Çankaya'nın tepesinde, bir küçük yerde Engin'le oturmuş sütlü kakao içiyoruz. Engin, kakaosunu bir kadının ödeyeceğini bilmenin ince öfkesi içinde. Belki de böyle saçma bir ayrıma koşullanmamış olduğunu yakalamış da, için için ona öfkeleniyordur. Her adımda karşısına bir fırsat çıkıyor işte: Bir fikri olmakla bir fikir olmanın hiç de aynı şey demeye gelmediğini anlatan fırsatlar...