'lerin Türkiye'sine dair bir bakış açısı kazanmak istiyorsanız, Emek ve sömürü gibi kavramlar üzerine düşünmek istiyorsanız, Vukuat Var'ı okumanızı kesinlikle tavsiye ederim.
Vukuat Var
Vukuat VarOrhan Kemal · Epsilon Yayınevi · 2005827 okunma
392 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.