“Holmes, Watson'la birlikte kamp yapmaktadır. Gecenin geç bir saatinde Holmes uyanır ve Dr.Watson'ı dürter. "Watson," der, "göğe bak ve bana ne gördüğünü söyle."
"Milyonlarca yıldız görüyorum, Holmes," der Watson.
"Peki, bundan ne sonuca varıyorsun,Watson?"
Watson biraz düşünür, sonunda, "Şey," der, "astronomik açıdan milyonlarca galaksi ve muhtemelen “milyarlarca gezegen bulunduğu sonucuna varıyorum. Astrolojik açıdan Satürn'ün Aslan burcuna girdiğini görüyorum. Zamansal açıdan saatin yaklaşık üçü çeyrek geçtiğini kestirebiliyorum. Meteorolojik açıdan yarının harika geçeceğini düşünüyorum. Teolojik açıdansa Tanrı'nın her şeye gücünün yettiğini ve bizim minnacık olduğumuzu çıkarabiliyorum. E, peki sen ne sonuca vardın, Holmes?"
"Birisi çadırımızı çalmış, dostum.”
Yani o yalan gerçeğe daha çok benzesin de ben yaşadığıma pekâlâ inanayım diye seni getire getire getirip o yalanın en can alıcı noktasına gök bir boncuk gibi iğnelemiş olamazlar mı?..
Bülbül kanadını açtı özgürlüğü bu onun ilk uçuşu idi. Ilk uçmanın heyecanı bir sağa bir sola her yöne uçuyordu. Yoruldu ve bir ağacın dalına kondu dinlenirken çevreyi gözetlemeye başladı. Kıpkırmızı bir gül gördü ilk görüşte aşktı bu. Başladı en iyi bildiği yolla ona sevgisini soylemeye
Aşk bir güldür rengi kırmızı
Eğer sen sevmezsen beni