...Bazen bazı kitaplar gerçekten okunmayı hak ediyor.Çocukluğumuzu hatırlatan unuttuğumuz duygularımızı Zeze bize nasıl da güzel hatırlattı...
●"Çocuk yüreği unutur ama affetmez"●
...Bir çocuğun küçücük dünyasına ve o küçücük kalbine dünyaları nasıl sığdırdığını sevgininin iyleştirici gücünü sevgisizliğin ve ilgisizliğin kötü muamelenin bir insanda hele ki bi bir çocuk kalbi ise ne derin kapanmaz yaralar açtığını bu kitapta okuduk...
●"Birini sevmeyi bıraktığında,içinde ölmeye başlar."●
Şu dünyaya geldiğimiz....Yarım nefeslik bu hayatta sevgiden başka hiç bir şeyi planlamamak gerekir....
Sevgi açlığı bir çocuğa her şeyi yaptırabilir bu kitap bir çocuk kitabından daha fazlası yazar kendi yaşamından esinlemiş olmalı ki bu kitabı
"On iki günde yazdım fakat yirmi yıldan fazla yüreğimde taşıdım"diyor...
.....Ve bir çok paylaşılan alıntılardan etkilenmemekte elde değil.Ki kitabın tamamı beni çocukluğuma götürdü....Bende yazarın dediği gibi diyorum ki....Bu kitabı okumak sadece beş günümü aldı lakin yaşadıklarımı 40 yıldan fazla taşıdım....
....Ah Zeze seni çok sevdim inan seni benden başkası anlayamaz seni taaaa yüreğimde hissettim hani seni mutlu edeceğimi bilsem girip kitabın içine o sevdiğin pasta var ya sana yapıvermek karşımada alıp seni defalarca dinlemek geldi içimden sen tüm mutlulukları hak ediyorsun afacan yumurcak...
....Her yaştan herkes okumalı ben geç kalmışım okumak için...Şİddetle değil sevgiyle tavsiye ediyorum tabiki benim gibi okumak için geç kalanlara...İYİ OKUMALAR
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022231,7bin okunma
Adın ne?
İnsan.
Kaç yaşındasın ?
Saymadım diyorum, sayamam da. Çünkü ben her zaman vardım, her zaman da olacağım.
Anan baban kim?
Benim Tanrı 'dan ve yeryüzünden başka anam da yok babam da. ( syf.607 )
İnanç çok ama ruh bir tanedir, sende de , bende de, onda da. ( syf. 601 )
Fakat insanlar , büyük ve yetişkin insanlar ruhlarına her ne kadar
....”Mucizenin insanı aciz bıraktıqına inananlara, çözdükçe dolanan düqümlere , birbirine şifa olduğu kadar yara olanlara, kendi ölümüne qeç kalanlara, zaman ve mekan dışında bir yerlerde saklanmak isteyenlere ve GeçKalan’lara”
içli bir avaz olmuş, ...
#kitapyorumu #loşiklimlerinhayvanları
Ne desem bu kitap hakkında bilemiyorum. Çok iyi geldi bir kahvenin yanında belki çok iyi gitti. Okurken dertleştim braz. Anladı beni. Biraz o anlattı ben de anladım. Sanki bulduk birbirimizi. Sevgili #çiğdemdemirhan a bu kadar güzel yazdığı için teşekkür ederim. Tabi beni bu kitapla buluşturan @birkutukitapcom yine harikasın. Anlatmak zor kitabı bir alıntı paylaşayım.
#alıntı
Küsmeyeceksin. Bana, hayata ya da yanından geçerken üzerine çamur sıçratan arabaya, evdeki son ekmek dilimini yakan kızartma makinesine, her fotoğrafta bir kanadı daha yukarıda çıkan papyona, son anda kaçırdığın uçağa, çok yağıp yolları tıkadığı için bembeyaz karlara, kahveni olması gerekenden hep daha acı getiren garsona, yeni yıkanmış arabanın hep aynı yerlerini pisleten martılara, yakası yıprandı diye en sevdiğin kazağa, erken uyanman gereken karanlık kış sabahlarına, yetişemediğin toplantılara, vizyonda iken izleyemediğin filmlere, vakit bulup gidemediğin konserlere, hep bir sonraya ertelenen yaz tatillerine, erken ölen sevdiklerine, hep geç kalanlara ve aslında hiç var olmayanlara
Yılanların Yalanları
Yerimden kıpırdayamadığımı hissediyorum
Kafam uyuşuk, gözlerim dalgın
Ne yapmaya çalışıyorsam orada değilim
Mutsuzluk bir salgın
Ne için yaşıyorum, bilmiyorum