Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
384 syf.
7/10 puan verdi
Kıymetli bilgiler, fazla örnekleme
Kitabı okumakta epey zorlandım. Faydalı bilgiler mevcut fakat biraz dağınık ve karışık bir bilgi aktarımı yapılmış. Yazarın da aşırı hırslı ve başarı odaklı yapısını rahat edici buldum. Kendi yaklaşımından kendisi de rahatsız olmuş ya da çevresinden içerikle ilgili eleştiri almış gibi, kitabın sonuna, çok hırslı olmadığını hayatta başarının dışında da önemli erdemler/kavramlar olduğunu anlatan bir kısım eklemiş.
Azim-Sabır, Tutku ve Kararlılığın Gücü
Azim-Sabır, Tutku ve Kararlılığın GücüAngela Duckworth · Pegasus Yayınları · 2018234 okunma
Sevecendin, iyi huyluydun, sana bağışlanmıştı bütün erdemler, rüzgarın bütün okşayışları, bahçedeki bütün şebboylar.
Sayfa 20 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Antisemit der ki: Yahudi, Yahudi olarak kötüdür. Kötülüğün ta kendisidir. Şayet bazı erdemler edinmişse bile, bunlar da salt Yahudi oluşundan ötürü, onda kötülüğe, kusura dönüşmüştür; elinin emeği onun uğursuz damgasını taşır, bir köprü yapmışsa, muhakkak ilk ayağından son ayağına kadar uğursuzdur, çünkü Yahudi elinden çıkmıştır; aynı iş bir Hıristiyanın elinden çıkarsa başkadır, bir Yahudinin elinden çıkarsa başka. Yahudi dokunduğu her şeye bir kötülük, ne bileyim ancak şeytanın bildiği iğrenç bir şey bulaştırır. Almanlar her yerden önce, hamamlarla, plajları Yahudilere kapamışlardı. Bir Yahudinin bedeni girerse, bütün su mundar olur sanıyorlardı. Yahudi soluklandığı havayı bile zehirler, vebalardı."
"Her erdem başka erdemi kıskanır. Ve kıskançlık korkunç bir şeydir. Erdemler de kıskançlık yüzünden yok olabilirler."
Sayfa 38
AKIL, ERDEMLER VE FELSEFENİN DOĞASI
“… hiçbir kıymeti olmayan eleştirilerden ancak hiçbir kıymeti olmayan safsatalar çıkar. Çünkü en başarılı eleştiri bile sıfırdan bir şey üretmekten daha kolaydır ve kendi fikirlerinizi bazı temellere oturtup -veya temeller üretip- ortaya koymak zordur; saçmalıyor olsanız bile bunu yapmak zordur. Ama temenniler herkeste vardır ve bu yüzden herkes şikayet edebilir. Şikayet etmek yerine üretmek yani yolun üzerindeki tek bir taşı bile kaldırıp kenara koymak ise büyük bir gayret ister. Ne var ki, yol başkaları tarafından temizlendikten sonra temizleyenleri unutup rahatlıkla yürümeye başladığınızda kendinizi “kimsenin yardımına ihtiyaç duymadan yürüyebiliyor” zannedersiniz. Halbuki her adımınız siz daha doğmadan önce “fikir üretmeye” cesaret edebilen cesurlara aittir ve bu edebiyat yolunda da felsefe yolunda da bilim yolunda da böyledir.”
Sayfa 250 - Mitra Yayınları
"İnsanın yediği şeylerin en güzeli, elinin emeğidir."
Ebu Davud, Büyu', 77Kitabı okuyor
Reklam
"Evet, doğrusu her güçlüğün yanında bir kolaylık vardır. O halde, önemli bir işi bitirince hemen diğerine koyul." ( İnşirah/94:6-7)
Dünya sürekli yazılan bir defterdi. Bitmiyordu sayfaları. Herkes yazıyor, çiziyor, karalıyor, kusuyor, yırtıyordu ama bitmiyordu. Hiç kıpırdamıyordu erdemler. Kıpırdasa yerle gök birbirine sarılacak sıkı sıkı, sımsıkı bir yumak gibi yuvarlanacaktı binalar, sözler ve insanlar... Defter kapanacak, söz bitecekti...
80 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı Üzerine
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı Üzerine
Seneca
Seneca
“Mutlu yaşamak ile doğaya uygun yaşamak aynı şeydir. (…) O hâlde kendi doğasıyla uyumlu olan ve başka hiçbir yolla evde edilemeyen yaşam mutludur:Öncelikle zihnimiz sağlıklı olmalı ve kendi sağlığını kalıcı bir şekilde elde etmiş olmalı, sonra cesur ve dinç olmalı,
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı Üzerine
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı ÜzerineSeneca · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20217,4bin okunma
Sonuçta bizler parçalarımızın toplamıyız ve bedenimiz çöktüğünde değer verdiğimiz tüm erdemler de onunla birlikte yok olup gidiyor.
Reklam
Bir erdemi çaba sarf etmeden elde edeceğini düşünmen doğru değil, aksine bazı erdemler rahatsız edilmeye, bazı erdemler de yulara ihtiyaç duyar.
Her toplumsal sınıf, kendi yaşamı açısından herhangi bir öneme sahip olmayan erdemler üzerine ahkâm kesiyordu. Zenginler tutumluluğun öneminden dem vururken, işsiz güçsüzler ve emeğin yüceliği üzerine afili laflar ediyordu.
Katılıyorum..
20. yüzyılın en önemli filozoflarından olan Ayn Rand, 1959 yılında verdiği bir röportajda "sevgi üzerine" konuşurken... -Sevilmeye değer işler yapan herkes sevgiye sahip olur... Değerlerle ilişkili kavramların içini boşalttığımız şu zamanlarda, Ayn Rand'ın bu konuşması zihnimizde bazı ışıkların çakmasına yardımcı olabilir. Ayaklarımızın yere basması gerekiyor. Aşk ve sevgi gibi konularda içeriksiz kalarak yaşamanın pişmanlığını çekmeyen yoktur. Yani bir insana duyulan aşk veya sevgi, nedensizlik üzerine kurulabilir mi? Rand' a göre böyle bir şey mümkün değil. Mümkünse bile böyle olmamalıdır. İnsanlar sahip oldukları erdemlere göre sevgiyi ya hak ederler ya da etmezler... Doğrusu buradan tutunmak gerek. Sevgi mi istiyoruz? O halde sevilmeye değer erdemler edinmeliyiz. Sevmek mi istiyoruz? O halde erdemli işler aramalıyız.
Temiz kalp, nazik ve kibar sesi net ve gür cikan bir vicdanla adeta eş anlamlıdır. Bazı hadisler buna benzer bir anlam yakınlığını çağrıştırmaktadır. Bir hadis-i serifte Peygamberimiz (s.a.s.) şöyle buyurmaktadır: "Allah kime hayır dilerse, kalbine, kendisine nasihat edecek bir ikaz edici verir." (Tirmizi, Tefsir, 2).
Vicdanın kuvvetli veya zayıf olması, sadece doguştan getirilen bir ozellik olmayıp özellikle çocukluk çağında alınan terbiyeye bağlıdır. Kuvvetli bir vicdan, insanın kendi benliği hakkında iyi bir sezgi kazanmasıyla, içe bakış metodu sayesinde kendisini daha iyi bilmesiyle ve yaptığı hareketlerin ahlaka uygun olup olmadığını düşünmesiyle, sık sık 'nefs muhasebesi' yapmasıyla var olur.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.