Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
içkiler bulur avunurduk ölürdü tekliğimiz içkiler dökülürdü yapraklar dökülürdü eskiler dökülürdü dökülürdük içkilerle yapraklarla ve eskilerle
Lisan
Kimi insan kapalı kutu gibidir. İçine kimseyi sokmazken, kimi ise iç dünyasıyla dış dünyası birdir. Bazen içinde güzellikler yaşatır ve bunu beden diline yansıtır, bazende içinde fırtınalar koparda bedende sadece bir gülümseme görülür. İşte insan olmak hayatı içtimayide yaşamak bunu gerektirir. Üsdat'ın bu konuyla alakalı sevdiğim bir sözü var... Lisan-ı hal, lisan-ı kalden daha kuvvetli ve tesirli konuşuyor. (Şualar) “Ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol.” (Mevlana) sözü ile bir insanın haleti ruhiyesi hakkında bilgi veriyor. Kelimelerin nasıl ki bir yalın hali var, birde mecazlı hali vardır. İnsan oğlu da kelimeler gibidir. Önemli olan doğru kelimeyi kullanmaktır. Eskiler "lisân-ı hâl, lisân-ı kâlden entaktır" derdi. Yani hareketler ve beden dili, konuşmaktan daha çok şey anlatır. Ben konuyu çiçeklere benzetirim. Çiçekleri sulamak, onlara özen göstermek, onlarla vakit geçirmek her zaman iyi gelmiştir. Çiçeklerle dertleşmek bile insana huzur vermiştir. O yüzden derim ki " Gönüllerinizde her daim çiçekler olsun.. Çiçekleri koparmayın onları gönül suyunuzla sulayın."
Reklam
Eskiler aramaz, iz sürerdi. Bilirlerdi Evet’le Hayır arasına Belki Sokulduğunda Felaket gelir. Noksanı fark ederlerdi, çünkü bütünden Nelerin koptuğu besbelli. Dağılmak eskilerin dilinde Ufalanmak anlamına gelirdi İz sürerlerdi irileşmek, ulaşmak, toparlanmak için Biz yeniler bir an önce dağılsak bari deriz Korkarız kaybolmaktan çokluk içinde.
Eskiler der ki: "fakirlik adamın hırsını köreltir."
Hafife alanların kaybettiği bir dünyadır bu dünya. Hayatı, olup bitenleri ve başkalarını kim hafife alırsa kaybeder. Rakiplerimize, işimize, muhataplarımıza, ailemize, devletimize, milletimize, her şeye gerekli önemi vererek hepsini dikkate almak mecburiyetindeyiz. Hiç ummadığımız yerden gelen bir taş başımızı yarabilir. Ne demiş eskiler: "Ummadık taş, yarar baş." Bu yüzden karnı kınalı serçe gibi biz de içimizdeki gücü ortaya çıkarabilmek için başkalarını hafife almadan başarı yolunda emin adımlarla ilerleyeceğiz.
Sayfa 166 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Sindi cok eskiler,den bir şarki bulcam Alpay,dan olsun
Reklam
Biz seyirciyiz uzun zamandır dünyada. Onlar yapıyor, biz seyrediyoruz. Fotoğraf bu. Seyretmeye de devam edelim bakalım. Kim kazanacak, atı alıp Üsküdar'ı kim geçecek göreceğiz. Kolaycılık mı istiyorsunuz? Seyretmekten daha kolayı yoktur ama bir de minderde güreşenin hâlini düşünün. Siz sadece seyrediyorsunuz. Eskiler ne demiş biliyor musunuz? Sohbet seyirciye kolay gelir. Girin bir sohbetin içine bakalım neler var.
Sayfa 88 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Eskiler, bir fatih ile korsanın yüzü arasında ne fark vardır diye sorar ve bunu kartal ile akbabanın yüzleri arasındaki fark diye yanıtlarlardı. Dinginlik ya da endişe.
Sahi eskiden mi güzeldi yoksa eskiler mi?
Nasıl güzel demiş Eskiler; “Umma'ki Küsmeyesin...”
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.