Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İnsan kusursuz yaratılmıştır ama her insan kusursuz değildir.
Allah'ın kastettiği kusursuzluk canlıların kendi türlerindeki kusursuzluk olup her bir ferdin kusursuzluğu değildir. Yani bir tür olarak "insan" fiziksel, biyolojik, ruhi özellikleriyle kusursuzdur. Ama her bir insan ferdi için bu söylenemez. Insan fertleri içinde fiziksel, biyolojik yahut ruhî özellikleri kusurlu olanlar bulunabilir. Aynı şeyi diğer canlı türleri için de söyleyebiliriz. Mesela bir tür olarak "elma" kusursuz olarak yaratılmıştır. Bununla birlikte bu türe dahil somut elmalar içinden tipi yamuk olan, çürük olan, tadı bozuk olanlar olabilir. Bu durum elmanın mükemmel bir meyve ol- duğu gerçeğini değiştirmez. Birer tür olarak "yarasa", "arı", "karin- ca", "aslan" mükemmel ve kusursuz bir yaratılışa sahiptir. Bununla birlikte bazı yarasaların radar sistemleri bozuk olabilir. Bazı bal arıları bal yapamayabilir. Bu durum türün mükemmelliğine engel teşkil etmez.
Sayfa 201 - Allah'ın kastettiği kusursuzluk canlıların kendi türlerindeki kusursuzluk olup her bir ferdin kusursuzluğu değildir.Kitabı okudu
-Felsefe ha!.. Göğü zıpkınlamak işi… Keşke işiniz toprağı bellemek olsaydı! s.14 -Ne münasebet, diye geçirdi içinden; onlar ölü doğanlar, yaşamadan ölenler. Akıl, kendi kendisini patlatmaktan başka hangi güce sahiptir ki? s.18 Sana göre bir cevap vereyim: Her işde ölümü unutmaktan başka bir şey değil… Evet, size göre yaşamak bu!.. Naci, her
Sayfa 46 - büyük doğu yayınKitabı okudu
Reklam
Onyedinci Lem'a (Zühre'den gelmiş "Onbeş Nota"dan ibarettir.) بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ Mukaddime Oniki sene evvel inayet-i Rabbaniye ile, marifet-i İlahiyede bir hareket-i fikriye ve bir seyahat-i kalbiye ve bir inkişafat-ı ruhiyede tezahür eden bazı lemaat-ı tevhidiyeyi Arabî olarak Notalar suretinde
Fert bir buğday tanesi, hukûmet ve devlet bir değirmen... Garb'ı taklide başlayalı, çürük fikirlerini kendimize mal etmeye yelteneli bu hikmeti unutuyoruz. Farzı muhal olarak Genç Türkler bir gün hukûmete gelseler onlar da bizim kadar belki bizden fazla ferdi ezecekler
Sayfa 212Kitabı okudu
Ferd, bir buğday tanesi; hükümet ve devlet, bir değirmen... Onlar her taneyi ezer, istediği şekle sokar. Garb’ı taklide başlayalı, çürük fikirlerini kendimize mal etmeye yelteneli bu hikmeti unutuyoruz. Sözüme mim yapıştırın,1214 Beyefendi. Farzı muhal olarak1215 Genç Türkler bir gün hükümete gelseler onlar da bizim kadar, belki bizden fazla ferdi ezecekler!
Sayfa 176Kitabı okudu
Fert bir buğday tanesi, hükumet ve devlet bir değirmen... Onlar her taneyi ezer, istediği şekle sokar. Batıyı taklide başlayalı, çürük fikirlerini kendimize mal etmeye yelteneli bu hikmeti unutuyoruz. Sözümün üstünde durun beyefendi. Farzı mahal olarak Genç Türkler bir gün hükumete gelseler onlar da bizim kadar, belki bizden fazla ferdi edecekler!
Sayfa 212Kitabı okudu
Reklam
"Ferd, bir buğday tanesi; hükümet ve devlet, bir değirmen... Onlar her taneyi ezer, istediği şekle sokar. Garb'ı taklide başlayalı, çürük fikirlerini kendimize mâl etmeye yelteneli bu hikmeti unutuyoruz. Sözüme mim yapıştırın, Beyefendi. Farzı muhal olarak Genç Türkler bir gün hükümete gelseler onlar da bizim kadar, belki bizden fazla ferdi ezecekler!"
Sayfa 229 - Can YayınlarıKitabı okudu
“Karşıma aldım konuştum. Karınca kadar ehemmiyeti olmadığını kafasına sokmaya çalıştım. Ferd, bir buğday tanesi; hükümet ve devlet, bir değirmen... Onlar her taneyi ezer, istediği şekle sokar. Garb’ı taklide başlayalı, çürük fikirlerini kendimize mal etmeye yelteneli bu hikmeti unutuyoruz. Sözüme mim yapıştırın, Beyefendi. Farzı muhal olarak Genç Türkler bir gün hükümete gelseler onlar da bizim kadar, belki de bizden fazla ferdi ezecekler!”
Sayfa 229
27 Mart 1930 günü sabahı, doğmakta olan güneşe bakmaktadır. Yanındakilere, edebiyat ve felsefe tarihine de altın harflerle yazılabilecek şu muhteşem sözleri söyler: “Doğudan şimdi doğacak olan güneşe bakınız. Bugün günün ağardığını nasıl görüyorsam, uzaktan bütün Doğu milletlerinin de uyanışlarını öyle görüyorum. Bağımsızlık ve hürriyetine
Herifin kalbi kadın gibi... Kafası da öyle. Devlet, hükümet, siyaset, padişah... Bunlardan bir şey anlamıyor. Karşıma aldım konuştum. Karınca kadar ehemmiyeti olmadığını kafasına sokmaya çalıştım. Ferd, bir buğday tanesi; hükümet ve devlet, bir değirmen... Onlar her taneyi ezer, istediği şekle sokar. Garb’ı taklide başlayalı, çürük fikirlerini kendimize mal etmeye yelteneli bu hikmeti unutuyoruz. Sözüme mim yapıştırın, Beyefendi. Farzı muhal olarak Genç Türkler bir gün hükümete gelseler onlar da bizim kadar, belki bizden fazla ferdi ezecekler!
21 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.