Kendime Düşünceler kitabı, hayatımda büyük bir etkisi olan, Roma İmparatorluğu'nun son "iyi imparatorunun" kişisel felsefi günlüğüdür. Romalı filozoflar, Yunan filozofları Platon veya Aristoteles vb. kadar iyi tanınmazlar veya çok itibar görmezler çünkü: Romalı düşünürler öncelikle soyut teoriyle ilgilenmiyorlardı; daha ziyade davranışla, yani gündelik dünyada nasıl yaşanacağını anlamak ve anlayışlarını uygulamaya koymakla, yüksek karakterli ve bütünlüklü bir insan olmak, içsel güç ve sakin bir zihin geliştirmek ve bu güce ve sükunete her şeyin üzerinde değer verme gibi konularla ilgileniyorlardı.
Bu eserde Marcus Aurelius, felsefi olarak Stoacılığın resmini çizmiştir. Stoacılık, şimdiki anı olduğu gibi kabul etme mücadelesini hayatımıza dikte edilmesine izin vermekle ilgili bir felsefedir. Bu felsefe bana her zaman çekici gelmiştir ve açıkçası Stoacılığın, Zen Budizmi ile pek çok benzerliği olduğunu düşünüyorum.
Bu kitap için, kişinin komodinin üzerinde tuttuğu, kendisine hatırlatmak istediği düşünceleri karaladığı ve adından da anlaşılacağı gibi, kişinin kendi içine derinlemesine bakarak edindiği içgörünün olduğu küçük bir günlüğün karşılığı diyebiliriz. Kitabın özü, kişinin kendini özgür kılmak için dışsallara kayıtsız kalmak üzere kendisini eğitmesi gerektiğidir.