Tomris Uyar'ın sunuş yazısında belirttiği gibi, "İnsanoğlunun umudunun, var olma direncinin seyreldiği bir tarih anında olanca görkemiyle gerçek umudun türküsünü söylemiştir. Tozpembe olmayan gerçekçi bir umudun."
Kino'nun inciyi bulduğunda içine doğan umudunu, Coyotito'yu akrep soktuğun da paraları olmadığı için bakmaya bile tenezzül etmeyen doktorun.. inciyi bulduktan hemen sonra bunu duyunca tedavi etmeye çalışan doktorun çirkinliği, açgözlülüğü.. insanların maddi güçleri olmayınca Kilisenin bile küçük bir çocuğu vaftiz etmediği bir hikaye. " Dünyada her kişi yetisini sonuna kadar zorlar, hiç kimse elinden geldiğinden azıyla yetinmez, düşüncesi ne olursa olsun. Kazanabilecekleri herhangi bir ödülden, alabilecekleri bir övgüden ya da işinde yükselmekten bağımsız, bir inci alıcısı, bir inci alıcısıydı sonuçta ve en iyi, en mutlu inci alıcısı da en düşük parayla inciyi kapatalindi sonuçta. Kino'nun inciyi bulduktan sonra kulaklarında çınlayan ve kasabaya yayılan incinin türküsü, ailenin, kötülüğün, umudun ve düşmanlığın türküsüne karışmasıydı....